Bayburt Postası - AK Parti Bayburt Belediye Başkan Aday adayı Veysel Akbaş, Bayburt Postası’na konuştu. 2014 Yerel Seçim öncesi aday adaylık sürecinin sürpriz isimlerinden biri olan ve projeleriyle dikkat çeken Akbaş, önemli açıklamalarda bulundu.
Partisinin ilk aday adayı olarak ortaya çıktıktan kısa bir süre sonra projelerini kamuoyuyla paylaşan Akbaş, Bayburt Belediye Başkanı olduğu takdirde hayata geçireceği 17 ayrı projesinin hazırlık sürecini anlattı.
Yayın editörümüz Kürşat Okutmuş’a verdiği röportajda, Bayburt Belediye Başkanlığı ile ilgili aylar önce bir çalışma başlattığını ve projelerini bu süreçte uzmanlarla hazırladığını anlatan Akbaş, Bayburt hakkında da ezber bozan açıklamalarda bulundu. Bayburt’un Türkiye’deki kalkınmayla eşdeğer bir şehir olmadığını söyleyen ve buna sebep olarak gösterilen kaynak konusunda ise “Kaynak her yerde. Sadece bekliyor ki, biri gidip onu söküp alarak Bayburt’a getirsin. Türkiye’de hızla yükselen il ve hatta ilçeler nasıl yapıyorsa biz de öyle yapacağız” ifadelerini kullanan Akbaş’ın işte siyasi gündeme ve aday adaylığına ilişkin özel açıklamaları:
Röportaj: Kürşat Okutmuş
Son yazımda; dersini çalışmamış, donanımı ve yapacakları hakkında bilgi vermeyen aday adaylığı açıklamalarının bu şehre ve talip olunan makama saygısızlık olduğunun altını çizmiştim!
AK Parti Belediye Başkan Aday adaylarından Veysel Akbaş, bu konuda değişik bir çıkış yaptı ve tam da olması gerektiği gibi projelerini bir bir açıkladı…
Ardından da kamuoyunda tartışılmaya başlandı.
Tartışılan konu kendisi değil projeleri!
***
Tabi ki aday adayı olarak ortaya çıkan şahsın kişiliği, kimliği, geçmişi tartışılıp, tartılacaktır ama tüm bunların önünde olması gereken en önemli konu adayların vaat ettiği, başkan olduktan sonra da hayata geçireceği projelerdir…
İşte daha çok aday adaylarının tartışıldığı süreçte, bu sebepten dolayı yarışı şahsi ve kısırdöngü çekişmelerden öteye taşımasından ve Bayburtlu’nun ‘proje’ konuşmasına başlamasına vesile olduğundan dolayı Veysel Akbaş’a, bir Bayburtlu olarak teşekkür borçlu olduğumu düşünüyorum…
“Kaynak her yerde. Türkiye’de hızla yükselen il ve hatta ilçeler nasıl yapıyorsa biz de öyle yapacağız!”
-Önce Saadet Partisi, sonra bir ayrılık ve HAS Parti, ardından bir birleşme ve AK Parti… Gerek Saadet, gerekse HAS Parti döneminde AK Parti’yi ‘sert’ eleştiren bir siyasi döngüden geliyorsunuz?
-Evet, siyasete Saadet Partisi’nde başladım. Numan Kurtulmuş Bey ayrılınca, değerlerimiz doğrultusunda onunla beraber hareket ettik ve HAS Parti Bayburt İl Başkanlığı’nı yürüttüm. Daha sonra ki gelişmeler malumunuz, sayın Başbakan'ın daveti üzerine AK Parti’ye katıldık. Ülkemize, şehrimize AK Parti çatısı altında katkı sunmak için varız.
-O kadar sert eleştiriden sonra kolay olmadı diye düşünüyorum bu süreç! Siyaseten zorlandığınız oluyor mu?
-Siyasette hiçbir şey unutulmuyor. Fakat dün ne dediysek, bugün de o. Başbakan, bizim tüm söylediklerimizi ve düşüncelerimizi bilerek bizleri davet etti AK Parti’ye. Olumlu eleştirilerimizin ve başarılı icraatlarda alkışımızın daha önemli olduğunu düşünüyorum. Referandumda da “yetmez ama evet” dedik.
