Çoruh Nehri Bayburt Güzergâhındaki Akış Peyzajı ve Rehabilitasyon Görünümü

Mescit dağlarından doğup Gürcistan'ın Batum İlinden Karadeniz'e dökülen Çoruh Nehri, ülkemizin en hızlı akan Nehri olup, yıllık ortalama 6,3 Milyar m3'lük akış hacmine sahiptir.

Çoruh Nehri Bayburt Güzergâhındaki Akış Peyzajı ve Rehabilitasyon Görünümü
Mescit dağlarından doğup Gürcistan'ın Batum İlinden Karadeniz'e dökülen Çoruh Nehri, ülkemizin en hızlı akan Nehri olup, yıllık ortalama 6,3 Milyar m3'lük akış hacmine sahiptir. Çoruh Havzası’nın yıllık ortalama yağış yüksekliği 480 mm, Nehrin toplam uzunluğu 431 km. dir. Nehir yılda 5,8 milyon m3 rusubat taşımaktadır (Şekil 1). Çoruh Havzası bu özelliği ile en fazla erozyona maruz kalan havzalarımızdan biridir.


Şekil 1: Çoruh Havzası

Kaynağı 3.239 m Çivilikaya Tepesi’nin batı yamaçlarından çıkan Çoruh Nehri, Kuzeydoğu Anadolu’nun en büyük akarsuyudur. Bayburt ili sınırlarında 1900 m’ den aşağı doğru 1450 m ye kadar akış gösterir. Çoruh Havzası’nda Paleozoyik’ten günümüze kadar tortul, magmatik ve metamorfik kayaçların tümü yüzeyde gözlenmiştir. Bayburt civarında kahverengi orman toprakları hakim durumdadır, Arazi çoğunlukla mera ve kuru tarım yapılmaktadır. Bu toprakların bir kısmı tarıma elverişli III. Sınıf topraklar ve bir kısmı da IV. Sınıf olan tarıma elverişsiz topraklardır. Çoruh Havzası konumu gereği, Doğu Anadolu Bölgesi’nin karasal iklimi ile Karadeniz ardı iklimi arasında kalmakta olduğundan geçiş bölgesi iklim özelliklerine sahiptir.

Çoruh Havzası genelinde Bayburt ili Ekoloji ve Biyoçeşitlilik özellikleri 

Çoruh havzası Türkiye’nin ekolojik açıdan en kıymetli bölgelerinden biridir. Çoruh Vadisi, IUCN’in (Uluslararası Doğayı Koruma Birliği) seçtiği dünyanın 34 sıcak noktasından biridir. Zengin biyoçeşitliliği, en alçak ve en yüksek nokta arasında 3000 m’leri bulan rakım ile bu küçük alan içinde görülen iklim farklılıklarının sonucu oluşmaktadır. Çoruh havzasının çok sayıdaki vadisi içinde ender bitki ve hayvan türleri bulunmaktadır. Bu bölgede aralarında ender orkide (Orchids sp.), süsen (İris sp.) ve sardunya (Pelargonium sp.) türleri dâhil 100’den fazla endemik ya da başka bölgelerde az görülen türlerin olduğu tahmin edilmektedir. Kafkasya, Avrupa-Sibirya Floristik Bölgesi'nin "Kolşik" kesiminde yer almaktadır. Kafkasya'nın kendine özgü iklimsel koşulları ve sahip olduğu jeolojik ve jeomorfolojik çeşitlilik, doğa koruma açısından olağanüstü öneme sahip bir bitki örtüsünün ortaya çıkmasına neden olmuştur. 1700'ü bölgeye endemik, 7000'e yakın bitki türüne ev sahipliği yapan Kafkasya, aynı zamanda Galanthus (Kardelen) cinsinin de biyolojik çeşitlilik merkezidir. Kafkas Ekolojik Bölgesi içinde biyolojik çeşitlilik açısından en zengin noktaların özellikle Türkiye ile Gürcistan arasındaki sınır bölgesinde yoğunlaştığı belirtilmektedir.

