Bayburt Postası - Kültür Sohbetleri’nde Bayburt Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Başkanı Prof. Dr. Turgut Bayramoğlu tarafından kaleme alınan ‘Her zaman ve Her Yerde Yoksulluk’ adlı kitabın içeriğinden ve yoksulluğun toplumsal, ekonomik, psikolojik yönlerinden bahsedildi.
Kitabın yazılma amacının yoksulluğun diğer bilim dallarıyla harmanlanmamış olmasından kaynaklandığını belirten Bayramoğlu, üslup olarak iktisat meselesini merkeze aldığını söyledi.
Edebiyattan, sinemadan, dinlerden, antropolojiden, tarihten ilham alarak yoksulluk konusunu daha anlaşılır kılabilmek adına çaba sarf ettiğine değinen Bayramoğlu, yoksulluğu bu alanlarla ilişkilendirerek örneklemelerde bulundu.
Yoksulluğun, basit anlamda ‘insanların temel ihtiyaç maddelerine ulaşamaması’ olarak tanımlandığını, mutlak anlamda ‘insanın günlük 2400 kalori alamaması’ olarak tanımlandığını dile getiren Prof. Dr. Turgut Bayramoğlu, göreceli, öznel ve insani yoksulluk tanımlamalarına da yer vererek kendi tanımıyla “Biz onurlu bir yaşama sahip isek; yoksul değiliz.” dedi.
Zaman ve mekân karışıklığından dolayı avcı-toplayıcı toplumlar için geçerli olan yoksulluk tanımlarının günümüze uyarlandığını belirten Bayramoğlu, insanların var olan kaynaklara erişememesi, kullanamaması, yeteneklerini ortaya koyacağı imkânların sunulmaması, sosyal, siyasal, sivil ve kültürel haklarından habersiz veya uzak olması gibi durumların da yoksulluk olduğunu söyledi.
Yoksulluğun insanlık tarihi ile başladığını, zamana göre değiştirerek ve artarak günümüze geldiğini ifade eden Prof. Dr. Turgut Bayramoğlu, Zengin bir ülkede yoksul olmak mı istersiniz? Yoksa yoksul bir ülkede zengin olmak mı?, Gelişmiş ülkelerde insanlar yemeği yavaş yerken fakir ülkelerde neden hızlı yerler?, Asyalılar (Çin, Endonezya, Japonlar) daha kısa boyluyken niye Avrupalılar daha uzun boylu?, Bizlerin şuan çok rahatlıkla ulaşabildiği ama atalarımızın ağzına bile sürmediği yiyecek ne olabilir?, Yoksulluk, epistomolojik midir? (sonradan öğrenilen) Yoksa ontolojik mi? (doğuştan getirilen), İnsanlar neden buğdayın veya ekmeğin üstüne basmazken diğer gıdaların üstüne basmakta pek bir mahsur görmezler? gibi soruları cevaplayarak sunumunu tamamladı.
BAYDER Başkanı Fatih Dündar, Prof. Dr. Turgut Bayramoğlu’na sunumları için teşekkür ederek günün anısına teşekkür belgesi takdim etti.
Her hafta Cuma günleri gerçekleştirilen Kültür Sohbetleri; şiir sunumları, İmdat Sancar, Necip Yıldızoğlu, Uğur Dündar, Serdar Eslek, Mustafa Gökoğlan’ın sahne sunumları ve koro türküleriyle devam etti.
Edebiyat derneğinde edebiyat yapmış!!
bu toplumda onurlu yaşayanlar, şerefi, namusu, haysiyeti, değerleri, ahlakı için yaşayanlar asıl yoksuldur. bu toplum evrim geçirdi. bu toplum ahlaksızlığa, şerefsizliğe, namussuzluğa öyle primler verdi ki, bunları yapanları baş üstü tuttu ve toplumda bu tiplerin önemli yerleri var. bunu sakın siyasetçileri karalıyor diye okumayın. onlar işin ayrı boyutu. her insanın çevresinde, arkadaşları ve akrabaları arasında böyle tiplerden onlarca var. şöyle çevrenize bir bakın, ve yukardaki yorumlarımı gözden geçirin. siz inançlarınız ve değerleriniz yaşar, toplum kurallarına uyarsınız, bir başkasının hiç bir değeri, inancı yoktur, serseridir, karakter sorunu yaşar, ahlak namus anlayışı yoktur ama o insanlar toplumdan dışlanacağı yerde toplumda bir değer de görürler. benim şahsen son yıllardaki izlenimim bu.. onun için edebiyat yapmak! yerine gerçekleri anlatmak daha iyi olur. saygılar..