“Bayburtlu Zihnî Dîvânı” yayında

Bayburtlu Zihnî’nin bilinen 3 eserinden biri olan Dîvân-ı Zihnî yeniden kitaplaştı.

“Bayburtlu Zihnî Dîvânı” yayında
Bayburt Postası - Bayburtlu Zihnî’nin bilinen 3 eserinden biri olan Dîvân-ı Zihnî yeniden kitaplaştı. Zihnî’nin aruzla yazdığı şiirlerden oluşan kitap Türkiye’de 3 kütüphanede yer alan el yazması nüshaların akademik karşılaştırılması ile oluştu. Bayburt Üniversitesi Bayburt Tarihi ve Kültürü Uygulama Araştırma Merkezi (BAKÜTAM) tarafından bastırılan kitap bir dönem Bayburt Üniversitesi’nde görev yapan edebiyatçı Yrd. Doç. Dr. Nazire Erbay tarafından yayına hazırlandı.

Bayburtlu Zihnî Divanı” adıyla okuyucuyla buluşan kitapta eserin el yazması orijinal nüshaları ile birlikte transkripsiyonu yapılmış hali yer alıyor.
 
BAKÜTAM’ın 'Ekmelüddin Bâbertî'yi Keşif Yolunda' ve ‘Yusuf ile Zelihâ’ eserlerinin ardından Bayburt tarihine not düştüğü üçüncü eser olan “Bayburtlu Zihnî Divanı” adlı esere bir takdim yazısı yazan Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, şunları söyledi:

“Bu kez adı Bayburt ile özdeşleşmiş olan Şair Zihnî’nin Dîvân’ını yayınlamakla bir başka ilki gerçekleştirmiş oluyoruz. Zihnî, Bayburt denilince ilk akla gelen isimlerden birisidir. Kendi tercihi üzere yaşadığı dönemden itibaren hep Bayburtlu olarak anılan Zihnî, esasen XIX. Yüzyılda katiplik ve kaza müdürlüğü yapmış bir devlet memurudur. Ancak daha çok şair kişiliği ile tanınır. Nitakim 1828-1829 Osmanlı- Rus Harbi’nde işgale uğradığını duyduğu memleketine döndüğünde yazdığı “Vardım ki yurdundan” diye başlayan ünlü koşması bütün edebiyat çevrelerinde bilinir. Koşmalarını, gazellerini ve şiirlerini topladığu Zihnî Divânı, Bayburt için olduğu kadar Klasik Türk Edebiyatı için de çok önemli bir eserdir. Günümüz Türkçesine transkripsiyonu ile ilim dünyasına kazandırdığımız bu eseri hazırlayan Yrd. Doç. Dr. Nazire Erbay’ı tebrik ediyorum. Aynı zamanda BAKÜTAM’a ve üniversitemizin personeline de teşekkürlerimi sunuyorum.”

Bayburtlu Zihni’nin 19. Yüzyılda Osmanlı Devleti’nin sosyal, siyasal, ve kültürel anlamda  büyük bir değişimin yaşandığı dönemde eser veren sanatkârlardan biri olduğunu hatırlatan kitabın yazarı Yrd. Doç. Dr. Nazire Erbay ise, eserin muhtevası hakkında, “Bu çalışmada, Bayburtlu Zihnî Dîvânı’nın beş nüshası üzerinde edisyon kritiği yapılmıştır. Sağlam bir metin oluşturma çabası ile eserin dil, ses ve anlatım özellikleri dikkate alınmıştır. Ayrıca beyitlerde anlam karmaşasına yol açmamak adına metin, transkripsiyon harflerine uygun bir şekilde yazılmıştır” dedi.

Çalışma yapılırken Atatürk Üniversitesi Seyfettin Özege Bağış Kütüphanesi, Süleymaniye Kütüphanesi ve Edirne Selimiye Kütühanesi’nden temin edilen eserlerin ele alındığını belirten Erbay, “Temin edebildiğimiz bu nüshalardan Süleymaniye Kütüphanesi’nde yer alan nüshalarda Dîvân’ın sadece güzel kısımları yer almaktadır. Dikkate aldığımız nüshalardaki sayfa numaraları birbiri ile uyuşmaktadır. Dîvân’daki sayfalarda yer alan satır sayıları giriş sayfaları dâhil olmak üzere 9-16 ile 24-29 arasında değişmektedir. Zihnî Dîvân’ında dikkat çekici ölçüde ayet ve hadis yer almaktadır. Dîvân’ın tamamında geçen ayet ve hadisler, çalışmada gösterilmiştir” diye konuştu.

Taşkesenlioğlu: “Zihnî’nin hayatı net bir şekilde ortaya konulmamıştır”

580 sayfadan oluşan kitabın Bayburt Üniversitesi tarafından Bayburtlu Zihnî adına yapılan ilk çalışma olduğunu söyleyen BAKÜTAM Müdür Vekili Tarihçi Yasin Taşkesenlioğlu ise, Bayburtlu Zihnî’nin tüm yaşamının araştırılıp yazılması gerektiğini söyledi.

Taşkesenlioğlu şunları söyledi:

“Temennimiz odur ki, Zihnî hakkında bibliyografi çalışması hazırlansın. Doğumundan ölümüne kadarki yaşamı hakkında güzel bir çalışma yapılsın. İlerde bunun da yapılacağına inanıyoruz. Çünkü Zihnî’nin hayatı net bir şekilde ortaya konulmamıştır. Bu üzücü bir durumdur. Hem divan hem de halk şairidir. Sadece divan şairi olarak bilinen işte Nedim, Baki gibi gibi değildir. Zihnî, Yunus Emre ekolünü yani halk şairi ekolünü devam ettirip, tek bir elde bu özellikleri toplayan nadir kişilerden biridir.”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
BAYBURT TANITMA YAŞATMA PLATFORMU 9 yıl önce

8-10 asır önce tarihi bayburtta,ilim ve irfan yuvaası bulunan 4 tane üniversitenin (medrese)oluşu anadoluya işık ve yol göstermiştir,muhtemelen daha çok büyük değerlerin"açılımı olması mukadder olacaktır,bayburt üniversite,sine başarılar dileyerek
tşk,ler,saygılarımızla

Avatar
BAYBURT TANITMA YAŞATMA PLATFORMU 9 yıl önce

2-"o dönemde,yakutiye-mahmudiye üniversitesi 2 asır sonra ikbaliye ve müseviye üniversite,lerdir,dolayısıyla pratik bir örnek,,,molla fenarinin hocası,,bayburtlu muham-
med ekmelüddin baberti,dir,geniş açıklamalar devam edecektir.saygılarımızla