Türk edebiyatının yaşayan en önemli üstadlarından Sezai Karakoç’un hayatını, mücadelesini ve düşüncesini anlatan, “Gün Doğmadan” belgeseli, Cemal Reşit Rey Kongre Salonu’nda düzenlenen gala ile tanıtıldı. Şair, yazar ve akademisyen ve siyasilerden oluşan kalabalık bir davetli topluluğunun katıldığı gala yoğun ilgi gördü. Yapımcılığını Cine5 Medya Grup Başkanı Orhan Seyfi Güner’in, yönetmenliğini ise Ensar Altay’ın üstlendiği “Gün Doğmadan” belgeselinde, kısa filmler haline dönüştürülmüş Sezai Karakoç şiirleri, özlü anlatımlar eşliğinde ve kronolojik bir sıra ile ekrana geldi.

 

“Gün Doğmadan – Sezai Karakoç”, tipik bir biyografi belgeselinden farklı olarak, içerdiği yoğun sinematografik unsurlar ve farklı dili ile dikkat çekti. Belgeselde, Sezai Karakoç’un ortaya koyduğu Diriliş fikri, akıcı bir film diliyle yer alıyor. Türkiye toplumunun yaşadığı dönüşümlerin macerası, Sezai Karakoç’un düşünce dünyasından referanslarla kısa öyküler halinde anlatılıyor.

Sezai Karakoç’un hayatının anlatıldığı belgesel, aynı zamanda şairin yaşadığı döneme tanıklık etmesi açısından da büyük önem taşıyor. Belgeselde, Sezai Karakoç’un izi sürülerek, ülke toprakları üzerindeki değişimler, dünyanın tanık olduğu teknoloji ve fikir dönüşümleri ve bunların yol açtığı anlam karmaşası sade bir film diliyle anlatılıyor.

Yaklaşık bir senelik yoğun bir çalışmanın ürünü olan belgesel, Türk düşünce, edebiyat ve siyaset dünyasından önemli isimlerinin birikimlerinden ve Sezai Karakoç’un yakın çevresindeki insanların tecrübe ve tanıklıklarından da yararlanılarak oluşturuldu. 110 dakika süren filmin çekimleri, Diyarbakır, Bursa, Gaziantep, Ankara, Bolu ve daha birçok ilde yapıldı.

“Gün Doğmadan” belgeseli, ünlü şair ve düşünce adamı hakkında yapılmış en geniş kapsamlı çalışma niteliğini taşıyor.

Öte yandan belgesel, ünlü sesleri bir araya getirmesiyle de dikkat çekiyor. Aralarında Müşfik Kenter, Ayla Algan, Sinan Albayrak, Deniz Arcak, İbrahim Paşalı, Necdet Tok, Ahmet Balveren, Buğra Canaslan ve Üsame Sarıoğlu’nun yer aldığı önemli isimler Sezai Karakoç’un şiirlerini belgesel için özel olarak seslendirdi.

Konsepti Yusuf Kaplan tarafından hazırlanan belgeselin metinleri Hamit Can ve Yusuf Armağan tarafından yazıldı. Cesur Küçük’ün bir araya getirdiği 15 öğrenciden oluşan ‘okuma grubu’ Sezai Karakoç'un eserlerinin tümünü tarayarak detaylı bir fihrist çalışması gerçekleştirdi. Belgeselin yönetmeni Ensar Altay; Karakoç’un yaşadığı Ergani, Maraş, Maden, Diyarbakır, Mardin, Urfa ve Bursa'da üstadın izini sürdü. Belgeselin yapımcılığını ise Cine5 Medya Grup Başkanı Orhan Seyfi Güner üstlendi.

Sezai Karakoç:

1933’de Diyarbakır/Ergani’de doğdu. İlkokulu Ergani’de, ortaokulu Diyarbakır ve Maraş’ta, liseyi Gaziantep’te okudu. Lise sonda Necip Fazıl Kısakürek’le tanıştı. Burslu öğrenci olarak girdiği Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni 1955’de bitirdi. 1959 - 1965 yılları arasında Maliye Müfettiş Yardımcılığı ve Gelirler Kontrolörlüğü görevlerinde bulundu. 1967 yılında İslamın Dirilişi ve Yazılar adlı kitaplarından dolayı yargılandı. Büyük Doğu, Hisar, Akpınar, Dernek, Düşünen Adam, A dergilerinde deneme ve şiirleri, Yeni İstanbul ve Sabah gazetesinde fıkra yazıları yayınlanan Sezai Karakoç, Mart-Nisan 1960’ta iki, Mart 1966 - Mart 1967’de oniki, Ekim 1969 - Ocak 1971’de on altı sayı olmak üzere Diriliş Dergisini yayımladı. 1974’ten itibaren düzenli olarak 18 sayı yayınlanan, 1976’dan itibaren gazete formatında çıkan Diriliş, yerli düşünce ve edebiyatının en önemli kalelerinden biri oldu. 1977-78, 1980 ve 1983 yıllarında da yayımlanan Diriliş, son olarak 1987-1993 arası altı yıl haftalık olarak yayımlandı. Diriliş Dergisi, gerek edebiyatımız gerekse fikir ve kültür hayatımız için bir okul olmuş, çok sayıda aydın ve sanatçı yetiştirmiştir.