BAYPROJE ‘tam olarak’ özetledi

Bayburt Postası - Bayburt  Bilgi Paylaşım ve Proje Üretim Derneği (BAYPROJE) demiryolu projesine ilişkin yazılı bir açıklamada bulundu. Geçtiğimiz günlerde Doğu Karadeniz Bölgesi’nden geçmesi planlanan demiryolu projesi ile ilgili hazırlanan “Bayburt’un Karadeniz’e Demiryolu Bağlantısı Raporu”nu kitap halinde kamuoyuna sunan BAYPROJE, önemli açıklamalarda bulundu.

BAYPROJE ‘tam olarak’ özetledi

Bayburt Postası - Bayburt  Bilgi Paylaşım ve Proje Üretim Derneği (BAYPROJE) demiryolu projesine ilişkin yazılı bir açıklamada bulundu. Geçtiğimiz günlerde Doğu Karadeniz Bölgesi’nden geçmesi planlanan demiryolu projesi ile ilgili hazırlanan “Bayburt’un Karadeniz’e Demiryolu Bağlantısı Raporu”nu kitap halinde kamuoyuna sunan BAYPROJE, önemli açıklamalarda bulundu.

Bölgede son yılların en çok konuşulan konularından biri haline gelen demiryolu projesine ilişkin bilgilerin sunulduğu yazılı açıklamada, demiryolu güzergâh çalışmaların devam ettiği sürecin Bayburt açısından bir tarih süreç olduğuna dikkat çekildi. Demiryolu projesi ile ilgili Ulaştırma Bakanlığı’nda yaptıkları görüşmenin detayları hakkındaki bilgilere de yer verilen açıklamada, görüşmelerin içeriğini ortaya koyan BAYPROJE, yetkililer tarafından Erzincan-Tirebolu-Trabzon veya Erzincan-Trabzon olarak tarif edilen güzergâh çalışmaları ile birlikte yapılması düşünülen alternatif demiryolu hakkında herhangi bir çalışma yapılmadığının anlaşıldığını vurguladı.

Görüşmelerde, yetkililer tarafından 2009 yılında Yüksel Domaniç firmasına yaptırılan projenin avan proje olduğu, bu tür çalışmaların ihale edilerek ön fikir almak için yaptırıldığının ifade edildiği açıklamada, “Ön proje çalışmalarında ısrarla “Erzincan-Gümüşhane-Tirebolu” ve “Erzincan-Gümüşhane-Trabzon” güzergâhları üstünde çalışılması, Bayburt’tan geçebilecek çok sayıda daha kısa ve düşük maliyetli güzergâh alternatifleri üzerinde hiç durulmamış olmasıdır” denildi.

KTÜ Ulaştırma Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fazıl Çelik tarafından gündeme getirilen alternatif çalışmalar hakkında yetkililerin “Avan Proje çalışmalarında arazinin gezildiği, havadan gözlem yapıldığı ve gerektiğinde sondaj yapıldığı” şeklinde beyanda bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, “İfade edilen diğer bir husus, avan proje çalışmalarında arazinin gezildiği, havadan gözlem yapıldığı ve gerektiğinde sondaj yapıldığıdır. Yani bir anlamda Prof. Dr. Çelik’in bu çalışmaları yapmadan güzergâh tespit etmesinin doğru olmadığı belirtilmeye çalışılmaktadır. Hâlbuki Prof. Çelik uygun güzergâhı tespit etmekle görevlendirilmiş bir kişi değildir. Yani bu işi bir ihale ile üstlenmiş değildir. Sadece ilim adamı duyarlılığı ile gördüğü doğruları ortaya koymaktadır. Dolayısı ile onun çalışmalarında hava fotoğrafları/gözlemleri, sondaj çalışmaları aramak haksızlık olur. Hoca araştırmada esas alınan kriterleri ve araştırma yöntemini raporunda açıkça ortaya koymuştur. Bunlar yanlış veya yetersiz bulunuyor ise, karşı görüşlerin neler olduğu da açıkça ifade edilmelidir ki, cevaplanabilsin” ifade edildi.

