Bayburt Postası - Bayburt Müslüman Dilendirmezler Cemiyeti Başkanı Adil Kacır, “Bugün; siyasi tarihimizde kara bir gün olarak anılacak olan ve bin yıl süreceği iddia edilen 28 Şubat post modern darbesinin 17. Yıl dönümü. 17 yıl önce dönemin Başbakanı merhum Necmettin Erbakan hükümetine karşı asker, bürokrasi, medya ve bir kısım iş dünyasının ittifakıyla gerçekleşen darbe girişimini kınıyoruz” dedi.
28 Şubat sürecini yaşatanları bir kez daha lanetlediklerini söyleyen Kacır, “On binlerce mağduru ve ekonomiye verdiği milyarlarca liralık zararı hiç unutmuyoruz, ayrıca halkın iktidarına karşı darbecilerin baktığı pencereden bakarak “Beceremediniz, bırakın” diyenleri, sonrasında ise “hayırlı olsun” manşetleri çekenleri de bu millet asla unutmadı ve unutmayacaktır. Ülkemizde siyasi, idari, hukuki ve toplumsal olaylarda değişim ve dönüşümlere sebep olanların bir an önce adalet önünde hesap vereceğini ümit ediyoruz. Bizler, en büyük hırsızlığın halkın iradesini ve iktidarını çalmak olarak görüyor, süreçte etkisi ve katkısı olan herkesin hesap vermesini bekliyoruz. Merhum Necmettin Erbakan hocamızı da vefatının üçüncü yılında minnet ve şükranla anıyoruz. Ruhu şad olsun. Allah kendisinden razı olsun” diye konuştu.
Açıklamasında günümüz Türkiyesi’nde aynı oyunun yeniden sahnede olduğunu iddia eden Kacır, şunları söyledi:
“Yıllar evvel yaşadığımız bu acı tablodan gerekli dersi çıkartamayanların bugün de, yeni yöntemlerle iktidar hırsızlığına girdiğini görüyor ve süreçten duyduğumuz kaygıyı kamuoyuyla paylaşıyoruz. Demokrasilerde iktidarın gelmesi ve gitmesi de halkın tercihiyle olur, hiç kimsenin bunun dışında başka bir yola tevessül etmesini ahlaki ve etik bulmuyoruz. Bazı güçlerin halkı sokağa davet ettiği bu günlerde, ülkemizin önemli siyaset adamlarından olan sayın Devlet Bahçeli’nin “sokak karanlıktır ve kaostur” söylemini sağduyu çağrısı olarak gördüğümüzü ve taktirle karşıladığımızı ifade etmek istiyoruz. Ülkemizin son yıllarda elde ettiği kazanımların heba edilmemesi için herkesin asli görevine dönmesi gerektiğini düşünüyoruz. İç ve dıştaki bazı odaklar ve yapılanmalar hepimize huzursuzluk yaşatsa da yakın gelecekte hep beraber refah ve huzur dolu günlere yeniden kavuşacağız. Aslolan kardeşlik hukukun, milli birlik ve beraberliğimizin yeniden tesis edilmesidir.”
28 Şubat sürecini yaşatanları bir kez daha lanetlediklerini söyleyen Kacır, “On binlerce mağduru ve ekonomiye verdiği milyarlarca liralık zararı hiç unutmuyoruz, ayrıca halkın iktidarına karşı darbecilerin baktığı pencereden bakarak “Beceremediniz, bırakın” diyenleri, sonrasında ise “hayırlı olsun” manşetleri çekenleri de bu millet asla unutmadı ve unutmayacaktır. Ülkemizde siyasi, idari, hukuki ve toplumsal olaylarda değişim ve dönüşümlere sebep olanların bir an önce adalet önünde hesap vereceğini ümit ediyoruz. Bizler, en büyük hırsızlığın halkın iradesini ve iktidarını çalmak olarak görüyor, süreçte etkisi ve katkısı olan herkesin hesap vermesini bekliyoruz. Merhum Necmettin Erbakan hocamızı da vefatının üçüncü yılında minnet ve şükranla anıyoruz. Ruhu şad olsun. Allah kendisinden razı olsun” diye konuştu.
Açıklamasında günümüz Türkiyesi’nde aynı oyunun yeniden sahnede olduğunu iddia eden Kacır, şunları söyledi:
“Yıllar evvel yaşadığımız bu acı tablodan gerekli dersi çıkartamayanların bugün de, yeni yöntemlerle iktidar hırsızlığına girdiğini görüyor ve süreçten duyduğumuz kaygıyı kamuoyuyla paylaşıyoruz. Demokrasilerde iktidarın gelmesi ve gitmesi de halkın tercihiyle olur, hiç kimsenin bunun dışında başka bir yola tevessül etmesini ahlaki ve etik bulmuyoruz. Bazı güçlerin halkı sokağa davet ettiği bu günlerde, ülkemizin önemli siyaset adamlarından olan sayın Devlet Bahçeli’nin “sokak karanlıktır ve kaostur” söylemini sağduyu çağrısı olarak gördüğümüzü ve taktirle karşıladığımızı ifade etmek istiyoruz. Ülkemizin son yıllarda elde ettiği kazanımların heba edilmemesi için herkesin asli görevine dönmesi gerektiğini düşünüyoruz. İç ve dıştaki bazı odaklar ve yapılanmalar hepimize huzursuzluk yaşatsa da yakın gelecekte hep beraber refah ve huzur dolu günlere yeniden kavuşacağız. Aslolan kardeşlik hukukun, milli birlik ve beraberliğimizin yeniden tesis edilmesidir.”
Bu ne derneği?