“Ayağımdaki Diken Sergisi” 12. Contemporary Istanbul'da

Bayburt Postası - 4 gün boyunca İstanbul’u en önemli uluslararası sanat merkezinden biri haline dönüştüren Contemporary Istanbul’da bu yıl BAKSI Müzesi de yer alıyor. 14-17 Eylül tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi ile Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda 12’nci kez düzenlenecek çağdaş sanat fuarında Baksı, Prof. Hüsamettin Koçan’ın kurucusu olduğu müzedeki ilk kişisel sergisi olan “Ayağımdaki Diken”den 3 eser ile yer alıyor.

BAKSI sergisi, Contemporary Istanbul’un kavramsal tasarımlarını üstlenen Tabanlıoğlu Mimarlık’ın “Parkta Sanat” konseptinin yansıdığı Rumeli Salonu B-2 katında yer alıyor.

Contemporary Istanbul’daki BAKSI standında; Ayağımdaki Diken Sergisi’nden Prof. Hüsamettin Koçan’ın “Herkes İçin Dünya” ve “Çocuk” adlı eserleriyle birlikte, Video Sanatçısı Ali Kazma’nın Ayağımdaki Diken Sergisi ile ilgili çalışması sanatseverlerle buluşuyor.

“HERKES İÇİN DÜNYA”

Herkes İçin Dünya adlı heykel de “yuvarlak” bir küredir. Bu yapıtla “birey için bir dokunulmazlık alanı” oluşturan Hüsamettin Koçan, aynı zamanda bir tarzda kendi kapalı dünyamıza dair bir fikri de ortaya koyar. Öte yandan bu ve benzeri yapıtlarında dairenin modern soyut sanat açısından ele alındığını da unutmamak gerekir. Koçan aynı zamanda bir üniversite profesörüdür ve soyut sanatın modernizm içindeki konumuyla teorik düzeyde de ilgilidir. Daire modern sanatın “primitivizmi” açısından kare ve üçgen ile birlikte temel formdur. Koçan’ın sergisi vermek istediği tinsel/manevi atmosfer gereği biçimleri soyutlama eğilimindedir ve kullanılan biçim “daire” olmuştur. Ama burada saf bir soyutluk değil, hafıza katmanlarını açan sanatçının işine yaradığı oranda başvurduğu pragmatik bir tavır hâkimdir. Hüsamettin Koçan ne soyut ne de figüratif bir sanatçıdır. Kendi ifade imkânları açısından soyutu ve figürü birlikte, gerektiği yerde ve oranda kullanan bir çağdaş sanatçıdır. 

“ÇOCUK”

Prof. Hüsamettin Koçan bu sergisinde birçok eserinde kullandığı ve bu eserinde de çocuk figürleri üzerinde kullandığı söz konusu nesneyi Bayburtlu bir demirci ustasının dükkânında bulmuştur. Nesne aslında bir halkanın bir parçasıdır. Anadolu’da özellikle çoban köpeklerinin boynuna demir çivilerden yapılan tasmalar takılır ve böylelikle sürüye saldıran kurtlarla boğuşacak olan köpeklerin kurtlar karşısında daha donanımlı hale gelmesi sağlanır. İşte bu nesne bir köpek tasmasını oluşturan çengellerden biridir. Koçan’ın burada dikkatini çeken, basit bir işlevi olan bir nesnenin bir demircinin ellerinde bir “sanatsal form” olarak yaratılması durumudur. Demirci ustası basitçe bir tasma çengeli/kancası üretmemiş, aynı anda estetik bir form da yaratmıştır. Koçan’ın yaptığı bu formu olduğu gibi alıp değiştirmeksizin insan boyutlarını aşan oranda büyüterek bir heykele dönüştürmek olmuştur. Öte yandan Hüsamettin Koçan bu eserde olduğu gibi birkaç resimde daha bu “çengel” benzeri formu tuvalin yüzeyinde yan yana tekrarlayarak aynı zamanda kaligrafik bir unsur olarak kullanır. 

ALİ KAZMA’NIN “AYAĞIMDAKİ DİKEN” VİDEO ÇALIŞMASI

Ünlü Video Sanatçısı Ali Kazma’nın, bahar aylarında Baksı Müzesi’ni ve Hüsamettin Koçan’ın Baksı Müzesi’ndeki ilk kişisel sergisi olan Ayağımdaki Diken Sergisi’ni konu edindiği çalışma, 2.59” uzunluğunda.