1970'li yıllarda ilkokulda okurken o zaman ilçe olan Bayburt’taki sanayi kuruluşlarını sayın denildiğinde köyümüze gidip gelirken yolumuzun üzerinde gördüğümüz un fabrikası ve çalışıp çalışmadığını bilmediğimiz tuğla fabrikasından başka bir şey sayamıyorduk. 2013 yılına girdiğimiz bu günlerde, son yıllarda kurulan Aydıntepe Süt Ürünleri tesislerini saymazsak bunlara ilave edebilecek, istihdam ve üretime katkı yapabilecek bir sanayi kuruluşumuz ne yazık ki hâlâ yok.

Günümüzde Çoruh Un Fabrikası adıyla çalışmaya devam eden tesisin tarihçesi hakkında ulaşabildiğim kadarıyla; 1936 yılında Alman mühendisleri yardımıyla yenilenerek çalışmaya devam ettiği şeklinde bir bilgi mevcuttu. Ancak bu bilgi bu tesisin ilk kuruluş aşamasını değil Cumhuriyet döneminde yeniden elden geçirilerek işletmeye devam etmesini anlatan bir bilgiydi. Kuruluşuna ait bilgilerse Osmanlı Devleti'nin hafızası durumunda olan arşiv kayıtlarında bulunmaktadır.

Bu fabrikanın kuruluşuyla ilgili arşivdeki belgelere bakınca fabrikanın ilk kuruluşunun Osmanlı Devleti zamanında, II. Abdülhamit döneminde olduğu ortaya çıkmaktadır. Kurucuları ise Celaloğlu Hacı Mehmet Ağa, Tayyar Ağa zade Hacı İsmail Ağa ve Veli zade Dursun Efendi öncülüğünde çok ortaklı bir özel teşebbüstür. Bu şahıslar Kaleardı mahallesinde, Çoruh nehri kenarında bulunan metruk ve boş bir depoyu kendi imkânlarıyla tamir ederek ve devletin sağladığı gümrüksüz alet ve edevat ithalatı teşviki sayesinde un fabrikası haline getirmiş oldukları arşiv belgelerinde kayıtlıdır.

Cumhuriyet döneminde uzun yıllar Okumuş ailesi tarafından işletilen bu tesis halen Burak kardeşler tarafından işletilmeye devam etmektedir.

Ben burada günümüzde halen çalışır durumda olan ve Osmanlı Devleti döneminde kurulmuş ve bu güne kalmış özel teşebbüse ait tek sanayi kuruluşumuz olan Un fabrikasının ilk kuruluşu ve tesisi sırasında devletin gösterdiği kolaylıklar ve bu teşebbüsü gerçekleştiren müteşebbislere karşı takdir ve teşvikleri dile getiren arşiv belgelerinden bahsedeceğim.

Bilindiği üzere o dönemde böyle basit bir tesis için kullanılacak makine ve malzemeler Avrupa’dan getirilmekte idi. Bunun için gümrük vergisi verilmesi gerekiyordu. İşte Bayburt’ta kurulacak bir un fabrikasının gerekli malzemelerin ithali için bazı kolaylıkların yapılması gerekiyordu.

Belgelerden de anlaşılacağı üzere Trabzon tüccarından olup Bayburt’ta ikamet etmekte olan Celaloğlu Hacı Mehmet Ağa, Tayyar Ağa zade Hacı İsmail Ağa ve Veli zade Dursun Efendi ve ortakları tarafından özel bir teşebbüs olarak 1904 yılında un fabrikası tesis edilmesi için devlete müracaat ediliyor. Kurulacak bu tesis için lüzumlu alet ve edevatın ithali için gümrük muafiyeti isteniyor. İşte bu gümrük vergisi muafiyeti, ilgili makamlarla yapılan yazışmalar neticesinde aşağıdaki belgede görüldüğü gibi bizzat Padişah’ın olur emri ile gerçekleşiyor.

Bayburt’a yapılacak un fabrikası için lazım olacak ve yurt dışından getirilecek alet ve edevatın gümrük vergisinden muaf tutulması için 29 Recep 1322 / (8 Ekim 1904) tarihinde Sadrazam Ferit’in Padışah’a yazdığı tezkire ve 30 Şaban 1322 / (9 KASIM 19004) tarihli padişah II.Abdulhamit tarafından verilen irade-i seniyye (Olur emri) ile Mabeyn Başkatibi Tahsin tarafından yazılan emir şudur:

Devletlû Efendim Hazretleri;

Tayyar Ağa zade Hacı İsmail Efendi ve şürekâsı (ortakları) tarafından Bayburt’ta tesis olunacak dakik (un) fabrikasının tesisat-ı ibtidaiyesine (ilk kuruluşuna) mahsus alât ve edevâtın gümrükden bi-lâ resm imrarı (vergisiz geçişi) hususunun Rusumat Emaneti Celilesine tebliği ve muamel-i lazimenin (gereğinin) icrası hakkında Şura-yı Devlet Tanzimat Dairesi’nin Meclis-i Mahsus-ı Vükela’dan müzeyyel (cevabı ekli) mazbatası melfufuyla (ekli belgeleriyle) arz ve takdim kılınmış olmağla olbabda her ne vecihle irade-i seniyye-i Cenab-ı Hilafetpenahi şerefmütaallik buyurulur ise manzur-ı münifi infaz olunacağı (Bu hususta vereceğiniz emre göre hareket edileceği) beyaniyle tezkere-i senaveri terkim olundu efendim.