Bayburt İlinde toplam 63 Familya 278 Cins 537 Takson damarlı bitki tespit edilmiştir. Bu bitki türlerinden 96 tanesi endemik olarak rapor edilmiştir. Stachys Bayburtensis (Çarşak Otu) ve Silene Bayburtensis (Bayburt Nakılı) isimli bitkiler hem endemik, hem de nesli tehlike altında türlerdir. Literatür de Bayburt ilinde olduğu belirtilen Cirsium ekimianum (Ak Kangal) bitkisi de nesli tehlike altında olan bir türdür. Tohumsuz bitkilerde ise 86 familyaya ait 678 tür tespit edilmiştir. Biyolojik çeşitlilik envanter çalışmalarına 2015 yılında başlanmış olup, 2017 yılı başında Biyolojik çeşitliliğimiz net olarak ortaya çıkacaktır. Bayburt’ta 53 familyaya ait toplam 271 kuş türü tespit edilmiştir. Bunların 140 türü yerli, 131 türü ise göçmen ve ziyaretçidir. İlde 17 familyaya ait 48 memeli, 3 familyaya ait 10 iç su balığı, 14 tür yılan, 14 tür kertenkele ve 2 türde kaplumbağa olmak üzere 30 tür sürüngen, 2 tür semender ve 4 tür kurbağa olmak üzere 6 tür iki yaşamlı, 6 böcek takımından 42 familyaya ait 241 tür ve Gastropodea sınıfına ait familyadan 5 omurgasız tür tespit edilmiştir.

Çoruh nehri Hidrobiyolojik temelli peyzajı nasıl olmalıdır?

1. Ön hazırlık, problem ve olanakların tanımlanması
2. Amaçların, hedeflerin ve onarım alternatiflerinin belirlenmesi
3. Uygulama, izleme ve değerlendirme

Problem ve olanaklar; kapsamlı tarihsel veri teminine (Fotoğraf 1), akarsu koridoru mevcut yapı, fonksiyon ve baskı analizine, arzulanan/referans yapı ve fonksiyon tanımlamalarına dayandırılmaktadır. Onarım planlama sürecinin ilgi gruplarının katılımıyla gerçekleştirilmesinin ve tarihsel veri temininin önemi vurgulanmıştır. Onarım planı süreci kapsamında akarsu koridoru özellikleri aşağıdaki 4 ana başlıkta tanımlanmaktadır:

1. Hidrolojik süreçler
2. Jeomorfik süreçler
3. Kimyasal özellikler
4. Biyolojik özellikler

Fotoğraf 1: Yaklaşık 100 yıl önce Bayburt Şehri ve Çoruh Nehri yatağı

Akarsu peyzajları, yukarı havzadaki kaynaktan başlayarak aşağı havzada döküldükleri yere kadar çok çeşitli alanlardan geçerler. Yükseklik farkına ve iklim özelliklerine göre taşkınlar ya da kuraklıklar görülebilir. Çizgisel özellikleri dolayısıyla ekosistem parçalanmasına karşı duyarlıdırlar. Öte yandan aşağı havzadaki bozulmuş akarsu kıyıları yukarı havzadan beslenerek kendi kendini onarabilme yeteneği ne sahiptir. Aynı zamanda akarsu kıyısı ve vadi tabanı düzlüğü birçok kullanım için uygun olanaklar sağlamaktadır.

Mekânsal bir çalışma yapılırken diğer sistemlerle ekolojik ağın oluşturulması aşağıdaki avantajları
sağlar:

1. Ekosistemin daha etkin işlerliği
2. Yakın çevre ile bütünlüğün korunması
3. Hidrolojik sistemin bütünlüğü
4. Biyolojik çeşitliliğin korunması
5. Göç eden türler için habitat ve bağlantı hatlarının sağlanması

Çoruh Nehri (Bayburt sınırları) rehabilitasyon önerileri..

