Engin Kaban (Foto Hikaye)
Sere serpe bahar aklımı başından aldı ki az sonra attım kendimi 'Çoruh'a. Bir su bu kadar mı soğuk olur. Ama bir o kadarda işler mi içine insanın, tarifi kifayetsiz hazlarla…
Yer yer menderesler çizen, çoğalan, azalan, kabaran delişmen Çoruh Nehri'nin bir kolu Çımağıl köylerinden geçer. Yöresine kurulmuş bu irili ufaklı yerleşmeler, anlatılmamış hayatların eşliğinde mütevazı, kâh cefalı, kâh neşeli, kâh biteviye, ama umutlu ve özlem dolu yaşam sürer. Bir hayvan, günün konusu olur bazen. Bazen bir ölüm, yasa boğar tüm köyü. Bir dal kırılsa kederi duyulur dört yanda. 'Mayıs' taşınır akşama dek. Gölgede pinekler yaşlılar. Tandırda lavaş, kete, çörek pişirir kadınlar. Çocuklar, hep evden çağrılır. Ekine, tarlaya gider, geriye döner, sonra yine gider insanlar. Dünyadan umarsız halleri deli eder insanı. Düşündürür. Şaşırtır. Anlamak zordur, ama ne yapıp edip anlatmalı öykülerini. Yoksa eksik kalır...
Yazı ve Fotoğraflar: Engin Kaban