Okuduklarımızla Kendimizi Zenginleştirelim

Abone Ol

Bayburt’taki öğrencilik yıllarımda Saraybahçesi’ndeki “Halk Kütüphanesi”ne giderdik. Tek eğlencemiz okumak ve okuduklarımızı hafızamızda yaşatmaktı. Bu alışkanlık, okumanın ve düşünmenin değerini erken yaşta anlamamızı sağladı.

Okumak, sadece gözden geçirmek değildir; okuduklarımızı anlamak, içselleştirmek ve yaşamımıza taşımaktır. Dünya klasiklerini keşfetmek, tiyatro oyunlarıyla sahnelemek ve derslerle üzerinde düşünmek, bizlere kültürel, psikolojik ve düşünsel bir rehber sunar. Shakespeare’in incelikleri, Dostoyevski’nin çözümlemeleri, Tolstoy’un toplumsal tasvirleri bizi düşündürür ve dünyamızı zenginleştirir.

Türk edebiyatı da benzer bir rehberdir: Kemalettin Tuğcu’nun gençlik hikâyeleri, Halide Edip Adıvar’ın toplumsal çözümlemeleri, Reşat Nuri Güntekin’in aile ve insan ilişkileri üzerine eserleri, Namık Kemal ve benzeri yazarlar bizlere yol gösterir. Bu eserler, dilimizi, insan ilişkilerini ve düşünce biçimlerimizi anlamamıza yardımcı olur; eleştirel ve yaratıcı düşüncelerimizi geliştirir.

Büyük eserler, sadece okunmak için değil; düşünmek, anlamak ve dünyamızı zenginleştirmek içindir. Bugün bir klasik seçin; onu okuyun, tartışın ve yaşamınıza uyarlayın. Çünkü gerçek okuma, zihinde ve kalpte iz bırakandır.