9 öğrenciden organ bağışı

Bayburt'ta, "Organ Nakli ve Organ Bağışı" konulu konferans düzenlendi.

9 öğrenciden organ bağışı
Bayburt Postası - Bayburt'ta, "Organ Nakli ve Organ Bağışı" konulu konferans düzenlendi. Konferansın sonunda Bayburt Üniversitesi'nde eğitimlerini sürdüren 9 öğrenci organ bağışında bulundu.

Bayburt Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Gökhan Budak Konferans Salonu'ndaki programa, Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Uğurlu, Adalet Komisyonu Başkanı İsmail Deniz, İl Emniyet Müdürü İsa Bülent Kaya, Bayburt Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Çiğdem, Bayburt Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Hulki Aşır, İl Sağlık Müdürü Dr. Zülkarni Özbek ve öğrenciler katıldı.

Konferansta bir konuşma yapan Bayburt Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Hulki Aşır, Türkiye'de sağlık alanında çok şeyin değiştiğini ve ciddi ilerlemeler kat edildiğini belirterek, "Organ nakli konusundaki farkındalığı daha da artırmak için bu programı düzenledik. Üniversite ortamında bu farkındalığı oluşturmak daha da önemli" dedi.

Bayburt Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği tarafından düzenlenen konferansa konuşmacı olarak katılan Erzurum Organ ve Doku Nakli Bölge Koordinatörü Dr. Fatih Kacıroğlu, Türk Nefroloji Derneği'nin Türkiye genelinde iki yıl önce yaptığı ve yayınladığı bir çalışmayı anımsatarak, "Bu çalışmanın sonuçlarına göre Türkiye'de yaşayan her 16-17 kişiden birinde böbrek fonksiyon bozukluğu var. Yine o çalışma diyor ki bunlardan 6-7 kişiden birinde böbrek yetmezliği gelişecek" ifadelerini kullandı.

Kacıroğlu, söylendiği gibi Türkiye'de organ mafyasının bulunmadığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Organ almak öyle kolay değil. Çok geniş tesisatlı hastanelerin olması lazım. Erzurum'da olan bizim bölgemizde 13 il var. Bizim bölgemizde organ nakli ameliyatı sadece iki hastanede yapılabiliyor. Sivas'ta sadece böbrek, Erzurum'da da böbrek, karaciğer ve kornea nakli yapılıyor. Türkiye'de organ mafyası diye bir şey yok. Türkiye'de organ naklini yapan 100 civarında hekim var. Herkes birbirini tanıyor. Herkesin nerede bu işi yaptığı, hangi hastane şartlarında yapacağı, hangi şartlarda yapması gerektiği de nettir, bellidir. Bu her hastanede yapılabilecek bir ameliyat da değildir. Bu güne kadar emniyet verilerine ulaşmış, herhangi bir şekilde organ mafyasının olduğuna dair şikayet de yok. Organ mafyası tarafından kaçırıldığı söylenen kişiler bulunduğunda da herhangi bir organının eksik olmadığını gördük."

Konferans sonunda Bayburt Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Aşır tarafından Erzurum Organ ve Doku Nakli Bölge Koordinatörü Kacıroğlu'na plaket verildi.

Bayburt Üniversitesi'ndeki konferans sonunda 9 öğrenci organ bağışında bulundu.


Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Has Uşak 9 yıl önce

Her gün farklı bir etkinlik.... Bravo rektöre ve ekibine...

Avatar
bayburt 9 yıl önce

9 kişi yeni 9 kişinin hayatlarında yer bulacaktır.

Avatar
mehmet ercan erarslan 6 yıl önce

Kalbi atan, solunumu devam eden bir kişiyi beyin ölümü gerçekleşti diye götürüp gömebiliyor muyuz.Tabi ki hayır. Peki bu durumdaki kişinin beyin ölümü gerçekleşti diye organlarını almanın hükmü nice ola ki. Dinen bir insanın ölümü ne demek ruhun bedenden çıkmış olması demektir.Beyin ölümü gerçekleşen fakat kalbi halen atan ve solunumu devam edenin ruhu daha henüz bedendedir.Halbuki bu olmadan kalp çalışmaya devam ederken vücut organları çalışmaya devam ederken BEYİN ÖLÜMÜ gerçekleşti doktor raporu kanaati ile kişinin organları kendisi daha ruhu bedende iken organı alınıyor. Çünkü ruh bedende olmasa yani dinen ölse solunum ve kalbi durmuş olsa organ işe yaramıyor.Görüldüğü gibi organ nakli neresinden bakarsanız bakın bir muamma.Beyin ölümü gerçekleşti denilip aylar ve seneler sonra tekrar normale dönen insanlar mevcuttur.Bazı Avrupalı doktorların "beyin ölümünün bir safsata olduğuna ilişkin makaleleri bile mevcut.Hukuken ölümle,tıbben ölüm ve fıkhen ölüm birbirinden çok farklıdır.