Çoruh Nehri üzerinde 26.07.2020 tarihinde bilimsel amaçlı gezi yapılmış ve şehir girişi sayılan Erzurum köprüsünden başlayarak şehir çıkışı olarak kabul edilen Kaleardı köprüsüne kadar nehrin her iki yakası da incelenmiştir. Yapılan gözlemlerde elde edilen veriler ve diğer unsurlar nehir rehabilitasyonu için hidrobiyolojik karakterlere göre değerlendirilmiştir. Sucul canlıların hayati önemi nedir bir akarsuda nerede yaşarlar yani habitatları nedir? Habitatları bozulursa ne tür riskler oluşabilir? Gibi soruları cevaplamamız önemlidir çünkü hali hazırda Çoruh Nehrinin Bayburt şehir merkezindeki kesiminde nehir yatağı tahrip edilmiş ve bu organizmaların habitatları yok edilmiştir. Söz konusu organizmaların yaşama alanlarının oluşumu doğal süreçler ile uzun yıllarda meydana gelmekte ve bu canlılar da yine diğer canlılar için besin kaynağı olarak kullanılmakta ve tür çeşitliliği için Çoruh nehrine değer katmaktadır. Söz konusu bölgede yapılacak öneriler Nehir kalite bileşenlerinin tek tek dikkate alınmasıyla oluşturulmuş ve her nokta için öneriler verilmiştir.

1- Şehir Parkı Asmalı Köprüsü (Yürüyüşe başladığımız köprü)



Fotoğraf 2: Şehir parkı yanındaki Asmalı köprüden Nehir Yukarı kısmına doğru görünüm

Fotoğraf 2 de görüldüğü gibi bu alanda sonradan nehir yanlarında oluşturulan kum, taş ve çakıldan oluşan setlerle doğala yakın bir kenar şeridi oluşturulmuş ve Çoruh nehri bu kenar bentleri arasında yayılarak düzenli akış gösteren bir görüntü oluşturmuştur. Bu hali ile Çoruh nehri şehre giriş yapması görsel ve peyzaj açısından önemlidir.

Öneri: DOĞALA YAKIN GÖRÜNÜMDE OLAN BU PEYZAJ KORUNMALIDIR.

2- Erzurum Köprüsü (Betonlaştırma tahribatının başlangıcı olan köprü)


Fotoğraf 3: Erzurum köprüsü altında nehri bir kanala toplayan yanlara yapılan betonlar

Fotoğraf 3’ te de görüldüğü gibi nehir köprü çıkışından itibaren yanlardan çapraz olarak yapılan 1m yükseklikte beton duvarlarla ortaya toplanarak kanala doğru yönlendirilmektedir. Nehrin doğal yapısının ilk bozulduğu yer bu kısımdır ve biyolojik bileşenlerin olmadığı alan başlangıcı olarak ta bu noktayı kabul edebiliriz.



Fotoğraf 4: Erzurum Köprüsünden sonra kanala alınmış Çoruh nehri

Fotoğraf 3 ve 4 te görüldüğü gibi rekreasyon alanı olarak planlanan bu kesimde nehir yatağı tahrip edilmiş ve yaklaşık 2 metre aşağı seviyeye indirilmiştir. Kanal yanlarında sağlı sollu yapılan yürüyüş yolu benzeri alanlar yine üst yol seviyesinden 3 metre kadar aşağıdadır. Bu nedenle nehir toplamda 5 metre civarında bir seviyede yoldan aşağıda kalmış ve maalesef görünürlüğü yok edilmiştir.

Akarsu koridorları önemli yaban yaşamı kaynaklarıdır. Drenaj kanallarının hidrolojik ve morfolojik çeşitliliği ile özellikle su içi ve kıyısı flora ve fauna için aşağıda belirtilen ortamlar sunarlar.

 Kayalık ve taşlık alanlar
 Akarsu yatağındaki iri kaya parçaları
 Çakıl ya da toprak akarsu kenarları
 Su kanalı içindeki adacıklar
 Akarsu kıyısı ağaçlıkları
 Farklı derinlikteki yataklar
 Durgun su yüzeyleri

Yukarıda belirtilen akarsu koridor özellikleri maalesef nehrin bu kesiminde yok edilmiştir. Bu nenenle;

Öneri 1: BU ALANLAR TAMAMAEN YIKILMALI ÇORUH NEHRİ FOTOĞRAF 2 DE Kİ GÖRSELDE OLDUĞU GİBİ DOĞAL HALİ İLE ŞEHRE GİRİŞ YAPMALIDIR.