Fi 29 Recep 1322  Fi 26 Eylül 1320  (9 Ekim 1904)

Sadr-ı Azam Ferit

Maruz-ı Çaker-i Kemineleridir ki;

Reside-i dest-i tazim olup melfûfiyle beraber menzur-ı âlî buyurulan işbu tezkere-i samiye-i Sadaretpenahileri üzerine mucibince irade-i seniyye-i Hilafetpenahi şerefmüteallik buyurulmuş olmakla olbabda emr u ferman hazret-e men-lehu’l-emrindir. (Ekleriyle sunulan belgelerle belirtilen hususta gereğinin yapılmasına padişah tarafından olur verilmiştir.) Fi 30 Şaban 1322 Fi 26 Teşrin-i Evvel 1320  (8 Kasım 1904)                    

Serkatib-i Hazret-i Şehriyari Tahsin  

İşte bu emirle Bayburtta tesis edilecek olan Un Fabrikası için yurtdışından gümrük vergisinden muaf olarak getirtilen alet ve edevatı gösteren belge ise şudur:    

Erzurum Vilayet-i celilesine marbut (bağlı) Bayburt kasabasının Kaleardı demekle maruf mahallinde nehir üzerinde bir bab münhal ve adi anbar(?)ınTayyar Ağazade İsmail Efendi ve şürekası masarıfıyla tebdilen inşa olunacak dakik (un) fabrikasının Avrupa’dan sipariş olunacak edevatının beyannamesidir:

1 adet Altmiş beygir kuvvetinde maa takım (takımıyla beraber) tribün.
2 adet Maa takım (takımıyla beraber) çizgili silindir, 3 numara
2 adet maa takım (takımıyla beraber) çini silindir , 3 numara
1 adet çift silindirli tadhir makinası (temizleme makinası)
2 çift değirmen taşlarının tahriki (hareket ettirilmesi) için mahruti çark (konik çark)
1 adet buğday temizlemek için kalbur
5 adet beheri beş metre tûlunda (uzunluğunda) çelikten mihver
4 adet ulama topları ve yataklıkları
1 adet pankos ağacından çark hortumu
140 metre nakil kayışları
70 metre kendirden elavantorlara kolan
180 metre elek için ipekli gaz
Aslına mutabıktır. 12 Haziran 1320 (25 Haziran 1904)

Şura-yı Devlet                            Sanayi ve Ticaret Müdüriyeti

Zamanın kurumları tarafından yapılan bu yazışmalar sonunda zikredilen bu alet ve edevat gümrük vergisinden muaf olarak ithal edilerek Kaleardı mahallesinde bu gün hâlâ faaliyette olan un fabrikası kurulmuş oluyor.

Bayburt için önemli hizmet ifa eden bu fabrikanın kurucuları daha sonra Erzurum Valiliği ve Dahiliye Nezareti aracılığıyla yapılan yazışmalar da Bayburt’ta kurulan bu un fabrikasının önemli bir hizmet olduğu dile getirilmiş ve kurucularının ödüllendirilmesi gündeme getirilmiştir.  Bayburt’ta un fabrikası kurarak önemli hizmet ifa etmiş olan kurucu müteşebbisler Bayburt ahalisinden Tayyar Ağa zade İsmail, Caloğlu Hacı Mehmet Ağa ve Veli zade Dursun Efendiler hem sanayi madalyası ve hem de dördüncü rütbeden Mecidiye nişanıyla ayrı ayrı taltif edildikleri belgelerde mevcuttur.

Bayburt ve çevresi için hem yapıldığı yıllarda hem de şimdi çok önemli bir yatırım olan bu özel teşebbüsün o dönemin hükümeti tarafından bedelsiz ithalat yoluyla teşvik edilmesi ve bu yatırımı gerçekleştirenleri madalyalarla taltif edilmesi bu tesisin bu bölge için önemini vurgulamaktadır. Bu haliyle de bölgemizde devletin teşvikiyle özel teşebbüs tarafından kurulmuş ilk kuruluşumuz durumundadır.

Topraktan uzaklaşan insanımızın tekrar toprağını işlemeye yönlendirici tedbirlerin alınması gerekmektedir. Yıllardır işletilmediği için çölleşmeye terk edilmiş susuz arazilerin suya kavuşturularak işlenebilir hale getirilmesi için devletin ilgili kurumları öncülük yapmalıdır. Bundan sonra insanımızın ürününü yerinde değerlendirebilmesi için bu fabrikanın kapasitesinin artırılması düşünülmelidir. Dileğimiz bu tür tedbirlerin alınması, teşvik edilmesi ve Bayburt’un daha da küçülmesinin önlenmesidir.

Not: Çoruh Un Fabrikası olarak hizmete devam etmekte olan Osmanlı döneminden kalmış tek sanayi kuruluşumuz bu fabrikayı bu gün işletmekte olanların istemesi halinde fabrikanın kuruluşu ile ilgili tüm belgeler bu günkü dile çevrilerek asıllarıyla birlikte kendilerine ulaştırılabilir.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.