Eker: “Kobani, kaos planının bir parçası”

AK Parti Bayburt İl Başkanlığı tarafından düzenlenen İl Danışma Kurulu toplantısı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’in katılımıyla gerçekleşti.

Eker: “Kobani, kaos planının bir parçası”
Bayburt Postası - AK Parti Bayburt İl Başkanlığı tarafından düzenlenen İl Danışma Kurulu toplantısı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’in katılımıyla gerçekleşti. Şair Zihni Kültür Merkezi’nde yapılan toplantıda bir konuşma yapan Bakan Eker, Ortadoğu’da yaşanan olaylar ve Türkiye gündemini değerlendirdi.  

Programda,  AK Parti İl Başkanı Hakan Kobal, Belediye Başkanı Mete Memiş ve Bayburt Milletvekili Bünyamin Özbek’in birer kısa konuşma yaptı. Konuşmalarda özetle Bakan Eker’e Bayburt’a yapılan hizmetlerden dolayı teşekkür edildi.
 
Partililerin alkışlarıyla kürsüye gelen Bakan Eker, konuşmasında Kobani’de yaşanan olayların Türkiye’de oluşturulmak istenen kaos planının bir parçası olduğunu söyledi. 
Türkiye’nin ekonomik olarak güçlendiği dönemlerde bu tür olayların yaşandığını ve  Kobani’de yaşanan hadisenin Türkiye'ye dönük 2013 yılından itibaren çeşitli fırsatlar ve bahanelerle uygulanmaya çalışılan bir kaos planının parçası olduğunu söyleyen  Eker, “Paralel yapılar, dikey yapılar, saldırılar, Gezi eylemleri, 17 Aralık'lar hepsi sözüm ona Kobani olayları da aslında hepsi bu tür olayların farklı boyutlardaki tezgâhlarından ibarettir” dedi.

Konuşmasında 4 askerin şehit düştüğü Diyarbakır ve Hakkari’deki hain olaylara da değinen Eker, “Dün Diyarbakır'da bir astsubayımız, sivil giyimli, eşiyle birlikte alışveriş yapıyordu. İki hain, iki karanlık düşünce sahibi, iki katil, arkadan, maskeli, ensesine ateş etmek suretiyle onu şehit ettiler. Geçen Hakkari Yüksekova'da 3 kardeşimiz benzer yöntemlerle yapıldı. Türkiye'nin bu alandaki politikasını ters düz etmek, Türkiye'nin başlattığı birlik ve beraberlik sürecini akamete uğratmak bundan geri adım atılmasını temin etmeye dönük karanlık bir zihniyetin, kandan ve gözyaşından beslenen bir zihniyetin, planı, oyunu, tezgahı" diye konuştu.

Bakan Eker, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: 

“Hicri 1436. yılının başında adı barış olan bir dinin mensuplarının gözyaşı içinde olmasını üzüntüyle karşılıyoruz. Yanı başımızda, Orta Doğu'da Suriye'de, Irak'ta, Mısır'da, Filistin'de, Müslüman'ların yaşadığı bu coğrafyada maalesef bu hadiseler vuku buluyor. Bunların hepsinden bizim ibret almamız gerekiyor. Bunların hiçbirisi bugün olan, bugün ortaya çıkan sebepler değil. Hepsinin tarihi sebepleri var. Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılmasını takip eden günlerden itibaren bu coğrafya, bu coğrafya üzerinde hesabı olanlar, petrol, enerji, gaz, bütün bu hadiseler nedeniyle buraları uluslararası güç devşirmek isteyen bir takım tasavvurların, planların hep oyun sahası, oyun alanı oldu. Buralardaki kukla rejimler, 2003 öncesine kadar Irakt’taki sonrasında Suriye’deki rejim kendi halkına zulmederek, kendi vatandaşına bombalar yağdırarak iktidarlarını koruma gayesiyle zulümler işlediler. Türkiye Cumhuriyeti olarak yanı başımızda gelişen ve büyüyen yangınlara seyirci kalmamız, gözümüzü yummamız, kulağımızı kapatmamız mümkün değil. Eğer yanı başımızda, komşu topraklarımızda bir yangın varsa bu yangın bize de gelir. Ona karşı basiretle, ferasetle, dirayetle gelişmeleri takip edip, kendi milli menfaatlerimiz doğrultusunda, kendi medeniyet tasavvurumuzun bir parçası olarak evrensel değerlere yaslanıp kendi yerli düşüncemizin gereği olarak da tedbirler almamız, buna uygun politika üretmemiz, buna uygun strateji geliştirmemiz gerekiyor.”

