“Tasavvuf Vadisinde Bayburt Halk Şairleri”

Eğitimci, yazar, şair ve araştırmacı Ali Kemal Parıldar, uzun yıllardır Bayburtlu Halk Şairleri konusunda derlediklerini ve yazdıklarını bir kitapta topladı.

“Tasavvuf Vadisinde Bayburt Halk Şairleri”

Bayburt Postası - Eğitimci, yazar, şair ve araştırmacı Ali Kemal Parıldar, uzun yıllardır Bayburtlu Halk Şairleri konusunda derlediklerini ve yazdıklarını bir kitapta topladı. “Tasavvuf Vadisinde Bayburtlu Halk Şairleri” adıyla yayınlanan kitapta, ülke genelinde tanınmış halk şairlerinin yanı sıra eserleriyle bir döneme ışık tutmuş ama ünü Bayburt sınırları dışına çıkamamış isimlerde yer alıyor.

Bayburtlu 18 şairin yanı sıra Mevlana Celaleddin Rumi’nin hayatı ile başlayıp, Dede Korkut’un hayatı ve deyişleri ile son bulan kitap 456 sayfadan oluşuyor.

Bayburt’un kısa tarihçisine de yer verilen kitapta Büyük İrşadi, Zihni, Celâli, Süleyman Ruhi, Küçük İrşadi (Ağlar Baba), Hilmi, Esnânî, Bürhanî, Maksûdî, Hicranî, Ümmî Niyazi, Kemal Çoruh, Selâhattin Tuncer, Halil Soyuer, Seyfi Gülmez, Şaşkunî, Osman Nuri Sezer, Kul Osman ve  Aşık Reyhanî gibi halk şairlerinin hayat hikayeleri ve şiirleri yer alıyor.

Araştırmacılar ve halk edebiyatı ile ilgilenenlere iyi bir kaynak olacak nitelikteki kitabın özsözünü yazan Prof. Dr. Hayrettin İvgin, Parıldar ve eseri hakkında şunları ifade ediyor:

“Kemal Parıldar, bir eğitimci, yazar, şair ve araştırmacıdır. 40 yıldan fazla bir zamandır tanıyorum. Türk edebiyatının genelini bilen bir eğitimci olmasının yanında, Türk Halk edebiyatı ile doğrudan ilgilenen bir araştırmacıdır.

Uzun yıllardır Bayburtlu Halk Şairleri konusunda derlediklerini ve yazdıklarını okuyorum. Bayburtlu Zihni ile ilgili olarak kitaplar ve araştırmalar; Kemal Parıldar ağabeyimizden de önce yayımlanmıştı. Evet, Bayburtlu Zihnî’yi yeteri kadar tanıyordu edebiyat âlemi. Ama, Bayburt kültürü ve edebiyatı Zihnî’den ibaret değildi. Bayburtlu Zihnî ölçüsünde büyük halk şairleri yetişmişti o topraklarda.

Bayburtlu Celalî de en az Zihnî kadar büyük bir şairdi. Bayburtlu Ruhî, Bayburtlu Ağlar Baba, Bayburtlu Hilmî gibi şairlerde Zihnî’den arka kalan şairler değildiler.

Bu şairlerin şiirleri, hayatları henüz literatürlere geçmemişken; bunları biz Kemal Parıldar ağabeyimizin kaleminden öğreniyorduk. Bayburt’un Sesi adlı dergi ve başka dergilerde Kemal Parıldar’ın araştırmaları ile derlemelerini zevkle ve de merakla okuyorduk.

Kemal Parıldar bir Bayburt sevdalısıdır. Onun kadar mensubiyet duygusu olan bir Bayburtlu’ya rastlamadım. Tanıdığım pek çok Bayburtlu var ama Kemal Parıldar ağabeyimiz kadar Bayburt’a hasret çeken, Bayburt kültürünün en ince noktasına kadar hücrelerinde saklayan, Bayburt’un neşesini alnında ve yanaklarındaki çizgilerde yaşatan, Bayburt’un sızısını yüreğinin derinliklerinde duyan birisi yoktur diye düşünüyorum.

Sadece adını saydığım bu şairleri değil; Bayburt Şair Esnanî’yi, Bayburtlu Şair Burhanî’yi Şair Maksudî’yi, Bayburtlu Hicranî’yi, Ümmi Niyazî’yi onun yazdıklarından öğreniyorduk. Sadece halk şairlerini değil, Bayburt’un güçlü şairlerini de yine Kemal Parıldar ağabeyimizin derlemlerinden ve tanıtım yazılarından öğrenmek imkânını buluyorduk.”


Kitabın yazarı 1928 Bayburt doğumlu Ali Kemal Parıldar ise, kitabın sunuş kısmında yaşadığı ve etkilendiği çevre hakkında bilgiler veriyor.

Çocukluğunun köy odalarında anlatılan hikâyelerle geçtiğini, Ferhat ile Şirin, Tahir ile Zöhre, Kerem ile Aslı ve Köroğlu hikâyeleriyle ilk olarak bu mekânlarda gece yarılarına kadar süren uzun kış gecelerinde tanıştığını ifade eden Parıldar, zamanla Bayburtlu Halk Şairleri; Şair Zihnî, Celalî Baba, Hicranî Baba ve Hilmi Baba gibi isimlere merak saldığını belirtiyor.  