Öneri 2: İLK ÖNERİ GERÇEKLEŞTİRİLEMİYOR İSE, ERZURUM KÖPRÜSÜNDEN HEMEN SONRA BAŞLAYAN REKREASYON ALANININ YÜRÜYÜŞ YOLU OLARAK PLANLANAN YANİ ORTADAKİ KANALIN YAN KISIMLARINDAN NEHİR SUYU AKITILABİLİR (HER İKİ KENARDAN) . BUNU YAPMAK İÇİN KÖPRÜDEN HEMEN SONRA NEHİR SUYUNU KANALA TOPLAYAN ÇAPRAZ OLARAK YAPILMIŞ 1 METRE YÜKSEKLİĞİNDEKİ BETONLAR KIRILMALI VE KANAL IN ÖNÜNE DE YÜKSEK OLMAYAN BİR SET YAPILMALIDIR. BÖYLECE SAĞ VE SOL KENARLARA AKTARILAN ÇORUH NEHRİ 2 METRE KADAR YÜKSELTİLİP GÖRÜNÜR DÜZEYE GETİRİLMELİDİR “Kİ ZATEN NEHİR TAŞKIN DÖNEMİNDE BUNU YAPACAK”.



Fotoğraf 5: Kanalın yanlarında Nehrin akıtılabileceği sağlı sollu alanlar.

FOTOĞRAF 5 TE DE GÖRÜLECEĞİ GİBİ TAŞKIN DÖNEMİNDE SU ORTADAKİ KANALA GEÇECEKTİR, YANİ BU ORTA KISIM TAŞKIN DÖNEMLERİ İÇİN BİR SİGORTA GÖREVİ ÜSTLENEBİLİR. NEHRİN SAĞ VE SOL 
YANDAN AKIŞI İKİ YERDE AŞAĞI İNEN MERDİVENLER KESSE DE O BÖLÜMLERDE SU SETLERİ OLUŞTURULARAK GÖRSEL UNSURLAR SAĞLANABİLİR. (MERDİVENLER İŞLEVSİZ OLACAĞI İÇİN ÜSTTEN VE ALTTAN GİRİŞLERİ YOK EDİLMELİDİR.) TABAN YAPISINA DA CANLILAR İÇİN DOĞAL KAYA VE BENZERİ MALZEMELER YERLEŞTİRİLEREK BİYOLOJİK UNSURLARIN GERİ KAZANILABİLİR.

3- Vasıta ve yaya köprüsü (Vali konağı yanındaki köprü)



Fotoğraf 6: Vali konağının yanındaki köprüden rekreasyon alanı görünümü

Vasıta ve yaya köprüsünün hem alt hem de üst bölgelerinde yine 1. Etap rekreasyon çalışmaları tamamlanmıştır. Nehrin doğal yapısının bozulduğu bu kısımda da biyolojik bileşenlerin olmadığı görülmektedir. Rekreasyon alanı olarak planlanan bu kesimde nehir yatağı tahrip edilmiş ve sulama kanalına benzer bir yapı içerisine alınarak akış sağlanmıştır. Fotoğraf 6 da de görüldüğü gibi Çoruh Nehri burada da 5 metre civarında yoldan aşağıda seviyede kalmış ve maalesef görünürlüğü yok edilmiştir. Hidrobiyolojik açıdan nehir ortadan kaldırılmış ve kanala dönüştürülmüştür.

Öneri 1: BU ALANLAR TAMAMAEN YIKILMALI ÇORUH NEHRİ FOTOĞRAF 2 DEKİ GİBİ ŞEHRE GİRİŞ YAPMALIDIR.