“AK Parti’nin tarihi 130 yılı geçen bir tasavvurla başladı”

“AK Parti düzenli olarak il danışma meclisleri yoluyla müşavere ediyor. Biz müşavereyi, danışmayı, istişareyi önemli kabul ediyoruz. Bizim kültürümüzün bir parçasıdır. AK Parti 14 Ağustos 2011 yılında kuruldu. Ama Ak Parti’nin tarihi 13 yıldan ibaret değil. AK Parti’nin tarihi 130 yılı geçen bir tasavvurla başladı. Milletimizin Tanzimat Fermanı’ndan itibaren ıslahat döneminden itibaren 1839-50’lerden itibaren milletimizin kalkınma tasavvurunun adıdır AK Parti. Yerli düşünceyle, evrensel değerleri barındıran bir tasavvurdur AK Parti. Biz dış siyasetimizi de bugün bu tasavvurun parçası olarak belirliyoruz. Bu tasavvurla biz Türkiye Cumhuriyeti’nin altyapı hizmetlerini geliştirirken, bir yandan üstyapı kurumlarını geliştirirken Türkiye’nin kalkınmasını tarihinin hiçbir döneminde olmadığı kadar büyük bir hızla, başarıyla gerçekleştirirken, öte yandan Türkiye’nin dış politikasını da geniş bir perspektifte, güncel olarak değil, tarihsel olarak, çıkarlarımızı koruyacak bir anlayışla şekillendirdik. Zalime sen zalimsin dedik. Zalime karşı mazlumun yanında durduk. Türkiye kendi bakış açısıyla kendi medeniyet tasavvuruyla yanlışa yanlış diyebilen doğrunun ve haklının yanında tavır ortaya koyabilen şahsiyetli bir dış politikanın artık sahibi ve uygulayıcısı oldu. Gün geldi şimdi cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan zulme bir dakika dedi. Gün geldi dünya beşten büyüktür dedi. Biz yandan sektörlerimizin gelişmesi bir yandan da medeniyet değerlerimize uygun bölge ve küresel politika benimsedik, uyguladık ve uygulamaya devam ediyoruz."

“Kaos planının parçası”

"Suriye’de Kobani üzerinden gelişen hadise, Türkiye'ye dönük 2013 yılından itibaren zaman zaman çeşitli fırsatlar ve bahanelerle uygulanmaya çalışılan bir kaos planının parçası. Bunu bileceğiz. Ne zaman ki Türkiye ekonomisini güçlendirdi, ne zamanki Türkiye IMF’nin borçlarını bitirdi ve IMF’den ilişkisini kesti. Ne zaman ki Türkiye 3. boğaz köprüsünün temelini attı, ne zaman ki Marmaray'ı hizmete açtı, ne zaman ki Avrupa’nın en büyük hava alanlarından birinin projesini yaptı. Ne zaman ki Türkiye  77 milyon insan, Kürt, Türk, Arap, Çerkes, Pomak, kim varsa hepsi kardeştir, hepsi bir arada yaşar, biz  demokratikleşme ve sivilleşme yoluyla 77 milyon arasında barışı, kalıcı bir şekilde tesis edeceğiz dedik ve bunun gözle görülür somut adımları atıldı, bundan rahatsız olundu. Paralel yapılar, dikey yapılar, saldırılar, Gezi eylemleri, 17 Aralık'lar hepsi, sözüm ona Kobani olayları da aslında hepsi bu tür olayların farklı boyutlardaki tezgâhlarından ibarettir. Bunu bileceğiz. Bunu ne kadar doğur analiz eder, sebeplerini ne kadar iyi anlarsak bunları aşmak için de o kadar rahat adım atarız. Hem bu olayları aşarız, hem de birlik ve beraberliğimizi tahkim etmeye, vatandaşlarımızın hükümete ve devlete olan aidiyet duygularını da güçlendirmiş oluruz. Kobani olayları da tıpkı 17 Aralık gibi, tıpkı Gezi gibi büyük bir kaos planın parçasıydı. 6-7-8 Ekim tarihlerinde vuku bulan olaylar. Vandalizm, yakıp yıkma, yağma, karanlık bir takım girişimler, teşebbüsler, cinayetler.” 

“İki hain, iki karanlık düşünce sahibi”

“Dün Diyarbakır'da bir astsubayımız, sivil giyimli, eşiyle birlikte alışveriş yapıyordu. İki hain, iki karanlık düşünce sahibi, iki katil, arkadan, maskeli, ensesine ateş etmek suretiyle onu şehit ettiler. Geçen Hakkari Yüksekova'da 3 kardeşimiz benzer yöntemlerle yapıldı. Türkiye'nin bu alandaki politikasını ters düz etmek, Türkiye'nin başlattığı birlik ve beraberlik sürecini akamete uğratmak bundan geri adım atılmasını temin etmeye dönük karanlık bir zihniyetin, kandan ve gözyaşından beslenen bir zihniyetin, planı, oyunu, tezgâhı."