-Bayburt özelinde soruyorum; AK Parti teşkilatı kabullendi mi sizi? Mesela, aday adaylığınız açıkladığınız gün, sizlerle gerektiği gibi ilgilenilmediği söylendi, doğruluğu var mıdır?
-Siyasetin içinde her türlü insan mevcut… İsteyen de var, istemeyen de! Belki tam tersi olsa, bizlerden de benzer düşünceler çıkabilir. Bu konulara takılmıyoruz, şahsım adına takılmadığımı söyleyebilirim.
-Projelerinizi tek tek inceledim, hazırlanan animasyonları izledim. Projelerinizin bir kısmına “hayal” gibi yakıştırmalar olduğunu biliyorum… Bu kısma daha sonra geleceğim ama öncelikle nasıl ve kimlerle hazırlandığınızı öğrenmek istiyorum…
-1 tekniker, 2 inşaat mühendisi ve yurt dışından 3 akademisyenden oluşan 6 kişilik bir ekiple çalıştık. Aylar öncesinden Bayburt’ta bir araya geldik, mahalle mahalle sokak sokak dolaştık şehrimizi. Notlarımızı aldık, analizlerimizi yaptık ve çantamızı doldurduk…
-Bu şehri “uçururuz “ demediler herhalde! Nasıldı ilk izlenimler?
-Yok, “mümkünse sen aday olma” dediler!
-Çok acımasızca! Haklı gerekçeler sunmuş olmalılar diye düşünüyorum…
-“Her şey eksik, hiçbir proje doğru konumlandırılmamış ve tamamlanmamış, bu şehre hiçbir şey yapılmamış” diye özet bir sunumdu bu… Doğrusu içinde bulunduğumuz ve kalkınan Türkiye ile eşdeğerde kalkınan bir şehrimizin olduğunu söyleyemeyiz. Gezerken, dolaşırken bu çok net görünüyor.
-Önünüze serilen tabloyu az çok siz de biliyordunuz ama çalışmayı düşündüğünüz ekipten böyle bir yaklaşım olunca, geri durmayı düşünmediniz mi?
-Hayır… Kesinlikle çok ciddi bir çalışma yapılmasının tescillenmesi iyice hızlandırdı çalışmalarımızı. Bayburt’un sorunlarını çözmek için Başkan olmak yeterli değil. Uyku için 1 saat ayırmak bile sanırım zor olacak!
-Çalışmanız ve hazırlık süreciniz ne kadar sürdü?
-Dolu dolu tam 6 aydır çalışıyoruz. Ekibimiz çalışmaya devam ediyor. Yani, başkan olursak 6 yıl başkanlık yapmış olacağım.
-Neler geliyor kulağınıza? Projeleriniz beğenildi mi?
-Kimi köprü projemizi, kimi Rabia Külliyesi projemizi çok beğendi… Doğrusu birçok olumlu ve olumsuz geri dönüşler alıyoruz. Öğrenci başka şey bekliyor ve istiyor, köylümüzün ihtiyaçları ve beklentileri çok başka, şehrimizin insanının daha başka… Birçok mahallemiz ciddi bir kentsel dönüşüm bekliyor… Çok doğal olarak, tüm eleştiri ve yorumları değerlendiriyoruz…
-“Bunlar hayal projeler, mümkün değil” diyenler de oluyordur…
-Tabi ki… Ama şundan dolayı mutluyum, şu an kamuoyunda en çok bizim projelerimizi konuşuluyor, tartışılıyor… Ben de diyorum ki, destek olun, 5 yılın sonunda açıkladığım 17 projenin tamamını da hayata geçirmiş olacağım. Çok detaylı çalıştık, planladık ve programladık… Belki o şekilde bir “hayal” değil ama 5 yılın sonunda, tüm projeleri kafamda bitirmiş olarak hayal edebiliyorum.
-17 projenizden en çok sizi heyecanlandıranlar hangileri?
-Aslında hepsi… Hepsini şehrimize kazandırmak istiyoruz. İlla da bir sıralama isterseniz; mimari açıdan da şehrimize estetik ve fark kazandıracak olmalarından dolayı Çinimaçin Köprüsü ve Rabia Külliyesi’ni ilk 2’ye koyabilirim. Kalemiz yıllardır atıl durumda, kalemiz en önemli tarihi değerlerimizin başında geliyor. Tarihi mirasımızı ödüllendireceğiz ve projemizle şehrimizin en önemli değerini entegre etmiş olacağız. Rabia Külliyesi projemizin mimarisi ise dünyada bir ilk olacak, dikkat çekecek bir proje olacak.
