Saadet Partisi Bayburt Belediye Başkan Adayı Lütfü Bölen; "Belediye Başkanı olduğum gün Bayburt Belediye Başkanlığı makamının kapısını, herkes gelsin sorunlarını anlatsın diye açık tutacağımıza söz veriyoruz" dedi. SP İl Başkanı Suphi Kılbaş, Merkez İlçe Başkanı İsmail Bağlar, Belediye Meclis ve İl Genel Meclis üyesi adayları ile 13 mahalle muhtarını ağırlayan Saadet Partisi Belediye Başkan Adayı Lütfü Bölen'in yaptığı açıklamalar arasında en çarpıcı olanı ise, “bizim bildiğimiz muhtarlar gerçek manada Belediye Başkan Yardımcılarıdır” sözü oldu.
Bölen'den önce muhtarlara seslenen Saadet Partisi İl Başkanı Suphi Kılbaş şunları söyledi:
“Bayburt’umuz çok farklı bir ildir. Kültürüyle, ahlakıyla ve de muhtarlarımızın hizmet anlayışıyla. Çünkü bizim mahalle muhtarlarımız; hastasıyla, fakiriyle bir baba vazifesi gibi herkesin derdini kendilerine dert bilir ve hiç de görev ayrımı yapmadan bu görevlerini yaparlar. Dolayısıyla muhtarlarla bir araya geldik. Katılım yaptığınız için değerli muhtarlarımıza ve değerli basın mensuplarına teşekkür ediyorum.”
Saadet Partisi Bayburt Belediye Başkan Adayı Lütfü Bölen ise yemekli toplantıda muhtarlara hitaben şunları söyledi:
"2004 yılı seçim çalışmaları sırasında yine böyle bir yemek düzenleyerek aynı ifadeleri kullandım. Eğer bir Belediye Başkanı, Bayburt’ta başarılı olmak istiyorsa, öncelikle muhtarları kesinlikle belediye başkan yardımcısı olarak görmek mecburiyetindedir. Neden bu mecburiyet? Çünkü o insanlarda neticede bir sandıkta seçiliyor. Mahallesinde olan her şeyi anında tespit eden ve her haneden her caddeden her sokaktan haberdar olan muhtardır. Bir mahalle muhtarı, bir işi yaptırmak için Belediye Başkanlığı makam kapısında saatlerce beklerse, bu konuyu iyice düşünmemiz lazımdır.
Diğer partilerden aday olan kardeşlerimizle konuştuk, onlarda bu seçimlerin tatlı bir yarış olacağını dile getirdiler. Onlara da şimdiden başarılar diliyorum. Seçimden sonra herkesle kucaklaşıp teşekkür edeceğim. Sonuç ne olursa olsun, herkesle kucaklaşıp, herkese ayrı ayrı teşekkür edeceğim. Yine abiyiz, yine arkadaşız, yine komşuyuz. Neticede yine bu memlekette cenazede, hastalıkta, düğünde birbirimize ihtiyacımız var. Ve kimsenin kimseye küsme diye bir hakkı yoktur. Takdiri kullanacak bizim insanımızdır. Onların göstereceği takdire, biz rıza gösteririz, saygıyla karşılarız.
Vatandaşımız, seçilecek başkan adayının iktidar partisinden olmasından yana düşünceleri oluyor. Bende bunu Bekir Çetin’e sordum, Sayın Başkan dedim, iktidar belediyesi olmanızdan ötürü size ekstradan bir kaynak geldi mi? Geldiyse bu nedir? Mevcut Belediye Başkanı Bekir Çetin’in ifadesi aynen şu olmuştur: İktidar Belediyesi olmama rağmen bana bir lira ekstra bir pay gelmemiştir.
Önemli olan iktidar belediyesi olmak değil, belediye de iktidarlı olmaktır.
Açık ve net söz veriyorum; Bayburt’ta bir iş yapılmadan önce ilk önce basın mensupları ve belediye başkan yardımcılarım olan Muhtarlarımızın haberi olacak. İlk önce basın mensuplerı ve muhtarlarımızın olacak ki, halkta vatandaşta ilk önce öğrenmiş olsun.
Seçim beyannamemiz, yani seçim senetimizi gerçekleştirmek için 5 tane sözümüz vardır; bunlar şunlardır:
1- Gönlümüzün ve Belediyemizin kapısını sonuna kadar bu millete açacağız. O kapı beş yıl açık kalacaktır. Yani makam kapısı denilen yer, beş yıl boyunca halkımıza açık olacaktır.
2- Seçimlerden sonra parti rozetlerimizi çıkarıp kalbimize koyup, seçimden sonra insanlar arasında kesinlikle ayrımda yapmayacağız. Hizmet noktasında kesinlikle ayrım yapmayacağımıza söz veriyoruz.
3- Sabah 08.00 akşam 17.00 mesaisi değil, bu insanlarımız 24 saat görev bekliyorsa 24 saat görevde kalıp hizmet edeceğimize söz veriyoruz.
4- Adaletten ayrılmayacağımıza söz veriyoruz.
5- Allah'tan başka hiç kimseye kulluk yapmayacağımıza söz veriyoruz. Bizim hiç bir ağaya, hiç bir fabrikatöre bir bedel borcumuz yoktur. Bizim sadece bu millete bedel borcumuz vardır. Sadece bu millete vefa borcumuz vardır.
1989 yılında toplam nüfus 106 bin iken 2009 yılında 76 bine kadar düşmüştür. Görüldüğü gibi 30 bin kadar düşmüş ama göçün 90 bin olduğunu ifade ediyorum. Eğer 106 bin nüfusumuz dursaydı, bugün 150 bin nüfusumuz olurdu. Ve milletvekili sayımız da bilindiği üzere bire düşmüştür. Sahip olmazsak 5 sene sonra bu rakam daha da düşecektir. Bu seçimlerde partileri düşünmeyelim. Komşumdu, arkadaşımdı, dayımdı değil de, şu Bayburt’u kim çok güzel idare edecekse kime inanıyorsak ona oy verelim.”