“Hani Türkiye IŞİD'i destekliyordu”

"IŞİD, Kobani’ye çekildi. IŞİD'in oraya getirilmesi de planın bir parçası. Bekledikleri şey şuydu: Türkiye, sınırdan kaçan masum kadınları çocukları içeri almayacak, buralarda katliamlar yapılacak. Bunun üzerinden Türkiye, IŞİD’i destekliyor propagandası yapılacaktı. Türkiye, hiçbir terör örgütüne hiçbir zaman destek vermedi. Aksine bunlara karşı da her zaman mücadele içerisinde oldu. Şu anda Türkiye üzerinden, Türkiye'nin desteği ile Türkiye'nin yardımıyla IŞİD'e karşı savaşmak üzere gerek Peşmerge güçleri, gerek Özgür Suriye Ordusu'nun silahlı unsurları, Türkiye’nin desteğiyle, Türkiye üzerinden gelip IŞİD'e karşı mücadele ediyor. Hani Türkiye IŞİD'i destekliyordu. Başında da bu yalandı, söyledikleri iftiraydı. Bugün hala o zihniyette olan varsa iftira etmeye devam ediyor."

“Biz 77 milyonu kardeş kabul etmişiz”

"Biz adı barış olan bir medeniyetin mensuplarıyız. Biz yıllarca farklı inanç ve kültürlere sahip çok sayıda yapıyı bir arada tuttuk. Türkiye’nin her bölgesine her şehrinde bunu yaptık. AK Parti’ni zihniyetindeki tasavvur ve tablo budur. Biz en az 150 yıllık milletin hasretinin, milletin beklentisinin, milletin umudunun partisiyiz. Biz diğer partilerin hepsinden bu manada farklıyız. Tekçi anlayışlar zulüm üretmiştir. Vatandaşı kılığından etnik mensubiyetinden dolayı yargılamış, onları bölmüş, bölüştürmüş, uygulamaları ile zulüm getirmiştir. Bunların zihniyeti  akraba. Akraba zihniyetle, gönülle, inançla alakalı bir husustur. Bunların zihniyeti akrabadır. Bugün HDP, Kürt vatandaşımızın bile varlığına tahammül etmiyor. Ona da zulmediyor, dükkanını yakıp yağmalıyor. İşte tekçi anlayış budur. Biz bunlardan farklıyız. Biz 77 milyon insan kimse, neyse hepsini kardeş kabul etmişiz. Sorunlarımız var, geçmişte yapılan hatalardan kaynaklanan birikmiş sorunlar var. Bunlar daha çok kan dökerek, daha çok gözyaşı akıtarak çözülmez. Kan, kanla yıkanmaz. Gözyaşı gözyaşı ile dinmez. Barışı tesis etmek, kardeşlik hukukunun gereğini yapmak,  terör ve teröristle mücadele etmek ama vatandaşımızın meşru taleplerini de oturup onunla konuşmak, demokratikleşmeyi ve sivilleşmeyi hakim kılmak, geliştirmek, bu şekilde bu yolda birlik ve beraberliğimizi sağlamak bizim felsefemiz, bizim getirdiğimiz uygulama. İşte hükümetimizin başlatmış olduğu çözüm süreci budur."

“5 hükümet, 2 Cumhurbaşkanı ve 2 Başbakan”

“Muhatabımız millettir. Türkiye’de 77 milyon insan. Sözleşmemiz onlarla. Muahedemiz onlarla. Seçimlerde milletimizin önüne beyannamemizi koyuyoruz. Bu beyannamede milletimiz için çözümler sunuyoruz. Millet bizim beyannamemizi, programımızı onaylıyor. 2014 Mart seçimleri, halkımız AK Parti’ye daha çok oy verdi. Cumhuriyet tarihinin ilk halkın oyuyla seçilen cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan. AK Parti’nin genel başkanıydı. İlk turda seçildi. Bu parti çok önemli. Çünkü umdeleri, tasavvuru, felsefesi, politikaları milletin gönlünden geçenlerdir. Çünkü kadroları milletin ta kendisidir. 18 Kasım günü AK Parti’nin 58. Hükümeti’nin 12. Yılı doluyor. 58, 59,60, 61, 62 olmak üzere 5 hükümet, 2 Cumhurbaşkanımız ve 2 başbakanımız. AK Parti’nin Türk siyasetine, Türk milletine armağanları bunlar. En geniş ufka sahip parti AK Parti. 360 dereceyi görüyor. Dar bakmıyor, küresel ve evrensel bakıyor. Biz uzun vadeli hedeflere sahibiz. Bizim hedefimiz 2023, 2053, 2071. Biz milletimizden aldığımız duayla, destekle ve milletimizin sevgisine layık olarak siyasetimizi, projelerimizi, uygulamalarımızı sürdürüyoruz. Biz en acil ihtiyaçları 4 temel umde üzerine bina ettik. Emniyet, adalet, sağlık ve eğitim."

Bakan Eker, konuşmasını Bayburt’a yapılan yatırımlara değinerek son verdi. 


Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.