Bayburt Postası - Yapılan açıklamada, kurum içerisindeki keyfi uygulamaların çalışanlar arasında korku ve yılgınlık oluşturduğu ve kamu hizmetinin güvenilirliğini tehlikeye soktuğu belirtildi.
"Çay Lekesi Silmedi Diye Tutanak Tutuldu" İddiası
Sendika Başkanı Turhan, liyakatsiz atamalar ve yöneticilerin adaletsiz tavırları nedeniyle bu tür açıklamaları yapmak zorunda kaldıklarını ifade etti. Çalışanların her gün "hakkımızda hangi bahane ile tutanak tutulacak" endişesiyle işe gittiği vurgulanırken , durumu gözler önüne seren çarpıcı bir örnek verildi: "Set üstü ocaktaki çay lekesini silmedi diye tutanağı tutulup ifadesi alınan personel arkadaşımız var."
Başhekim Hakkında Ciddi İddialar: "Bana Kimse Bir Şey Yapamaz"
Çalışanlardan gelen çok sayıda beyana göre, kurum başhekiminin görevini liyakat ve adalet ilkeleriyle değil; korku, tehdit ve şahsi nüfuz yoluyla yürütmeye çalıştığı ileri sürüldü. Başhekimin "bana kimse bişey yapamaz, beni görevden kimse alamaz" şeklinde tehditkâr ifadeler kullandığı yönünde ciddi iddiaların olduğu belirtilerek, bu tarz söylemlerin görevi kötüye kullanma ve tehdit suçlarını çağrıştırdığı ifade edildi.
Açıklamada, başhekimin kendisine yakın personeli koruyup kolladığı, eleştiren veya hakkını arayan çalışanlara karşı ise yıldırma politikaları uyguladığı iddia edildi. Bu durumun, kurumda hem iş barışını hem de acil sağlık hizmetinin etkinliğini ciddi biçimde zedelediği kaydedildi.
Ekstra Görevlendirmeler ve Yandaş Kayırmacılığı İddiaları
Mobil müdahale ekibi olan saha personelinin gün aşırı nöbetlerden bıktığı ve Bayburtlu personellerin dahi tayin alarak gitmek istediği belirtilirken, personel eksikliğinin ekstra görevlendirmelerle kapatılmaya çalışıldığı bildirildi. Buna karşın, bazı personelin idari katta gereksiz tutulduğu, yandaş olarak gösterilen personelin ise asla sahaya gönderilmediği iddiaları yer aldı. Hatta hakkını arayan personele verilen istirahat raporlarının hakem hastaneye sevk edilirken, "yandaş" personelin her türlü korunduğu öne sürüldü.
Açıklamada, "Görev alanında beklemeyen kendini evinden ambulansla aldırıp işe giden doktor arkadaşına, görevi bırakıp taksicilik yapan ambulansla yemeğe giden yandaşlarına göz yuman Başhekim"in, rahatsızlanarak tedavi görmesi üzerine Komuta Kontrol merkezini bilgilendiren ambulans şoförünün nöbet değişikliğini yapmadığı, aksine hakkında tutanak tutturup soruşturma açtırdığı belirtildi.
"Soruşturmaların Tarafsızlığı Şüpheli"
Yürütülen soruşturmaların tarafsızlığı hakkında da şüpheler bulunduğuna dikkat çekildi. Muhakkikler üzerinde baskı kurulduğuna dair duyumların, adaletin ve hukukun kurum içinde işlememeye başladığını gösterdiği belirtildi.
Sağlık Bakanlığı'na Acil Çağrı
Genç Sağlık Sendikası, bu iddiaların ciddiyetine binaen Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu ve Valilik makamını acil olarak göreve davet etti.
Sendika, taleplerini şu şekilde sıraladı:
* Bağımsız müfettişler tarafından kapsamlı bir inceleme yapılmalı.
* Soruşturma süresi boyunca ilgili kişi idari görevlerinden uzaklaştırılmalı.
* Çalışanların özgürce konuşabileceği anonim bir memnuniyet anketi yapılmalı, baskı altındaki personellerin beyanları gizlilik ilkesiyle korunmalı.
İddiaların doğrulanması halinde sendika, Görevi Kötüye Kullanma, Mobbing/Yıldırma, Hakaret ve Tehdit suçları kapsamında suç duyurusunda bulunacağını bildirdi. Açıklama, "Kamu kurumları kimsenin şahsi mülkü değildir. Bayburt 112, baskı ve keyfiyetle değil; adalet, liyakat ve insan onuruna saygıyla yönetilmelidir" ifadeleriyle son buldu.