Öneri 2: İLK ÖNERİ GERÇEKLEŞTİRİLEMİYOR İSE, YÜRÜYÜŞ YOLU OLARAK PLANLANAN AŞAĞIDAKİ KISIMLARDAN YANİ HER İKİ TARAFTAN NEHİR AKIŞI SAĞLANIP ÇORUH NEHRİ GÖRÜNÜR DÜZEYE YÜKSELTİLMELİDİR “Kİ ZATEN NEHİR TAŞKIN DÖNEMİNDE BUNU YAPACAK”. ORTADA KALAN ŞİMDİKİ KANAL KISMI İSE TAŞKIN DÖNEMLERİ İÇİN BİR SİGORTA GÖREVİ ÜSTLENEBİLİR. NEHRİN AKITILACAĞI SAĞ VE SOL YANLARDAKİ BU PEYZAJ İKİ YERDE KESİNTİYE UĞRASA DA O BÖLÜMLERDE SU SETLERİ OLUŞTURULARAK GÖRSEL UNSURLAR SAĞLANABİLİR. TABAN YAPISINA DA CANLILAR İÇİN DOĞAL KAYA VE BENZERİ MALZEMELER YERLEŞTİRİLEREK BİYOLOJİK UNSURLARIN GERİ KAZANILMASI SAĞLANABİLİR.

4- Asma Yaya Köprüsü (Simit Sarayı yanındaki köprü)


Fotoğraf 7: Asma yaya köprüsü kenarları

Kanala alınan Çoruh nehri üzerinde yapılan bu yaya köprüsü civarında nehir suyu yine 5-6 metre kadar aşağıda kalmakta ve nehre bakmak için Fotoğraf 7 de de görüldüğü gibi köprüden geçilmesi gerekmektedir. Hemen bu kesimden sonra yapılan bu rekreasyon alanı birinci etabı bitmektedir. Bu noktadan sonra ise nehir şehir içi geçişi dahil aşağı kısımlara kadar yanlardan yükseltilen duvarlarla çevrilmiş tabanın doğal yapısı kısmen tahribata uğramış olsa da betonlaşma yapılmamıştır.

Öneri 1: BU ALANLAR TAMAMAEN YIKILMALI ÇORUH NEHRİ FOTOĞRAF 2 DEKİ GİBİ ŞEHRE GİRİŞ
YAPMALIDIR.

Öneri 2: İLK ÖNERİ GERÇEKLEŞTİRİLEMİYOR İSE, YÜRÜYÜŞ YOLU OLARAK PLANLANAN AŞAĞIDAKİ KISIMLARDAN YANİ HER İKİ TARAFTAN SONRA NEHİR AKIŞI SAĞLANIP ÇORUH NEHRİ GÖRÜNÜR DÜZEYE YÜKSELTİLMELİDİR “Kİ ZATEN NEHİR TAŞKIN DÖNEMİNDE BUNU YAPACAK”. ORTADA KALAN ŞİMDİKİ KANAL KISMI İSE TAŞKIN DÖNEMLERİ İÇİN BİR SİGORTA GÖREVİ ÜSTLENEBİLİR. NEHRİN AKITILACAĞI SAĞ VE SOL YANLARDAKİ BU PEYZAJ İKİ YERDE KESİNTİYE UĞRASA DA O BÖLÜMLERDE SU SETLERİ OLUŞTURULARAK GÖRSEL UNSURLAR SAĞLANABİLİR. TABAN YAPISINA DA CANLILAR İÇİN DOĞAL KAYA VE BENZERİ MALZEMELER YERLEŞTİRİLEREK BİYOLOJİK UNSURLARIN GERİ KAZANILMASI SAĞLANABİLİR. AYRICA BU KÖPRÜ İLE VALİ KONAĞI YANINDAKİ KÖPRÜ ARASINDAKİ ALANA ÜSTTEKİ YÜRÜYÜŞ YOLUNDAN BİRKAÇ METRE GERİDEN BAŞLAMAK KAYDIYLA MERDİVEN ŞEKLİNDE ÇAPRAZ İNİŞLER DE YAPILABİLİR. AŞAĞIDA ŞEKİL 2 DE BENZER BİR ÖRNEĞİ GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ..


Şekil 2: Akarsu koridoru en kesiti

Yaya Köprüsü ve Taşköprü arasında kalan alan..