Demiryolu konusunda yöresel siyasi bir baskı olduğu ve bu durumun bürokratları rahatsız ettiğinden söz edildiğine de değinilen açıklamada şu ifadeler dikkat çekti:

“Bir de bu konuda yoğun bir yöresel siyasi baskı olduğundan, bu baskıların bürokratları rahatsız ettiğinden söz edilmektedir. Kimler tarafından ne tür baskıların olduğunu bilmemekle birlikte, BAYPROJE olarak bizim girişimlerimizin herhangi bir baskı değil, rasyonel gerçekler, ilmi veriler, ülke yararı dikkate alınarak karar verilmesine katkıda bulunmak olarak değerlendirilmesinin doğru olacağını düşünüyoruz.”

BAYPROJE tarafından yapılan işte o yazılı açıklama:

“Bilindiği gibi; Mart 2013 sonunda kaleme aldığımız “Bayburt’un Karadeniz’e Demiryolu Bağlantısı Raporu”nu kitap halinde bastırarak, Ankara, İstanbul, İzmir ve Bayburt’taki derneklere, diğer sivil toplum kuruluşlarına, ilgili kişi ve kurumlara gönderdik. Şu ana kadar, raporu okuyan hemşerilerimizden çok olumlu eleştiriler aldık, bu durum doğru yolda olduğumuzu göstermektedir.”

“Mevcut proje fizıbl çıkmadı ama bu yapılmayacağı anlamına gelmez”

“Ulaştırma Bakanlığı’nda yetkililerle yaptığımız görüşmelerde, Erzincan-Tirebolu-Trabzon veya Erzincan-Trabzon olarak tarif edilen güzergâh çalışmaları ile ilgili bilgisi verildi. Düşünülen demiryolunun, yük ve yolcu taşıma amaçlı olduğunu, eğimin binde 18 olması gerektiği, hızlı trende kurp yarıçapının 3500 mt olması gerektiği, kurp büyüyünce tünel boylarının ve güzergâhın uzadığı ve dolayısı ile maliyetin arttığı belirtildi. Her ne kadar hız 250 km olarak 4 belirtiliyorsa da, bu hıza ancak yolun  yüzde 50-60’ında ulaşılabileceğini diğer kesimlerde ise daha az hız sağlanabileceği ilave edildi. Bu bilgiler Prof. Dr. Fazıl Çelik’in çalışmalarında kullandığı ve bizlerin de hocanın çalışmalarından bildiğimiz genel demiryolu bilgileridir. Hocanın çalışmalarında da hızlı trenle ilgili standartların tümü gözetilerek alternatif güzergâhlar tespit edilmiştir. Belirtilen ikinci husus, 2009 yılında Yüksel Domaniç firmasına yaptırılan projenin avan proje olduğu, bu tür çalışmaların ihale edilerek ön fikir almak için yaptırıldığıdır. Yani önce avan proje yaptırılmakta, bu çalışma siyasi iradeye sunulmakta, eğer bu ön proje fizıbl çıkarsa, siyasi irade tarafından tatbikat projesi için talimat verilmektedir. Söz konusu olan bu avan proje çalışmasının 2010 yılı sonunda bitirildiği ve 2011 başlarında siyasi iradeye sunulduğu ancak mali ve ekonomik açıdan fizıbl çıkmadığı belirtildi. Ancak siyasi iradenin nadiren de olsa avan projeye istinaden karar verebileceği de ifade edildi”

Bayburt’tan geçen güzergâhlar çalışıldı mı?