Öğretmenliğinin ilk yıllarından itibaren, Bayburt’ta ünü olan yaşayan şairler ve mutasavvıflarla yakın ilgi kurarak onları incelemeye, ölmüş olanlar hakkında da araştırmalar yaparak onları tanıtmaya çalıştığını söyleyen Parıldar, dönemin Bayburt’taki ilmi sohbetlerinin yapıldığı yerlerden ve katılımcılardan da bahsediyor.

Parıldar, kendi gelişimine de önemli katkılar sunan fikir toplantıları hakkında şunları dile getiriyor :

“Bayburt’un gerek medreseden yetişmiş ve gerekse tasavvufta eli, dili olanlar, bazı zamanlarda bilhassa çay sohbetlerinde Kırkpınarların karşısındaki Çorapsız Ahmet’in kahvesinde bir araya gelir, fikir alışverişlerinde bulunurlardı. Bunlardan hatırladığım isimlerden bazıları şunlar: Müftü Fahrettin Efendi, Oltulu Mehmet Efendi, Kaleardılı Mehmet Efendi, Hoca Ahmet Hasbi Aker Efendi, Hoca Tufan Efendi, Ekrem Ocaklı, Ağlar Baba (İrşadî Baba), Dede Paşa (Musa Efendi), Selâhaddin Tuncer, ben ve daha bazı meraklı kişiler bu sohbet ve münazaraları dinler bilgilenmeye çalışırdık. Bu akademisyenlerin sohbetleri o kadar güzel ve nezaket içinde olurdu ki, hayran olmamak mümkün değildi. Bu toplantıdaki konuşmalar ve tartışmalar bir öğrenimin üstüne, çok katkılar sağlamıştır dersem doğru bir değerlendirme yapmış olurum.”

Parıldar, kitabın kapağında ise “Ozanlar” ismiyle yazdığı şiirinde halk şairlerine şöyle sesleniyor :

“Kimi çoban olmuş sürü peşinde,
Kimi yaban olmuş kendi işinde, 
Kimi kurban olmuş yöre düşünde,
Böyle konmuş böyle göçmüş ozanlar.

Kimi ağlar olmuş yaşın silmemiş,
Kimi çağlar olmuş asla gülmemiş,
Kimi dağlar delmiş niçin bilmemiş,
Gam yükünü kardeş seçmiş ozanlar,

Kimi Yunus gibi himmet alınca,
Kimi dertli gibi dertte kalınca,
Kimi Zihni gibi feryat salınca,
Gözyaşından bade içmiş ozanlar.

Kimi Hicranî’yle kalmış başbaşa,
Kimi Hilmî gibi yanmış ateşe,
Kimi mürit olmuş Hacı Bektaş’a,
Nice yıllar böyle gelmiş ozanlar.

Ali Çatak, Seyranî’nin delisi,
Ondan gayri hiç geliyor gerisi,
Bir âşık da bir âşıkın varisi,
Hakk’tan almış halka saçmış ozanlar.

Kemali Bülbül’ün güzel sözleri,
Mısralarda görülüyor izleri,
Hakikat Bahri’ni görmüş gözleri,
Çağdan çağa kapı açmış ozanlar.

Kemal yeter artık sözü uzatma,
Dertli âşıklara, daha dert katma,
Gafil olup kendi kendin aldatma,
Hakikat kapısın açmış ozanlar.”

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
bayburtlu salih 10 yıl önce

Sayin hocama tesekkur ediyorum. Bendeniz sene galiba 2005-2006 yillari idi ku uk kardesimin bir odevi dolayisi ile belediye ve kultur mudurlugunun sitesine girip sairzihni ile ilgili bilgiler edineyim dedim o zaman her iki sitede' de bir bilgiye rastlamamistim;
Oysa gonul isterki onemli sahsiyetleri nesillere tanitmak icin onlarin adlarini tasiyan heykeller sehrin de amli yogun oldugu yerlere konsun ve uyukce bir tanitim biyografisi yanina asilsin v.s
Mesela farkli ve guzel bir ornek Amasya belediyesi veya kultur mudurlugu sehirler arasi yol guzergahina ferhat ile sirin muzesi adi altinda guzel bir kultur merkezi yapti yaninada cocuklar icin park ve cafe , takdir etmemek mumkunmu, dedik ya proje gerek, ben sairzihni okulunda okudum ama onunla ilgili okulumuzda onu tanitan bir program hatirlamiyorum tabiki be im bahsettigim yillar 35 yil onceleri
Sayin hocamin calismalarini kanal7'de sadik yalsiz ucarin programinda gormek isterdim I sallah olur saygilarimla

Avatar
Meral Hanıma 5 yıl önce

Meral Hanım ilgili linkten alabilirsiniz. İnternet kitapçılığı, ben de buradan aldım.
https://www.nadirkitap.com/tasavvuf-vadisinde-bayburtlu-halk-sairleri-ali-kemal-parildar-kitap4564103.html

Avatar
Meral kalkan 5 yıl önce

Hayırlı günler Ali Kemal Parıldar ın kaleme aldığı kitap veya dergide Rahmetli dedem Ümmi Niyazininde hayatı ve eserleri var.Sizden ricam bu kitaba nasıl ulaşabilirim.Benim için çok önemli