Fotoğraf 8: Eski terminalin arkasında kalan yeni şehirleşme bölgesi

Şehir içerisine iyice yaklaşılan bu kesimde yukarıdaki fotoğraf 8 de de görüldüğü gibi Çoruh Nehri sağlı sollu yüksek drenaj duvarları içerisine alınmıştır. Çoruh Nehrinin taban yapısının tahribe uğradığı fakat kendini telafi edebildiği bu alanda sağ tarafta dikkatli bakılınca görülen nehrin akış yönünde eğimi olan bir rampa vardır. Bu çeşit rampalar canlılar için su kullanımı açısından önemlidir.

Öneri: CANLILAR İÇİN NEHİRE İNİŞ VE ÇIKIŞI SAĞLAYACAK YAYA RAMPALARI TÜM NEHİR BOYUNCA KARŞILIKLI OLMAK KAYDIYLA NEHİR AKIŞ YÖNÜNDE HER İKİ TARAFA DA 100 ER METRE ARA İLE YAPILMASI GEREKLİDİR.

5- Taş Köprü (Tarihi köprü)

Yukarıda fotoğraf 7 de görülen duvarlar Taşköprü bölgesinde de yine aynı şekilde bulunmaktadır.

Peyzaj açısından, tarihi Taş köprü nehir yatağında yapılan çeşitli çalışmalar nedeniyle maalesef çok kötü
bir görüntü oluşturmaktadır.

Öneri: CANLILAR İÇİN NEHİRE İNİŞ VE ÇIKIŞI SAĞLAYACAK YAYA RAMPALARI TÜM NEHİR BOYUNCA KARŞILIKLI OLMAK KAYDIYLA NEHİR AKIŞ YÖNÜNDE HER İKİ TARAFA DA 100 ER METRE ARA İLE YAPILMASI GEREKLİDİR.

6- Cemiyet Köprüsü (Yaya ve Vasıta Köprüsü; Üzerine çıkmadan geçtiğimiz, Türk Dünyası Parkı’nın
yanındaki köprü)



Fotoğraf 8: Cemiyet köprüsünden Şehit Nusret parkı doğrultusunda görünüm

Yukarıda Fotoğraf 8 dede görüldüğü gibi Fotoğraf 7 de bahsedilen duvarlar bu alanda da yine aynı şekilde bulunmaktadır. Cemiyet köprüsünün aşağısındaki kesim rekreasyon alanı olarak şehir içerisinde halkın nehirle yaklaştığı bir alandır. Kıyı kesimlerde yer yer doğal yapı korunmakta nehir akış alanında biyolojik kalite unsurları mevcudiyetini korumaktadır.

Öneri: CEMİYET KÖPRÜSÜ İLE BELEDİYE KÖPRÜSÜ ARASINDAKİ UYGUN ALANLARA KARŞILIKLI OLMAK KAYDIYALA BİRKAÇ METRE GERİDEN BAŞLANARAK GENİŞ VE NEHİR BOYUNCA UZNAN BASAMAKLAR ŞEKLİNDE ÇAPRAZ İNİŞLER DE YAPILABİLİR. BU ALANLARA YİNE CANLILAR İÇİN NEHİRE İNİŞ VE ÇIKIŞI SAĞLAYACAK YAYA RAMPALARI DA AŞAĞIDA FOTOĞRAF 9 DA BENZER BİR ÖRNEĞİ GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ YAPILMALIDIR.


Fotoğraf 9: Şehir içerisine uyarlanabilir kıyı yapısı

7- Belediye Köprüsü (Üzerinde toplu fotoğraf çektirdiğimiz eklektik malzemeli köprü)



Fotoğraf 10: Belediye köprüsü üzerinden Çarşı içine doğru görünüm

Belediye köprüsü ve Çarşı köprüsü arasındaki bu kesimde nehrin her iki yanı işyerleri ile sınırlandırılmış olup nehir yatağının daraldığı bir alandır. Bu yanlardaki drenaj duvarları yıllardır bu şekilde varlığını sürdürmektedir. Kent peyzajları giderek artan oranda ekolojik değeri yüksek alanlardan yoksun kalmaktadır. Geleneksel olarak kentsel gelişim alanları doğal alanlardan hep izole edilmişlerdir. Bu nedenle daha önceden işlevsel olan sulak alanlar gibi ekosistemler çevrenin sürekliliğini sağlayacak mekanizmalardan koparılmışlardır.

