Son dönemlerde gazetelerde define aramak için dedektör reklâmlarının verilmesi definecilerin çoğalmasına ve böylece tarihe mal olmuş eserlerin bilinçsizce yok olmasına sebep oluyor. Gazetelerde ve ulusal medyada yer alan bu tür reklamların kısa yoldan zengin olma hayali güden hayalperest ve sorumsuz insanlar, Anadolu’ya mal olmuş tarihi dokuların yok edilmesine sebep oluyor. Bu tahribattan nasibini alan eserlerden biride Alucra'da Karahasan Köprüsü oldu.
Karahasan Köprüsü tarihi ipek yolu üzerinde yer alan Alucra-Şebinkarahisar karayolunun 13. kilometresinde Karahasan Deresinin üzerine 1928 yılında inşa edildi. Daha önce bu taş köprünün yerinde ağaç köprü bulunuyormuş. Genç Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulması ile yapılım atılımlar çerçevesinde ele alınan yeni yol çalışmaları sırasında yapılan Karahasan Köprüsü, bugün çaresiz durumda. 
Ulaşımsızlığın acısını yaşadığı harp ve savaşlarda yaşayarak gören Türkiye, Cumhuriyet’in ilanının ardından ana ulaşım görevini üstlenmiş yolların bakımını ve yapımını yapmıştır. İşte bunlardan bir tanesi de Bayburt-Alucra-Şebinkarahisar-Amasya yoludur. 2000 yıllık bu tarihi yol, Anadolu'daki kurulmuş devletlerin varlığını sürdürülmesinde önemli bir yapı taşı olmuştur.
Bu kadar önem arz eden yol üzerindeki kesme taştan yapılmış olan Karahasan Köprüsü duyarsızlıktan ve ilgisizlikten yok olmaya doğru gidiyor. 1992 yılında Şiran-Alucra-Şebinkarahisar D-40 Devlet Karayolunun yapımıyla birlikte güzergah dışında kalan tarihi Karahasan Köprüsü, yeni ve sessiz konumunda geçmişte yapmış olduğu büyük hizmetin onur ve haşmetiyle gelip geçen yolcuların ilgisini çekmeye devam ediyor. Ama defineciler rahat bırakmıyor!
