Rusya: Kendi kendini sansürle (13)

Abone Ol

İnternet çağında iletişim denetiminin açıkça vurgulandığı ülkelerdendir Rusya. Hükümetin iletişim ağları üzerinde doğrudan denetimi olan dünyada önde gelen iki Ülkeden biri Çin diğer Rusya’dır. Mihail Sergeyeviç Gorbaçov Sovyetler Birliği’nin son lideridir, açıklık politikası deneyimini unutmaz. Reformlar Soğuk Savaş’la birlikte rejimi de bitirir. Rusya demokratik geçiş sürecinde bu temel dersi kılavuz edinir; “Enformasyon güçtür ve iletişimin denetlenmesi iktidarı elde tutmayı sağlayan kaldıraçtır.” 

Sonrasında durum değişir, Rusya hukukun, hukuk da piyasanın üstünlüğüne tabidir. Sansür, hukuksal izin ve Rusya’nın terörle mücadelesi dışında yasaklanır, ama gazeteci istediği haberi yapma özgürlüğüne sahip; araştırmasını, haberini yaptığında bir gün şirketi onu işten atabilir. Ya da medya şirketleri kendi kendilerini yönetebilir ama tüm dünyadaki önemli kurala izleyici/takipçi kazanarak medya reklamlarıyla kâr elde etme kuralına uymaları gerekir. Bu da “eğlenceye yönelin” demektir. Dolayısıyla Rusya’da devletin medya ağları üzerinde kontrolü doğrudan ya da dolaylı bürokratik ve finansal denetim sağlamasıyla gerçekleşir. 

Putin seçildikten sonra Boris Nikolayeviç Yeltsin’in (Sovyet Rusya döneminde Komünist Partili, sonradan Gorbaçov’un yerine gelen ve görevini 1999’da Putin’e devreden Rus lider) oligarklarına (Yeltsin’in etrafındaki yönetim karşı verdiği mücadele bu durumun belirleyicisi olur. Bu oligarklar Yeltsin’in zayıflıklarından yararlanıp, NTV gibi en kilit ulusal televizyon kanalı ağlarını ellerinde tutarlar. Bölgelerde ise Başkan’ın yetki verdiği bölgesel hükümetler medyayı denetim altında tutar, şirketlerde bölgesel televizyon ağlarını satın alır. Lukoil petrol şirketi buna bir örnektir, Rusya’da “boru televizyonu” denilen ağlardır bunlar.

Putin hükümetin sahip olduğu medya kurumları üzerindeki denetimi yeniden düzenler, gelir gelmez, Channel1 hisselerini alıp devlete geri verir. Ardından hükümetin denetimindeki Gazprom’a Yeltsin’in oligarklarından diğeri Gusinsky’nin sahibi olduğu içinde NTV de olan MediaMost’dan alacaklarını istemesi talimatı verir. Bu arada NTV seçimlerde Putin’e muhalefet eder. Sahibi Gusinsky mali yolsuzlukla hapsi boylar. NTV olduğu gibi Gazprom Media tarafından yutulur. İntikam darbesi iner. Gazprom bugün Rusya’daki en güçlü medya kuruluşudur. 

Rus devleti ayrıca, kültür, spor, Avrupa ile ortak haber ajansından (Euronews yüzde 32 pay) film üretimine ortaklıklar kurar ve yatırım yapar. Devletin sahip olduğu iki medya ağı reklam gelirlerini yüzde 50 elde eder. Bir iki önemsiz televizyon kanalının dışında Yeltsin’in oligarkı Vladimir Potanin ise temkinli davranır, tüm hisselerini bir holdingde; Profmedya’da toplar ve eğlenceye odaklanır. İki hassas siyasi gazetesi vardır; Komsomolskaya Prawda ve Izvestia bunları da satar. Genel olarak medya ya devletin denetiminde ya da devletin müfettişinin iyi niyetine bağlıdır.

Medya üzerindeki baskıları dolaylı yoldan ve içinde göz yıldıran noktalara vardıran olayların yaşanması karşısında bağımsız medyanın mücadele etmesi zordur. 2006’da enformasyon iddialarıyla ilgili kamu odaları ve bölgesel konseyler gibi, gazetecilerin yeterince temsil edilmediği içi bürokratlarla dolu kurumlar kurulur. Medya üzerindeki kontrol mekanizması kolaylaşır. Bundan sonrası çalışma koşullarını korumak isteyen gazetecilerin ve yöneticilerin vereceği akıllıca kararlara dayanır; kendi kendini sansürlemektir bu. Haber için bazı alanlara girildiğinde karşılarında ticari güçlerin kuvvetini bulurlar. 

Moskovsky Korrespondent gazetesi Putin’in jimnastikçi parlamenter Alina Kabayeva ile ilişkisi olduğu haberini yayınlanınca, gazete büyük mali sorunla karşılaşarak yayınına ara vermek zorunda kalır. Ama bunun haberle bağlantısı olduğunu inkâr eder. 

Rus hükümetinin hem medyayı hem interneti hedef alan geniş hukuksal dayanakları vardır. 

Sansür yasaktır, ama ulusal güvenlik ve sibersuçlarla mücadeleye yönelik yasa ve kararnameler istisnaları oluşturur. İstihbarat teşkilatının iletişimi izlemesin izin veren 1996 tarihli sorm 1 ve 1998 tarihli Sorm 2 yasaları; İnternet korsanlığını cezalandırmak, telekomünikasyon sektörünü koruma ve İnternet üzerinde “propaganda” ve “dezenformasyon”u engellemeye yönelik 2000 tarihli “kitle iletişim” ve “terörizmle savaş” kanunu; bu ağların istenmeyen biçimlerde kullanılmasını engellemeye yönelik önlemleri güncelleyen ve güçlendiren , 2006 tarihli “enformasyon teknolojileri ve enformasyonun korunması” kanunu önemlidir.

Kaynak: “İletişim Gücü”, Manuel Castells.