-Belki bir kaçı hariç, onların da içeriği değiştirilerek, projelerinizin tamamının Bayburt’a kazandırılmasını isterim… Ve bu projelerin, kısa sürede hayata geçirilebileceğine de inanıyorum ama eminim insanlar şunu merak ediyor: Bu projelerin kaynağı nereden gelecek, nasıl sağlanacak?
-Bakın, bu konunun çok çok üzerinde durmaya gerek yok. Kaynak her yerde… Sadece bekliyor ki, biri gidip onu söküp alarak Bayburt’a getirsin. Türkiye’de hızla yükselen il ve hatta ilçeler nasıl yapıyorsa biz de öyle yapacağız. Demek ki yapılabiliyor! Bakın şu an, teklifler gelmeye, kapımız çalınmaya başladı bile. Erzurum’dan, Urfa’dan şirketler kapımızı çalarak bazı projelerimize talip olmaya başladı. Bu firmalar, ki sayıları çoğalacak. Belediyenin parasına değil, bu projeleri birlikte hayata geçirme noktasında talipler. Belediyenin cebinden 1 kuruş çıkmadan yapacağız tüm bu projeleri. Mesela başkanımız Hacı Ali Polat, kendisi hocamdır, geçtiğimiz günlerde bir kitapçık dağıttı. Kitapçığın içinde de yer alan Şehitlik Projesi için kendisini tebrik ediyorum. Sosyal Politikalar ve Aile Bakanlığı o projeyi benimsedi ve şimdi o proje Bayburt’a kazandırılacak.
-Devletin kapısını çalmayacak mısınız?
-Tabi ki çalacağız. Devletin kapısını çalmadan olur mu? Bakın, geçen yıl Kültür Bakanlığı’nın elinde olan ve harcayamadığı rakam tam 1 Katrilyon!
-Peki, “inançsızlığın” nedenini neye bağlıyorsunuz? Misal, dersini çalışmışsınız; “yapacağım, başaracağım” diyorsunuz, “yapamazsın, başaramazsın” diyorlar… Bu toplumsal bir refleks midir?
-Maalesef garip bir rehavet ve usanmışlık var. Bayburtlular, Bayburt’tan usanmış durumda. Yenilgiye kabullenmişlikte diyebiliriz buna. İnanın, dışardan gelenler, düşüncelerimiz karşısında daha istekliler, daha ilgili ve daha çok arzuluyorlar. Memur daha iyi bir şehirde yaşamak istiyor, öğrenci daha güzel bir kentte okumak istiyor.
-Editör arkadaşlarımla sizi ve projelerinizi değerlendirirken, en çok, şu an otopark olarak işletilen ve sizin de hafta sonları 2. El oto pazarı olarak düşündüğünüz projeniz üzerinde tartıştık… Bu alan, otopark saçmalığından kurtarılarak halka açılmalı ve belki de kültür parkına dönüştürülmeli diye düşündük…
-Anlıyorum, haklısınız… Şimdi bu alan ihaleye çıkarılmış ve belli bir süreliğine ihale edilmiş. Öncelikle, mevcut işletmeciyi düşünmemiz ve mağdur etmememiz gerekiyor. Bayburt’ta çok ciddi bir otopark sorunu var. Projelerimizden olan Ak Merkez’in altında yer alacak olan katlı otopark, bu sorunu ortadan kaldıracak ve ondan sonra da bu alana döneceğiz yüzümüzü. İhale tarihleri boyunca beklememiz gerekiyorsa, Pazar günleri 2. el oto pazarı olarak değerlendireceğiz ve ardından da dediğiniz gibi halkımıza açacağız.
-Biraz da aday adaylık sürecine gelmek istiyorum. Malum, yarışta sizinle birlikte 8 aday adayı var… Nasıl geçiyor süreç?
-Hepsi arkadaşım, abim, öğretmenim. Kıymetli insanlar. Kimse birbirini incitmiyor, en azından bu benim için böyle. Aday adaylığımı açıklamadan önce, hepsine ve teşkilatta kim varsa, “çalışıyorum, hazırlanıyorum” dedim. Ve öyle yola çıktım.
