Doç. Dr. Ersoy'dan 'Neden Cumhur İttifakı' konferansı

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli’nin Başdanışmanı Doç. Dr. Ruhi Ersoy, 'Neden Cumhur İttifakı' konulu bir konferans verdi.

Doç. Dr. Ersoy'dan 'Neden Cumhur İttifakı' konferansı
Bayburt Postası - Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli’nin Başdanışmanı Doç. Dr. Ruhi Ersoy, 'Neden Cumhur İttifakı' konulu bir konferans verdi. Şair Zihni Kültür Merkezi'nde gerçekleşen konferansında 31 Mart seçimlerinin önemine değinen Ersoy, Bayburtlular'dan büyükşehirlerdeki tanıdıklarından, dost ve akrabalarından Cumhur İttifakı'na destek istemelerini istedi. 

Konuşmasında MHP adayı Hükmü Pekmezci'ye de destek isteyen Ersoy, "Bizim arzumuz İstanbul’da Binali Yıldırım Beyi, Ankara’da Mehmet Özhaseki’yi Cumhur İttifakı olarak desteklerken, burada da Hükmü Başkana, üç hilale oyu toptan verin diyoruz. Burada AK Partili kardeşlerimizin de bizden farkı olmadığını bilerek, onların da bu tecrübeli insanın, 1999-2004 yıları arasında yaptığı hizmetlerin ardından sadece 7 oyla kaybettiğini hatırlatıyor ve bu Bayburt Kalesi’nde üç hilalli bayrak ile al bayrağın yanyana dalgalanmasını istiyoruz" dedi. 

Ersoy, Gezi Parkı, 15 Temmuz ve sonrasına değindiği konuşmasında şu ifadelere yer verdi: 

"Bu topraklara abdestsiz ayak basılmaması gerçeğine inanırız"

"Bayburt’u biz eğitim aldığımız yıllardan bu tarafa Dedem Korkut’un soy soylayıp boy boyladığı bir memleket olarak biliriz. Alperen Gazilerin, Mücahitlerin, Anadolu Türklüğünün ve Türk-İslam Ülküsü bayrağının dalgalandığı bir mabed şehir olarak görür ve bu topraklara abdestsiz ayak basılmaması gerçeğine inanırız. Bayburt, Dedem Korkut’un dediği gibi ‘Devletsiz iş şerrinden hak saklasın hanım hey” diyenlerin yurdudur. Bayburt her zaman için bu ülküye bu imana sahip çıkmıştır."

"Bu türbülanstan çıkmanın tarihi 31 Mart"

"Aslında Türkiye’nin içerisinde geçtiği büyük cendereyi biliyoruz. Bize düşen temel vazife tarihi sorumluluklar içerisinde akıp gelen bilgiyi, şuurlu Türk-İslam ülkücülerinin davasına, liderine ve ülkesine sahip çıkması gerektiği günlerden geçiyoruz. Memlekette bir takım istismar alanlarında zihin karıştırmak isteyenlere prim vermeden, bu memleket geçtiğimiz üç yıl içerisinde, biraz daha geriye gidersek Gezi Parkı’ndan 15 Temmuz’a, 15 Temmuz ihanetinden bugüne kadar hâlâ aynı türbülans içinde devam ediyor. Bu türbülanstan çıkmanın tarihini 31 Mart seçimleri olarak görüyoruz. Bugün her ne kadar Cumhur İttifakı’nın adayı Hükmü Başkana Milliyetçi Ülkücü Hareketin varlığı için burada destek için gözüksek de her bir Bayburtlu hemşehrimin Ankara, İstanbul, Adana başta olmak üzere nerede hemşehrisi, akrabası varsa bu mesele hususunda şaka yapılacak bir zamanın olmadığını, olayın ciddiyetini hatırlatarak telefon görüşmeleri ile hatırla, gönülle Cumhur İttifakı’na oy vermeleri hususunda telkinde bulunmalarını istirham ediyorum." 



"Planlanan işlerin arka planına bakıyoruz"

"En son söyleyeceğim sözü çok fazla uzatmadan en başta söylemek istiyorum. Hükmü Başkanın buradaki hükmü, Milliyetçi Hareketin liderinin sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte kaldırdığı elin bir parçası olarak görüyorum. Hükmü Başkanın Ankara’daki iradesi Milliyetçi Ülkücü Hareketin tüm milletvekillerinin iradesidir. Bunu bilmenizi istiyorum. Bizim derdimiz üç beş belediye almak değil planlanan işlerin arka planına bakıyoruz. Memleketin içine düşürüldüğü hal bugün belldir. O geceyi yaşadım, Genel Başkanımızın yanında. Onun çağrısı ile meclise gittiğimiz gün o tepemize düşen bombaları orada yaşayan bir kardeşiniz olarak, ondan sonra da siyasal temasların bizatihi içinde görev almış bir evladınız olarak yaşadım. Şu kadarını söyleyeyim, Türkiyenin şuan içerisinde bulunduğu durum emperyalsit odakların Türkiye’yi Suriyeleştirmeye çalıştığı bir işgal harekatına karşı, milletimizin devletiyle ve inandığı liderlerle bütünleşip fırsat vermediği bir sürece sahip çıkmanın devamıdır 31 Mart seçimleri. 15 Temmuz’daki işgal harekatını bir emperyalist işgal harekatı olarak görenlerle 20 Temmuz’u karşı olarak görüp tanımlayanların arasındaki bir zihniyet mücadelesidir. FETÖ’nün Gladyo’nun ve arakalarındaki güçlerin derdi Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemini tartışmaya açmaktır. 15 Temmuz'dan sonra millet ve devletin aldığı durumu tartışmaya açmak istiyorlar. 15 Temmuz günü Türkiye’nin kaosa gitmesi planlamıştılar. Başaramadılar, başaramayacaklar."
 