“Burada dikkat edilmesi gereken husus; ön proje çalışmalarında ısrarla “Erzincan-Gümüşhane-Tirebolu” ve “Erzincan-Gümüşhane-Trabzon” güzergâhları üstünde çalışılması, Bayburt’tan geçebilecek çok sayıda daha kısa ve düşük maliyetli güzergâh alternatifleri üzerinde hiç durulmamış olmasıdır. Her ne kadar Bayburt alternatiflerinin de araştırılmış olabileceği tahmin edildiği belirtilmiş ise de, böyle bir çalışma yapılmış olsa idi, Prof. Dr. Çelik’in bu güne kadarki iddialarına bir cevap verilirdi. Varsa bu çalışmaları da görmek isteriz, isteyeceğiz. Kaldı ki konuşma sırasında siyasi iradenin “bir de Bayburt güzergâhı çalışılsın” demesi gerektiği ifade edildiğine göre, proje hazırlanırken Bayburt alternatifinin çalışılmadığı açık şekilde anlaşılmaktadır. İfade edilen diğer bir husus, avan proje çalışmalarında arazinin gezildiği, havadan gözlem yapıldığı ve gerektiğinde sondaj yapıldığıdır. Yani bir anlamda Prof. Dr. Çelik’in bu çalışmaları yapmadan güzergâh tespit etmesinin doğru olmadığı belirtilmeye çalışılmaktadır. Hâlbuki Prof. Çelik uygun güzergâhı tespit etmekle görevlendirilmiş bir kişi değildir. Yani bu işi bir ihale ile üstlenmiş değildir. Sadece ilim adamı duyarlılığı ile gördüğü doğruları ortaya koymaktadır. Dolayısı ile onun çalışmalarında hava fotoğrafları/gözlemleri, sondaj çalışmaları aramak haksızlık olur. Hoca araştırmada esas alınan kriterleri ve araştırma yöntemini raporunda açıkça ortaya koymuştur. Bunlar yanlış veya yetersiz bulunuyor ise, karşı görüşlerin neler olduğu da açıkça ifade edilmelidir ki, cevaplanabilsin. Son olarak; çalışılan Erzincan-Trabzon güzergâhının en kısa mesafe olduğu, Trabzon limanının Doğu Karadeniz’in en büyük limanı olduğu, hızlı trenin mutlaka Erzincan’dan geçmesi gerektiği, sonuç itibariyle demiryolu güzergâhlarını coğrafyanın belirleyeceği, bu hızlı tren hattının 2023’e kadar gerçekleşemeyeceği ve bu güzergâh konusunda yoğun bir yöresel siyasi baskı oluşturulmaya çalışıldığı hususları üzerinde duruldu. Bu konularla ilgili görüşlerimizi değerli hemşerilerimize net bir biçimde aktarabilmek için ayrı ayrı açıklayacağız”

“DLH’nın çalıştığı güzergâh en kısa güzergâh değil”

"DLH’nın çalıştığı Erzincan-Trabzon güzergâhı en kısa mesafe değildir.  Tirebolu alternatifi (312 km) çıkarılsa bile, bu güzergâh 247 km’dir. Hâlbuki Prof. Çelik’in Nisan 2013’te yaptığı yeni çalışmalara göre; Erbaş-Bayburt-Gümüşhane-Trabzon güzergâhı 182 km, Erbaş-Bayburt- Yeniay limanı güzergâhı ise sadece 148 km’dir"

“Limana ulaşmanın en ucuz yedi alternatifi var”

“Trabzon limanının Doğu Karadeniz’in en büyük limanı olduğu doğrudur.  Bu limana ulaşılacaksa, hocanın yeni çalışmalarında Trabzon limanına ulaşmanın daha kısa ve ucuz en az yedi alternatifi vardır. Kaldı ki şunu iyi düşünmek durumundayız, Trabzon limanının kapasitesi gelecekte doğu ve güneyi Karadeniz’e bağlayacak böylesi önemli bir demiryolu hattının yükünü kaldırabilecek midir? Yoksa Trabzon yakınlarında lojistik merkez olacak yeni bir liman inşa etmek mi gerekir? Bilindiği gibi liman inşa etmek, dağ silsilelerini aşan tren yolu inşa etmekten çok daha ucuz bir yatırımdır”

“Bağlantının kısa ve ucuz olması esastır”