Öneri: BU ALANA CANLILAR İÇİN NEHİRE İNİŞ VE ÇIKIŞI SAĞLAYACAK NEHİR AKIŞ YÖNÜNDE YAYA
RAMPALARI YAPILMALIDIR.

8- Çarşı Köprüsü (Meydandan geçilen ve eski köprü.)


Fotoğraf 11: Çarşı köprüsünden nehir aşağı kesimine bakış

Şehrin çıkış bölgesine yakın olan bu alanda yine karşılıklı duvarlarla nehir yatağı sınırlandırılmış ve yarı doğal bir ortam oluşturulmuştur. Geçmiş yıllarda daha geniş olan bu bölümler sonradan yeni duvarlar yapılarak daraltılmıştır. Öte yandan kent içinde yerleşim alanları artığı küçük parsellerde ve koridorlarda sıkışmış doğal alanlar aşırı rekreasyonel kullanımlara uğramaktadır. İnsan kullanımlarına ayrılmış ve kültür parkları olarak nitelendirilen bu alanlar, bölgede doğal olarak yaşayan flora ve faunayı desteklemek için gerekli özelliklerden yoksundur.

Akarsuların taban yapısı ve su derinliği sucul organizmalar için çok önemlidir. Su tabanı canlılar için beslenme, saklanma ve yumurtlama için uygun koşullar sağlamaktadır. Akarsu yatağının kumlu, çakıllı veya taşlı olması, burada yaşayan türlerin hem özelliklerini hem de yoğunluklarını belirleyen faktörlerdendir. Akarsuyun hızı, debisi ve derinliğinde meydana gelecek değişiklikler ise, taban yapısını doğrudan etkileyecek değişiklikler olacaktır. Su toplama yapılarından elektrik üretimi amacıyla su alınması sonucunda akarsulardaki su miktarlarının azalması, doğal olarak akarsuyun etrafını ve ona bağlı olan yaşamı da doğrudan etkileyecektir.

Öneri: CANLILAR İÇİN NEHİRE İNİŞ VE ÇIKIŞI SAĞLAYACAK NEHİR AKIŞ YÖNÜNDE YAYA RAMPALARI YAPILMALIDIR.

9- Bent Köprüsü (Kalenin dibinde ve nispeten habitatın korunduğu bölümün başlangıcındaki köprü.)


Fotoğraf 12: Bent köprüsü yukarı kesimi

Şehrin çıkış bölgesine yakın olan bu alanda yine karşılıklı duvarlarla nehir yatağı sınırlandırılmış ve yarı doğal bir ortam oluşturulmuştur. Bu kısımdaki drenaj duvarları daha yüksek ve bent hamamının yanına yapılan yol nedeniyle karşılıklı olarak yakınlaşmıştır. Bent köprüsünden sonra nehir akış hızı eğim nedeniyle hızlanmaktadır. Yarı doğal yapıda olan nehrin taban yapısı hemen hiç değişmemiştir. Çoruh nehrinin bu kesiminde primer verimliliği sağlayan algler (su yosunları) (fotoğraf 13) yoğun olarak bulunmaktadır, algler bu sucul ortamın temel ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Sudaki çözünmüş oksijenin varlığı büyük ölçüde bu canlılara bağlıdır. Aynı zamanda Bu canlılar diğer canlılar içinde besin teşkil etmekte ve su kirliliği gibi önemli konularda da indikatör (belirleyici) unsurlar olarak kullanılmaktadırlar.

Fotoğraf 13: Çoruh Nehri tabanda yaşayan Yeşil alglerden Clodophora sp. Ve Sprogyra sp.

Öneri: CANLILAR İÇİN NEHİRE İNİŞ VE ÇIKIŞI SAĞLAYACAK YAYA RAMPALARI TÜM NEHİR BOYUNCA KARŞILIKLI OLMAK KAYDIYLA NEHİR AKIŞ YÖNÜNDE HER İKİ TARAFA DA 100 ER METRE ARA İLE YAPILMASI GEREKLİDİR.

10- Kaleardı Köprüsü (Yürüyüşümüzün sona erdiği köprü.)



