Topal Lütfü aslında terziydi. Ceket dikemezdi ama pantolon konusunda "eh işte" denilebilirdi rahmetliye.

Ufacık dükkanında tamirat işleri yapardı. Nereden bulursa artık, bilemeyeceğim, eski ama iyi kullanılmış elbiseler bulur, onları temizler, ütüler, satardı.

Elindeki yenilenmiş ceketi sırtına, kendi giyindiği ceketin üstüne atar ya da omuzundan asar, pantolonları da askı gibi kullandığı koluna özenle yerleştirip çarşıda dolaşırdı.

Başında kasketi, dudağında cıgarası, topal bacağıyla, hiç usanmadan, erinmeden rızkının peşinde gezer dururdu.

Galardında oturduğunu anlamışsınızdır. Hani o harabe olmuş Kefeli fabrikasını geçtikten sonra mahalleye giden yol çatallaşır, ikiye ayrılır, sağda kalan, Nargazan paharı'na gidilen, patikadan biraz hallice olan güzergahtan gidilirdi evine.

Bir sabah torunu "haydi dede, seni Bayburt'a götürüm" demiş. Bayburt'un şöhretli aracı, dört bisiklet tekerleği üzerine oturtulmuş, kavun, karpuz satanların kulandığı tahta kasa "minibüs"ler var ya, Lütfü Abi'yi onun önüne oturtup, kendisi de arkadan duruma göre iterek, ya da tutarak şehre seyahat başlamış.

Az önce bahsettiğim çatal yol ayrımına 50 metre kala yol hatırı sayılır bir meyil kazanıyor. Minibüsün burada iyi kullanılması gerekiyor ya, tam tersi oluyor, torun arabasını elinden kaçırıyor. Kontrolden kurtulan araç yokuş aşağı, gittikçe artan bir ivmeyle önündeki yola ve onun da önündeki Çoruh'a doğru son hızla ilerlemeye başlamış.

Lütfü ağabey ne yapsın, ayağı sakat, arabadan atlıyamaz, oğlan arkadan yetişemez, çaresiz ellerini yukarıya açmış; "Yarabbi" demiş, "huzurahan gelirem, beni utandurma, Eşhedü en la... "

Samimiyeti kabul görmüş olacak ki, Lütfü Abi bu kazayı o gün, önemli bir hasar almadan atlatmıştı...

Allah gani gani rahmet eylesin...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Kaleardılı 9 yıl önce

Büyük amcamı yagd ettiĝiniz için őncelikle size teşşekür ederim! Rahmetli çok iyi bir insandı. Bu anlatıĝınız olay 50 sene önce vuku buldu. El arabasını iten yeĝeni Oktay deĝil, rahmetli Nazif amcadır. El arabasını üzerinde’de iki kişi daha vardı. Ama bu olay doĝru dur, ALLAH her ikisinede rahmet eylesin, mekanları cennet olsun!

Avatar
hüğsniye ulaşlı 9 yıl önce

yüzbaşı gömlek(miltan)"diktirmiş,t.lütfü beye,1 hafta sonra yüzbaşı demiş,usta,
miltan yakası eğri duruyor demiş,"usta t.lütfü cevabı,yaka ve boyuna bakıyor,
hazır cevap komutan efendi,yakada sorun yok""boynun eğri demiş.,,,harika kaçış.?
Allah rahmet eylesin.

Avatar
galardılı 9 yıl önce

evet olay aynen öyle olmuştur. kenan abi yalnız torunu değil, yeğeni oktaydır.hazır lütfü emiyi anmışken çok macerası varda.bir tanesini yazayım.mahalle odasında cenaze dolayısıyla yas oturmasında söz yunanın denize dökülmesine gelir,lütfü emi söze giriş yapar kimseye vermez anlatır da anlatır.sonunu bağlayacak bir türlü yunanı denize dökecek dökemez.ağalar işte ele der.atatürk düşmanı coruğa döktü der.bağlar.deniz bir türlü aklına gelmediği için.

Avatar
ahmet çağıldak 9 yıl önce

kenan ağabeyi beni hem duygulandırdın hem güldürdün. ortaokul bire gidiyorum, büyük ağabeyimin kalın balıksırtı paltosunu tersyüz edip, bana palto uydurdu. güzel ama bir yakası diğerine göre aşağıda. babam ve lütfü amca çok yakıştı diye ısrar ediyorlar. gözüm yakaya takıldıkça çekiştirip düzeltiyorlar. kız seviyoruz, giymek zor. güneş az yüzünü gösterdiğinde kolumda daha fiyakalı duruyor. bu kusur nedeniyle memleketten ayrılana kadar çok işimi ucuza yaptırmışımdır. o güzel insanların hepsinin hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.

Avatar
arif köprücü 9 yıl önce

yüreğinize sağlık