Dön gel ağam, dön gel

Dün, insanı donduran soğuğun hüküm sürdüğü bir saatte, yazıhanemden içeri 70 kışlık bir ihtiyar nine girdi. Belli ki, beni istidacı(*1) sanmıştı:

Dön gel ağam, dön gel

Dün, insanı donduran soğuğun hüküm sürdüğü bir saatte, yazıhanemden içeri 70 kışlık bir ihtiyar nine girdi. Belli ki, beni istidacı(*1) sanmıştı:

“Bir name yaz Almanya’da ki oğluma, çok uzun olmasın” dedi. 

Kıramadım, o söyledi ben yazdım…

Köyden, hemen herkesin göç ettiğini yazdırıyordu… Kimsenin kalmadığını söylüyordu… Tarlaların, çayırların ekilmediğinden yakınıyordu… 

Ve son cümlesinde:

“Dön gel ağam, dön gel, dayanamiram, uyku gaflet bastı, uyanamiram…” dedi.

Gözlerimde beliren iki damla yaşı görmedi, göremedi.

Hocazade 

(*1) İstida; rica ile talep etme. Resmi makamlara bir şey dilemek, bir işin yapılmasını, hakkın yerine getirilmesini istemek maksadıyla yazılan yazı, arzuhal.  

Bayburt Postası Arşivinden/ 7 Mart 1988 / Sayı:3728 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.