Bayburt Postası - Rize Çayeli’nden arıcı D.D. ve B.D. tarafından darp edildiğini söyleyen Yahya Salihoğlu, darp raporu aldığını ve arıcıların arazisi ile ilgilerinin tamamen kesilmesi için yetkili mercilere başvurduğunu belirtti.
Kendi arazisi üzerinde hak iddia ettiği için D.D. ile tartıştığını, tartışmanın ardından çıkan kavgada kolunun çatladığını, yüzünde ve ellerinde yaralar oluştuğunu ifade eden Salihoğlu, yetkili mercilere yaptığı başvuruların henüz sonuçlanmadığını, sürecin uzaması halinde daha büyük olayların çıkacağını belirtti.
2000 yılında babası Abdullah Salihoğlu ile arıcılık yapan Rize Çayeli’nden H.D. isimli vatandaşın sözlü anlaşma yaptıklarını, bu anlaşmaya göre arazi üzerine yapılan evin ve arazinin 15 yıl sonunda kendilerine bırakılacağının altını çizen Salihoğlu, 2014 yılında H.D.’nin, 2017 yılında ise babasının vefat ettiğini, H.D.’nin oğullarına arazisini terk etmesini söylemesine rağmen bu yıl da arı getirerek, araziyi kullandıklarını ifade etti.
Pazar günü 70 dönüm arazisinde elma toplamak için geldiğinde D.D. ve B.D.’ye bir daha gelmemelerini söylediğini, D.D.’nin ise her yıl gelmeye devam edeceğini belirttiğini ve bunun üzerine aralarında kavga çıktığını söyleyen Salihoğlu, “70 dönüm tapulu arazim var. Bu evin bulunduğu alanın tamamı bize ait. Hiçbir sözleşme yok. Kira almayız. Tapuları işte burada, ben tapulu arazimde darp edildim” diye konuştu.
İmar affında tarafların iki adet elektrik faturası ile evi kendi üzerlerine almaya çabaladıklarını, yaptığı itirazlar sonrası bu durumun önüne geçtiğini aktaran Salihoğlu, tapulu arazisindeki evine giremediğini, evin anahtarlarının D.D.’de olduğunu söyledi.
Hem evin yıkılması, hem de çitlerle çevrili arı konulan yerlerin sökülmesini istediğini ve bunun için Savcılığa ve Jandarmaya suç duyurusunda bulunduğunu bildiren Salihoğlu, “Tapulu arazimize çökmeye çalışıyorlar. Eğer devlet bu işe çözüm bulup, bu insanları benim arazimden uzaklaştırmazsa daha büyük olaylar yaşanacak” dedi.
Darp edildiği günün sonrasının çileye dönüştüğünü söyleyen Salihoğlu, “Olayı yapanlar, benim kendi tapulu arazimde bana saldıranlar, elini kolunu sallayarak Rize’ye gitti. Ben ise, haber verdiğim süreden bir saat sonra olay yerine gelen Jandarma’ya ifade vermekle meşguldüm. Peki beni darp eden kişiler nerede? Yani darp ediliyorsunuz, bir de prosedürle uğraşıyorsunuz” şeklinde konuştu.
Arıcıları arazisinden çıkaracağını ve köyde hiçbir arıcıyı istemediklerini söyleyen Salihoğlu, Bayburt genelinde bu tür sıkıntıların yaşandığını, devletin mera alanlarının bu insanların kullanıma sunulmasının büyük hata olduğunu sözlerine ekledi.
Geçen yıl çobanın kafasını çatlattılar!
Öte yandan Uluçayır köyünde geçen yıl da benzer bir olayın yaşandığı öğrenildi.
Köy sakinleri, muhtarlığa sorulmadan köyün meralarına yerleştirilen başka bir arıcı ailenin, geçen yıl köyün çobanının kafatasını çatlattığı bilgisini verdi.
Arıcıların, arıların olduğu alana hayvanların girdiğini öne sürerek, köyün çobanı ile tartıştıklarını ve köyün çobanının kafatasını çatlatacak derecede darp ettiklerini söyleyen köy sakinleri, köyde çıkacak büyük olayların son bulması için yetkilileri göreve davet etti.
Uluçayır köyü arıcı istemiyor!
Köy muhtarlığı ve ihtiyar heyeti tüm bu yaşananlardan sonra, arazilerinden arıcıların gönderilmesi yönünde karar aldıklarını ve yetkili mercilere bu kararları gerekçeleri ile birlikte ulaştırdıklarını belirterek, 2023 yılında köylerinde arıcı görmek istemediklerini dile getirdiler.
Desene adamlar işgalci İsrailliler den beter. Allah kötü insanların, Dünya malına meyl edenlerin şerrinden korusun. Öte tarafa kimse birşey götüremediğine göre kötülüğe gerek yok. Musalla taşına konulduğunda komşular senden razı değillerse Dünya senin olsa faydası yok.