Bayburt Postası - Devlet Su İşleri'nin yurt genelinde nam salmış(!) mühendislerince çizilen proje, şu günlerde yerle bir. Daha henüz bahar ayları gelmeden, debisi az biraz yükselen Çoruh Nehri, yanlarında yapılan yürüyüş yollarına (sözün doğrusu asıl yatağına) taştı.
Uzman görüşü değil, Anadolu feraseti!
İlk yapıldığında vatandaşların büyük bir kısmının karşı çıkmadığı proje, memleket sevdalısı bir avuç insan tarafından şiddetle eleştirilmiş, yapılanların hiçbir akla, vicdana sığmayacağı yönünde görüşler bildirilmişti.
DSİ'nin mühendisleri projelerini allandırıp ballandırıyorken, yurdum insanı insanlığın var olduğu günden bu güne geçerli olan geleneksel öğretileri tekrar ediyordu: "Bir nehrin yatağı ile uğraşılmaz. Çünkü o yatak asırlar boyu süren bir aşındırmanın sonucunda oluşur. En doğru güzergahı su kendisi bulur."
Sonuçta Anadolu feraseti haklı çıkarken, gücün önünde el pençe duran, sesini çıkaramayan yerel yöneticiler, bilim adamları ve sanatçıların haksızlıkları anlaşıldı.
Şimdi kentin ileri gelenleri, 'yıksak mı, yıkmasak mı, yıkması dahi dünya para, nasıl yapalım' diye düşünürken, biz yarın öbürgün sebep olacağı bir facianın bir bedelinin olamayacağı gerçeğini hatırlatıp, vatandaşa kulak verelim.
'Yüzme havuzu mu, yürüme yolu mu?
Projeye harcanan milyonları soran vatandaşlar, bu projeye onay veren ve içinde olan kişilere haklarını helal etmediklerini belirtiyorlar. Kent belleğinin, insanların hafızalarının yok edildiğini söyleyen vatandaşlar, 'Şimdi burası yürüme yolu olarak yapıldı. Bugüne kadar kimsenin yürüdüğünü görmedik. Burası bu şekliyle yüzme havuzuna daha çok benziyor. Bu rezilliğe imza atanların, birazcık Allah korkuları olsa insanların içinde pişkince gezmezler" şeklinde duygularını dile getiriyorlar.
Yorum Haber ve Fotoğraflar: Murat Okutmuş
buranın fayanslarını hangi firma verdi.ne para kazandı.