-Gerek Saadet, gerekse Has Parti’yi içine alarak soruyorum… Ki, aslında bir önceki seçimde Saadet Partisi’nin yerel seçimlerde aldığı ciddi bir oy var… Tabanınız tamamen AK Parti’ye geçmiş, ısınmış durumda mı?
-Bu zaman isteyen bir olgu aslında… HAS Parti tabanının neredeyse tamamının AK Parti’ye gönülden ısındığını ve destek verdiğini gözlemleyebiliyorum. AK Parti tarafında da bizim hassasiyetlerimize yaklaşıldığını görebiliyorum. Bu kaynaşma zaman içinde tamamlanacaktır. Kaldı ki, derdim sadece AK, HAS ve Saadet Parti tabanından oy almak değil. Bayburt’ta diğer bütün siyasi partilere gönül vermiş seçmenin oyuna ve desteğine talibiz. Bu işleri belli bir kesimin desteği ile başaramayacağımızı biliyoruz. Bayburt için bir araya geleceğiz. Herkesi kucaklayacağız, yapacaklarımıza inandıracağız ve desteklerini alacağız.
-AK Parti’nin mevcut oy potansiyeli ile yetinmiyorsunuz yani…
-Kesinlikle… AK Parti, son iki seçimdir Bayburt Belediyesi’ni kazanıyor ama ucu ucuna. Daha güçlü ve seçimden daha çok oy yüzdesi ile çıkmayı hedefliyoruz. Güçlü olacağız ki, gidip her kapıyı açabilelim. Yüzde 60, yüzde 70 civarı bir oyla seçimi kazanmak, elimizi her yerde daha da güçlendirecektir. Sayın Lütfü Bölen’in aldığı 3 bin 800 oyun büyük bir kısmını AK Parti’ye kazandıracağımızı düşünüyorum. Güçlü bir oy yüzdesi ile seçimi kazanmak, bizim için çok önemli.
-Yine başka bir dedikodu malzemesi! HAS Parti ve AK Parti birleşiminde olası bir pazarlık söz konusu mu? Olur ya, bir pazarlık yapılmış, Numan Bey de Başbakan’dan Bayburt Belediyesi gibi birkaç Başkanlık kontenjanı istemiş midir?
-Pazarlık ve kontenjan konusu yok, sadece değerler var. Siyaset bu ve benzeri küçük hesaplarla olacak bir iş değil. Temayül önemli, toplum önemli… Artık iki parti yok, AK Parti var.
-Temayül nasıl geçti? İl Başkanı da henüz belli değil…
-Kim ne kadar oy aldı bilmiyoruz. Açıklanmadı ve sanırım açıklanmayacak da. Genel Merkez değerlendiriyor. Arkasından da anketler olacak ve karar verilecek. İl Başkanı konusunda da bir bilgimiz yok. Onu da bekliyoruz. Sanırım yakında açıklanacaktır.
-Aday olmanız durumunda, Başkanlık çantada keklik mi? Yoksa zor bir seçim mi bekliyor AK Parti’yi?
-Benim 1 oyum var, hepsi o. Kimse rehavete kapılmamalı. Milletimizin nasıl bir karar vereceğini bilmiyoruz, bilemeyiz. Biz çalışacağız ve derdimizi anlatacağız. Şu an için MHP adayı açıklandı. Tanıdığım, dostluğumuz olan biri İdris Bey. Seçimin de MHP ile AK Parti arasında geçeceğini düşünüyorum.
-Aday olarak gösterilmediğiniz takdirde…
-Adayımızın arkasında olacağız. Kim olursa olsun, tüm çalışmalarımızı, raporlarımızı, hazırlıklarımızı ve projelerimizi götürüp önüne koyacağız. Destek ve ekip noktasında, her türlü yardıma hazır olacağız.
-Zaman ayırdığınız için teşekkür ederim. Bu süreçte başarılar diliyorum.
-İlginiz için ben teşekkür ediyorum. Sonuçta kim olursa olsun, hepimiz Bayburt’ta ve birlikte yaşayacağız. Aracılığınızla tüm aday adaylarına, diğer partiden adaylara başarılar diliyorum.