Fotoğraf: 14 Bent köprüsünden sonra Kaleardı Mahallesi girişi

Bayburt’un günümüzde mesire alanı olarak kullanılan Kaleardı mahallesinde Çoruh Nehri doğal yapısı korunmakta biyolojik kalite bileşenleri varlığını sürdürmektedir. Bu alanda da yine nehir kenarları duvarla çevrilmiş fakat yapılan duvarlar yer yer nehire yaklaşmakla beraber bazı kesimlerde uzak kalmaktadır. Yine bu alanda şehirden gidiş yönünde sol tarafta Kale olduğu için o bölüme duvar yapılamamış ve doğal yapı olduğu gibi kalmıştır. Bu noktadan itibaren yaklaşık 1 km daha sağlı sollu dik drenaj duvarları varlığını sürdürmektedir. Doğallığını koruyan bu alanda sucul memeli canlıları temsil eden susamuru varlığını sürdürmektedir. Bu canlılar Çoruh’un Bayburt’a girmeden önce ve çıktıktan sonraki alanlarda yayılış gösterdikleri tespit edilmiştir. Aynı zamanda bu türler soğuk, kireçli ve temiz sular da yaşamayı tercih eden canlılar olarak ta kayda geçmiştir. Çoruh nehrinde yaşayan diğer bir gurup canlı ise bentik makroomurgasız canlılardır ve bu canlılar taban omurgasızları (Şekil 3) olarak ta ifade edilebilir.

Şekil 3: Mayıs sineği larvası



Fotoğraf 15: Kaleardı Mahallesi içerisinde Çoruh Nehri akışı

Kaleardı köprüsünden sonra da yine 1 km kadar aşağıda bulunan Un fabrikasına kadar olan bu kesimde Çoruh Nehri sağlı sollu drenaj kanallarına alınmıştır. Şehirleşmenin henüz başladığı bu alanda nehrin doğal görünümüne kazanılması için gerekli tedbirler alınmalıdır.

Öneri: NEHRİN DOĞALLIĞINI KORUDUĞU BU KESİMDE UYGUN OLAN YERLER ESKİ HALİNE DÖNDÜRÜLMELİ DİĞER ALANLARDA İSE CANLILAR İÇİN NEHİRE İNİŞ VE ÇIKIŞI SAĞLAYACAK YAYA RAMPALARI TÜM NEHİR BOYUNCA KARŞILIKLI OLMAK KAYDIYLA NEHİR AKIŞ YÖNÜNDE HER İKİ TARAFA DA 100 ER METRE ARA İLE YAPILMASI GEREKLİDİR.

Fotoğraf 16: Şehrin aşağı kesiminde Kaleardı Mahallesi civarı Doğal nehir yatağı

Şu ana kadar mevcut projenin sucul ortama vermiş olduğu tahribatı özetlersek; İnşaat aşamasındaki çevresel etkiler genel olarak gürültü, toz, hava kirliliği, hafriyat ve inşaat atıkları, erozyon, işçilerden kaynaklı atıklar ve inşaat için açılacak yollar olarak özetlenebilir. Araştırmalar, su miktarı ve zamanlamasının akarsu ekosistemlerinde canlı gruplarının dağılımını kontrol eden en önemli faktörlerden bir tanesi olduğunu göstermektedir. Çoruh nehrinin fotoğraf 16 da olduğu gibi doğal hali ile şehirde yaşama katılması rekreasyonel açıdan çok önemli olacaktır.

Prof. Dr. Tahir Atıcı, Gazi Üniversitesi

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Bayburt lu Salih 3 yıl önce

Çoruh nehrinin ( özür dilerim, Çoruh kanalının) bu hale gelmeninde kusuru olanları kınıyorum.
Artık olanlar oldu bundan sonra nederen dönülürse kardır, yeter artık , bir iş yapılacağı zaman bunu ehline teslim etmeli, yani;
" EKMEĞİ , EKMEKÇİYE VER, BİR EKMEKTE ÜSTÜNE VER"
diye atasözünden yola çıkarak, yerel bazda makamları işgal eden insanlar artık, bu işleri ehillerine bırakmalı ve milletin yakasından düşmeliler.

"