Bayburt Postası - Yetkili makamlara sunulan şikâyet dilekçesinde, camideki görev değişimi ve kişisel tavırlardan kaynaklanan huzursuzluğun darp olayına kadar vardığı öne sürüldü.
"Cami Benimdir" Anlayışı ve Sürekli Hakaret İddiası
Şikâyet dilekçesinde yer alan iddialara göre, caminin emekli imam hatibi N.T, resmi görevli bir imam olmasına rağmen camideki yetkilerini kullanmaya devam ederek hutbe okuyup namaz kıldırıyor. Emekli imamın ve müezzin kayyım E.A.’nın cemaate yönelik "edepsiz, terbiyesiz, ukala" gibi aşağılayıcı ifadeler kullandığı ve bu durumun cemaati camiden uzaklaştırdığı belirtildi.
Minber Yolunda Başlayan Gerginlik Dışarıda Kavgaya Dönüştü
Olay günü yaşananları anlatan Y.E., N.T.’nin vaaz sonrası minbere giderken kendisine bilerek çarptığını ve mikrofondan "terbiyesiz" diyerek hakaret ettiğini savundu. Tartışmaya müezzin E.A.’nın da dahil olmasıyla gerginliğin tırmandığı, namaz sonrasında ise müezzin tarafından yakasından tutularak kafa atılmak suretiyle darp edildiğini iddia etti.
Tehdit ve Hakaret İddiaları
Darp olayının ardından namazını yarıda keserek dışarı çıkan emekli imam N.T.’nin de tartışmaya katıldığı ifade edildi. Dilekçede, N.T.’nin okul yöneticisine yönelik, "Sen fitnesin, münafıksın; bir daha bu camiye gelirsen dayak yiyeceksin" şeklinde tehdit ve hakaretlerde bulunduğu öne sürüldü.
Olayın tanıkları olan diğer öğretmenlerin ve cemaatin araya girmesiyle büyümesi engellenen kavga sonrası, mağdur Y. E., konuyla ilgili resmi makamlara başvurarak sorumlular hakkında gerekli işlemin yapılmasını talep etti.