Cazim Gürbüz'ün yeni kitabı 'Kemalist Türkçülük' haberi

Bayburt Postası - Bayburtlu yazar Cazim Gürbüz, Atatürk’le ilgili kitaplarına bir yenisini daha ekledi. Gürbüz, yeni kitabı ‘Kamelist Türkçülük’le ülkede en çok tartışılan iki konuya açıklık getiriyor.

'Aşk'a Zum', 'Tanış Ünlüler, Anılar, Giz Dökümleri' adlı kitaplarının ardından 2018 yılı içerisinde üçüncü kitabını yayınlayan Gürbüz'ün kitaba yazdığı önsözde şu ifadeler yer alıyor:

“Kemalizm ve Türkçülük... Neler geldi bu iki kavramın başına neler... Saplantılı ve çapsız yandaşları türedi bu iki yüce kavramın, güdük ve art düşünceli ideologlar, şark kurnazı siyaset simsarları tarafından istismar edildi alabildiğine, yanlış tanıtılıp sunuldu, savunuldu. Kemalizm adına Türklüğü, Türkçülüğü reddedenler çıktı bu ülkede, Türkçülükle Kemalizmi karşıt ve uyuşmaz gösteren sözüm ona Türkçüler türediler. Bütün bu yanlış yaklaşımlar, kasıtlı saptırmalar, bilgisizlikler ve yarım bilgilikler egemenlik kurar oldular yurdum insanının kafasında.

Bir Kemalist Türkçü olarak, Kemalist Türkçülüğü enine boyuna inceleyip kitap olarak yayınlamam en doğru ve vurucu cevap olacaktı bu çevrelere..”

Nergis Yayınları’ndan çıkan, ‘Atatürk ve Türkçülük’ konusunun enine boyuna irdelendiği eserde Atatürk’ün Türk Dünyası ile olan ilişkilerine geniş yer ayrılıyor. “Atatürk Azerbaycan’ı Sattı’ iddiasına daha önce Sinan Meydan tarafından verilen eksik cevabı tamamlayan Gürbüz, tarihçi diye bir kesimin gözünde nam salmış (!) meczuplara belgeler ışığında cevaplar veriyor.

"Türkiyat Enstitüsü'ne 20 bin Altın ve Fethullah Turancılığı"

Atatürk'ün Türk Birliği için yaptığı çalışmalarına önemli yer verilen kitapta Türkiyat Enstitüsü kuruluşu da anlatılıyor. 1924 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin ihracat gelirinin sekizde birine denk gelen 20 bin altın tutarındaki meblağı 'Türkiyat Enstitüsü'ne ayıran Atatürk'ün 'Büyük Türk Devletleri Birliği'nin temel harcını attığını belirten Gürbüz, Atatürk'ten sonraki süreçte 'Türkçülük' fikrine vurulan darbeleri sıralıyor ve ABD ve Batılı güçlerin Fethullah okullarıyla Türk coğrafyasında sürdürdüğü egemenlik mücadelesinin Türk Cumhuriyetleri tarafından engellendiğine değiniyor. Gürbüz, Atatürk'ün Türk Birliği ve Türk Dünyası hedeflerinin iki kişi tarafından gerçekleştirilmeye çalışıldığını, bunların Turan Yazgan ve Namık Kemal Zeybek olduğunu dile getirerek, iki ismin Türk Dünyası'na yönelik hizmetlerine yer veriyor.

Gürbüz’ün daha önce yayınlanan ve Türkiye’de ses getiren ‘Hüseyin Nihal Atsız’ konulu makalelerinin de yer aldığı kitapta Enver Paşa, Ebulfez Elçibey başta olmak üzere birçok Türkçü ile Atatürk ilişkisi irdeleniyor.

Üçü Bayburt, biri Erzurum'dan dört Kemalist

Cazim Gürbüz, kitabın son bölümünde ise doğup büyüdüğü bölgeden, üçü Bayburtlu ve biri Erzurumlu olmak üzere dört Kemalist’ten bahsediyor. Erzurumlu Mezararkalı Mevlüt Ağa’yı anlatan Gürbüz, Bayburt’tan ise dedesi ve ‘Gazi Dedem’ başlığıyla anlattığı Şevki Gürbüz’e yer veriyor. Daha önce Gürbüz’ün kendi kitabı ‘Nikolay’ın Av Köşkü’ ile Ahmet Aker’in ‘Seferberlik Hikâyeleri’nde yer alan anlatımlarla bilinen Serçavuş Şükrü Gürbüz’ün Balkan Harbi, Sarıkamış ve Çanakkale cephelerindeki mücadelesi anlatılıyor. Şevki Gürbüz’ün ayrıca Demirözü’nde okul yapımına öncülüğü ve 1930 yılındaki öğretmenliğine yer veriliyor.

Cazim Gürbüz’ün kitabında anlattığı bir diğer isim ise Cumhuriyet Halk Partisi’nin 9 kurucusundan biri olan Münir Hüsrev Göle. Göle’nin Fransızlara karşı mücadele ettiğini ve İstiklal Madalyası sahibi olduğunu belirten Gürbüz, Afyonkarahisar Mutasarrıflığı, Erzurum Milletvekilliği’ne de değindiği Münir Hüsrev Göle ile çocukluğunda Demirözü’nde geçen anılarına değiniyor.

Gürbüz’ün kitabına aldığı bir diğer Bayburtlu ise Bayburt’ta önemli izleri bulunan büyük kültür adamı Mehmet Turan.. Turan’ın kısa ömrüne sığdırdığı kültür hizmetlerini sıralayan Gürbüz, Atatürk’ün figür eklediği Mehmet Turan Barı’nın günümüz Bayburt’un da oynanmadığı gerçeğini şu ifadelerle anlatıyor:

“Bayburt’un son 30 yılında egemen olan dinci zihniyet, Mehmet Turan’ın adını anmıyor, ananları da lanetliyor. Neden? Birinci sebep o bar. Kadınla erkeği bir arada oynatmak ona mı kalmış? Hem zaten o bar uydurma, icat bar mı olurmuş? Atatürk’ün bu barı beğenmesi ise tepkinin dozajını artıran özel bir neden elbette.”

Kitap tanıtım bülteniyle bitirelim. İşte o tanıtımdan bir paragraf:

“Kemalizm ve Türkçülük... Bu ülkede çok tartışılan ama çok az anlaşılan iki kavram... Kemalizm ve Türkçülük birlikte değerlendirilip, derinliğine bir çözümleme de yapılmamıştır bugüne dek. Cazim Gürbüz bu önemli ve değerli görevi yerine getiriyor bu kitapta... Umuyoruz ki merakınızı çekeceğiz; bu kitabı severek, ilgiyle, beğenerek okuyacaksınız ve bilgileneceksiniz.”