Bayburt Postası - Fiziksel büyümesinin sonuna gelen Kenan Yavuz Etnoğrafya Müzesi, konaklama sorununu da çözüyor. Kentlerin ekonomik ve kültürel hayatlarında önemli izleri bulunan ve günümüzde artık yerini otellere bırakan han kültürü, Kenan Yavuz Etnoğrafya müzesinde Selçuklu mimarisine uygun bir şekilde yapılacak Loru Han ile yaşayacak.
Müzenin kurucusu iş adamı Kenan Yavuz, danışma kurulu ile yapılan toplantılar sonrası konaklama ihtiyacını gidermek için düşünülen han projesi fikrinin ortaya çıktığını ve yerinin belirlenerek, inşaata başlandığını ifade etti.
Ekim ayına kadar inşaatın büyük bir bölümünü tamamlayacaklarını ifade eden Yavuz, önümüzdeki turizm sezonuna Loru Han’ın faaliyette olacağını kaydetti.
Müze ile entegre bir biçimde etnoğrafik bir yapıda inşa edilecek Loru Han’ın diğer yapılarda olduğu gibi bölgedeki dağlardan tedarik edilecek taşlarla inşa edileceğini söyleyen Kenan Yavuz, “Han projemizde Selçuklu mimarisini öne çıkaracağız. Ortasında büyük bir avlu, tüm odalar avluya bakacak. 1 lokanta, 9 odamız olacak. Geniş bir bahçesi olacak. Burası da müze han olarak inşa edilecek. Bu yapı ile birlikte fiziki büyümemizi tamamlayacağız. Çok özgün, üst düzey bir tesis olacak” dedi.
'Bize Gelen, Bizi Yaşar'
Müzenin ‘Bize Gelen, Bizi Yaşar’ sloganını hatırlatan Kenan Yavuz, “Amacımız Bayburt’un tümüne, genel etnooğrafyasına, kültürel yapısına, tarihi kimliğine hizmet edecek, bir komplike mekân inşa etmek. Burası aynı zamanda Bayburt’un yemek kültürünü de ön plana çıkaracak. Müzemizin sloganlarından biri de ‘Bize Gelen Bizi Yaşar’. Bununla kastettiğimiz şey bu bölgeye gelen, Bayburt’un yemeğini yesin, Bayburt barlarını öğrensin ve Bayburt’un kültürel dokusunu soluyarak geri dönsün. Burada modernitenin peşinde olmayacağız. Kendi özgün kimliğimizi, kendi kültürel ve sosyal dokumuzu, geleneklerimizi, yaşam biçimimizi sergilemek için çaba sarf ediyoruz” diye konuştu.
Ziyaretçi sayısı 8 bine yakın
Pandemi dolayısıyla belli kurallar çerçevesinde 15 Haziran’da sezonun açıldığını ve müzenin bu tarihten itibaren faaliyelerine başladığını söyleyen Yavuz, pandemi sürecinin tüm kısıtlamalarına rağmen 8 bine yakın bir ziyaretçi ağırladıklarını da sözlerine ekledi.
Haber: Murat Okutmuş
Müzenin kurucusu iş adamı Kenan Yavuz, danışma kurulu ile yapılan toplantılar sonrası konaklama ihtiyacını gidermek için düşünülen han projesi fikrinin ortaya çıktığını ve yerinin belirlenerek, inşaata başlandığını ifade etti.
Ekim ayına kadar inşaatın büyük bir bölümünü tamamlayacaklarını ifade eden Yavuz, önümüzdeki turizm sezonuna Loru Han’ın faaliyette olacağını kaydetti.
Müze ile entegre bir biçimde etnoğrafik bir yapıda inşa edilecek Loru Han’ın diğer yapılarda olduğu gibi bölgedeki dağlardan tedarik edilecek taşlarla inşa edileceğini söyleyen Kenan Yavuz, “Han projemizde Selçuklu mimarisini öne çıkaracağız. Ortasında büyük bir avlu, tüm odalar avluya bakacak. 1 lokanta, 9 odamız olacak. Geniş bir bahçesi olacak. Burası da müze han olarak inşa edilecek. Bu yapı ile birlikte fiziki büyümemizi tamamlayacağız. Çok özgün, üst düzey bir tesis olacak” dedi.
'Bize Gelen, Bizi Yaşar'
Müzenin ‘Bize Gelen, Bizi Yaşar’ sloganını hatırlatan Kenan Yavuz, “Amacımız Bayburt’un tümüne, genel etnooğrafyasına, kültürel yapısına, tarihi kimliğine hizmet edecek, bir komplike mekân inşa etmek. Burası aynı zamanda Bayburt’un yemek kültürünü de ön plana çıkaracak. Müzemizin sloganlarından biri de ‘Bize Gelen Bizi Yaşar’. Bununla kastettiğimiz şey bu bölgeye gelen, Bayburt’un yemeğini yesin, Bayburt barlarını öğrensin ve Bayburt’un kültürel dokusunu soluyarak geri dönsün. Burada modernitenin peşinde olmayacağız. Kendi özgün kimliğimizi, kendi kültürel ve sosyal dokumuzu, geleneklerimizi, yaşam biçimimizi sergilemek için çaba sarf ediyoruz” diye konuştu.
Ziyaretçi sayısı 8 bine yakın
Pandemi dolayısıyla belli kurallar çerçevesinde 15 Haziran’da sezonun açıldığını ve müzenin bu tarihten itibaren faaliyelerine başladığını söyleyen Yavuz, pandemi sürecinin tüm kısıtlamalarına rağmen 8 bine yakın bir ziyaretçi ağırladıklarını da sözlerine ekledi.
Haber: Murat Okutmuş
Kenan Ağabey gibi bir kaç azimli insan Bayburtun hatta Türkiyenin kültür yükünü omuzlamış götürüyor. "Orda bir köy var" gideceğiz ve geleceğiz ve Kenan Bey'e omuz vereceğiz, çünkü o köy bizim köyümüz; çünkü artık gid(ile)ecek kasabamız da kentimiz de yok. Kenan Bey'in projesini entübe olmuş insanların bağlandıkları cihazlara benzetiyorum. Yoksa bu sahte modernleşme virüsü bize nefes aldırmayacak