“Hızlı trenin mutlaka Erzincan’dan geçmesi gerektiği konusunda genel ve yanlış bir şartlanma mevcut. Bu düşünce iki açıdan yanlıştır. Birincisi Sayın Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım bildiğimiz kadarı ile rasyonel düşünceyi savunan bir yapıya sahip. İkincisi ve daha önemlisi ise, kuzey istikametine gidecek hızlı tren hattı her halükarda Erzincan çıkışlı olacaktır. Erzurum çıkışlı olduğu gibi. Yani daha önce 2023’ten önce Erzincan-Erzurum hızlı tren hattı yapılmış olacağına göre, daha sonra yapılacak Karadeniz bağlantısının hangi noktadan başlayacağı önemli değildir. Netice itibariyle çalışmakta olan bir hızlı tren hattına bağlanacak kuzey yolunun en kısa ve ucuz olması esas olmalıdır”

“Güzergâhı coğrafya belirleyecekse, gereği yapılmalı”

“Sayın Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın daha önce bir vesile ile ifade ettiği “Güzergâhı coğrafya belirler, tren yolunu bulur.” özdeyişi fevkalade önemli bir tespittir. Bu görüş diğer yetkililer tarafından da ifade edildiğine göre, genel bir kabul görmüş demektir ki, bu nokta önemli. Ancak bu önemli tespitin gereğinin yapılması için konunun takipçisi olmalıyız. “Karadeniz’e bağlanacak hızlı tren hattının 2023 yılına kadar gerçekleşemeyeceği” görüşüne gelince; projenin realizasyonu ülkenin ihtiyacı ve genel ekonomik imkânlarla ilgili bir konudur. O tarihlere kadar gerçekleşemeyeceği tahminleri, proje çalışmalarının yanlış istikametlerde yapılmasını haklı kılmaz. Burada tartışma konusu olan en uygun güzergâhın belirlenmesi, ülke kaynaklarını israf edecek yanlış çalışmalardan kaçınılmasıdır. Ne zaman gerçekleşeceği ayrı bir konudur"

Yöresel baskı!

“Bir de bu konuda yoğun bir yöresel siyasi baskı olduğundan, bu baskıların bürokratları rahatsız ettiğinden söz edilmektedir. Kimler tarafından ne tür baskıların olduğunu bilmemekle birlikte, BAYPROJE olarak bizim girişimlerimizin herhangi bir baskı değil, rasyonel gerçekler, ilmi veriler, ülke yararı dikkate alınarak karar verilmesine katkıda bulunmak olarak değerlendirilmesinin doğru olacağını düşünüyoruz”

Erbaş-Bayburt (Oruçbeyli)- Gümüşhane-Trabzon hattı

“Prof. Dr. Çelik ile görüşmemiz oldu. Daha önce devam ettiğini söylediği yeni alternatif güzergâh çalışmalarının ortaya çıktığını belirtti ve bize gönderdi. Bu çalışmalarda hoca eski çalışmalarını geliştirmiş, yeni alternatifler ortaya koymuştur.  Söz konusu bu yeni çalışmalarda Prof. Dr. Çelik DLH’nın yaptırdığı çalışmada geçilen şehirlerden geçerek Bayburt yolu ile nasıl daha kısa ve ucuz alternatifler çıkabildiğini ispat etmektedir. Aslında mukayese tablosunun altında belirtilen, Erbaş-Bayburt-Yeniaylimanı (148 km) güzergâhı en uygun görünmekle birlikte, Erbaş-Bayburt (Oruçbeyli)- Gümüşhane-Trabzon (182 km) ve diğer tüm alternatifler DLH’nın avan projesindeki güzergâhtan daha kısa ve ucuzdur. Dolayısı ile Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın, Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü’ne, Prof. Dr. Çelik’in bu alternatifleri üstünde proje çalışması yaptırması kaçınılmaz görünmektedir. Sonuç olarak; Bayburt’un Karadeniz’e Demiryolu Bağlantısı konusu ile ilgili Ankara görüşmelerimiz, izlenimlerimiz, değerlendirmelerimiz ve bu ziyaretlerden sonraki gelişmeler yukarıda özetlenmiştir.  Bu davayı daha önce de belirttiğimiz gibi, yöresel milliyetçilik haline getirmeden, siyasi polemik konusu yapmadan, öncelikle ülke yararını ön planda tutarak, ilmi gerçekler ışığında ve tabii bölge gerçeklerini de göz ardı etmeden takip etmeye devam edeceğiz”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.