Bayburt Üniversitesi’nin davetlisi olarak Bayburt’a gelen ve burada Bayburt Üniversitesi öğrencileri ile bir söyleşi gerçekleştiren Gazeteci Yazar Nevval Sevindi, “Bayburt Üniversitesi entelektüel sermayeye yatırım yapılmış bir sermayedir. Entelektüel sermaye insana yapılan sermaye demektir.” Dedi. Üniversite diploması alacak olan gençlere seslenen Sevindi, “Diploma almak okumak değildir, Bayburt taşı olmaktır önemli olan, Türkiye’nin bayrağı olmaktır, marka olmaktır, farklı olmaktır, kendin olmaktır. Türk olmak ve kendi varlığından utanmamaktır. Ne zamanki kendiniz olursanız fark yaratırsınız. Kendi olmayan hiçbir şey uluslar arası marka olmamıştır” dedi.
Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu, programda yaptığı konuşmada “Bayburt Üniversitesi bir 21. yüzyıl üniversitesinin temelidir. Yani üçüncü nesil diye adlandırılan bir üniversite. Eğitim ve öğretimin yanında bilgi üreten, bilgiyi de teknolojik oluşumlar vasıtasıyla toplum yararına sunacak bir üniversite temelidir” dedi.
“Sosyal Dayanışma ve Birlik Projesi” kapsamında özel davetli olarak Bayburt’a gelen Nevval Sevindi, Bayburt’un sürekli göç veren bir il olduğunu bildiğini, “sanırım kimse Bayburt Üniversitesi’nden bu başarıyı beklemiyordu” dedi.
Sevindi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Göç veren bir yer olarak bir buçuk yıl gibi inanılmaz bir sürede üniversiteyi bu seviyeye getirmek çok büyük başarı. Çünkü Hani ‘Bayburt Bayburt olalı böyle zulüm görmedi’ sözü ünlüdür ya, herhalde buraya binaları yaparlar üç beş yıl sonra da üniversiteyi kurarlar diye düşünmüşlerdir Bayburtlular. Ama herhalde Bayburt Bayburt olalı böyle bir hız görmedi. Rektörümüz yaptığı konuşmada ‘21. yüzyılın üniversitesinin temelini attım’ derken bu bir buçuk yıl işte bu sözün teminatıdır. Çünkü 21. yüzyıl bir hız çağıdır. 20. yüzyıla kadar değişmeyen şey nedir biliyor musunuz? 21. yüzyılı 21. yüzyıl yapan hız kavramının değişimidir. Ben bugün burada bir bilgisayarın tuşlarına basarak Çin’le ithalat ihracat yapabilirim, Amerika’daki arkadaşımla konuşabilir, birçok işi burada oturduğum yerde ve çok kısa saniyeler, saliseler içerisinde yapabilirim. İşte değişen budur.”
Üniversiteyi dört duvar, dört kapı olarak hala düşünen kafaların 20 yüzyıldır değişmeyen zihniyetin devamını gösterdiğini ifade eden Sevindi, “Bir buçuk yılda bir hayal gerçekleşmiş. Yine Rektörümüz konuşmasında toplum üniversitesi dedi, buda çok önemli bir kavram. Toplumla bütünleşen, topluma fayda sağlayan ve kültür alışverişinde bulunan, hem veren hem alan bir mekan olarak tasavvur olur. Buda 21. yüzyılla uyumlu bir kavram. Sivil toplumlarla bağ kurmak yine öyle, içe kapalı, yüksek lise düzeyinde öğrenim görülen yere üniversite denilmez. Sivil toplumla iç içe geçmiş ve bunun sorunlarıyla da uğraşan veya onun ihtiyaçlarına cevap veren bir ilişki kurmalı” dedi.
Sevindi, Granada Üniversitesi’nin dört yüzüncü yılı kutlamalarında konferans veren Ortega’nın, ‘Bu üniversiteyi üniversite yapan şey Granada’da olması değil, İspanyol olmasıdır’ dediğini hatırlatan Sevindi, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bayburt Üniversitesi’ni de Üniversite yapan şey Bayburt’ta olması değil, Türkiye’de olmasıdır. O yüzden Türkiye’nin bu parçasında da bir üniversitemiz var, Bayburt Üniversitesi var. Bir buçuk yıl gibi kısa sürede sadece fiziksel alanlar yapmakla kalmamış aynı zamanda 44 yayım gerçekleştirmiş. Bu yayımların 12’si yurt dışında bilimsel dergilerde yayımlanmış yayınlar. Bir çök yeni üniversitemiz hiç yayım yapmamış ya da çok çok az yayımla hiçbir bilimsel dergiye girmeyen üniversiteler bile var, öğrenime ağırlık veriyorlar. Ama sadece öğrenim değildir eğitimi tamamlayan, bu bilimsel farklardır. Bayburt Üniversitesi entelektüel sermayeye yatırım yapılmış bir sermayedir. Entelektüel sermaye insana yapılan sermaye demektir. Diploma almak okumak değildir, kendin bilmektir. Bayburt taşı olmaktır, Türkiye’nin bayrağı olmaktır, marka olmaktır, farklı olmaktır, kendin olmaktır. Türk olmaktır, kendi varlığından utanmamaktır. Ne zamanki kendiniz olursunuz fark yaratırsınız. Kendi olmayan hiçbir şey uluslar arası marka olmamıştır bugüne kadar. Biz kendimizi bilmek için hem okumak, hem taşın altına elimizi koymaya, kendin olmaya evet diyebilme iradesini göstermek zorundayız.”
Şair Zihni Kültür Merkezi’nde gerçekleşen programın sonunda Gazeteci Yazar Nevval Sevindi, öğrencilerin sorularını yanıtladı. Gazeteci Yazar Nevval Sevindi’ye, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Mollamahmutoğlu tarafından plaket verildi.