"Bunun tartışılmasına müsade edilmemesi gerekiyor" 

"15 Temmuz’u sulandırarak 20 Temmuz karşı darbe söyleminde bulunanlar çok büyük bir hatanın içerisindeler. Bizim bu sistemimize sahip çıkmamız lazım. CHP’nin desteği ile meclise giren PKK’nın uzantasını muhalefetin bir parçası olarak görmek istiyorlar. Bütün bu oyunu bozan, bütün bu oyunlara karşı tek başına ülkücü iradeyi temsil eden Genel Başkanımızın o yüzde altmış blokun Başbakanlığını reddettiği günden bu tarafa yapmadıkları melanetin kalmadığını hep beraber gördük. Bütün bunlar sizlerin sağduyusu sayesinde sonuçlandı. Ve bu süreçte yapı tamamen temizlenip hendeklerin üzeri kapatılarak hendekleri kazanları hendeklere gömerek, sınır boylarında Mehmetçiğin, Özel Harekatın duruşunu temsil eden bir iradeyi tartışmak istiyorlar. Bütün mesele bu arkadaşlar. Bunun tartışılmasına müsade edilmemesi gerekiyor." 

"Biz Türkiye’nin Cumhur İttifakı’nın toplamdaki oyuna bakıyoruz"

"Bizler bu memleketin mayasını temsil eden vatan evlatları olarak sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve sayın Devlet Bahçeli’nin iradesinin yanında durmayı bir vatan görevi olarak görüyoruz. Bu vatan görevi yapan insanların kişilerin 27 büyükşehirde AK Parti’yi destekleyip, 3 büyükşehirde MHP’nin desteklendiği, sonrasında bir takım vilayetlerde yine ortak aday olduğu, Bayburt gibi Gümüşhane gibi illerde ise demokratik yarışın bir parçası olduğumuzun farkındayız. Biz Türkiye’nin Cumhur İttifakı’nın toplamdaki oyuna bakıyoruz. Cumhur İttifakı’nın toplamdaki oyunun iradesi tartışmaya açılmadığı zaman bu ihanet odaklarına geçit verilmemiş olacaktır."

"Bayburt Kalesi’nde üç hilalle albayrağı yanyana dalgalanmasını istiyoruz"  

"Bizim arzumuz İstanbul’da Binali Yıldırım Beyi, Ankara’da Mehmet Özhaseki’yi Cumhur İttifakı olarak desteklerken burada da Hükmü Başkana, üç hilale oyu toptan verin diyoruz. Burada AK Partili kardeşlerimizin de bizden farkı olmadığını bilerek, onların da bu tecrübeli insanın, 1999-2004 yıları arasında yaptığı hizmetlerin ardından sadece 7 oyla kaybettiğini hatırlatıyor ve bu Bayburt Kalesi’nde üç hilalle albayrağı yanyana dalgalanmasını istiyoruz. Cumhur İttifakı’nın ruhuna bu kadar inanmış, memleketi yeniden Ergenekon’dan Bozkurt misali önümüzden yürüyen Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin partisi Milliyetçi Ülkücü Harekete de Bayburt’ta sahip çıkacağına yürekten inanıyor. Genel Başkanmıza Bayburt’un güzel haberini bugünden götürmenin heyecanını yaşıyorum. Hayırlı, uğurlu olsun, kutlu olsun diyorum.”

Toplantıda MHP MYK Üyeleri İdris Aydın ve Musa Küçük, MHP İl Başkanı Bekir Kasap, MHP Bayburt Belediye Başkan Adayı Hükmü Pekmezci de birer konuşma yaptılar. Konuşmaların ardından Pekmezci, Doç. Dr. Ruhi Ersoy’a Bayburt Saat Kulesi’nin taş meketini hediye etti.  


Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
OZAN 5 yıl önce

BEKA sorunu var deniyor. Gerçekten var ise neden okullarda ANDımız neden okunmuyor. pkk Hdp de bu andı istemiyor. Asıl mesele bu olmalı. Beka sorunu bu olmalı. pkk ile aynı yerde olunmamalı. zillet-illet de boş iş. ANDI kim okutursa Gerçek TÜRK odur.