Yalanın olduğu yerde…

Yalanın olduğu yerde kin, nefret, hırsızlık, suistimal, adam kayırmacılık, öfke, şiddet ve haksızlık da vardır. Yalana 'kötülüklerin anası' denmesi de bundandır. Bir işe, bir söze yalan bulaşmaya görsün, hayır ve iyilik silinmeye yüz tutar. Yalan, kötü ahlakın bir nişanesidir. Yalan, insanı haddini aşmaya sürükler. Haddi aşmak ise Kur'an'ın ifadesiyle bizi helake götürür. Efendimiz'e (sas) "güvenilir, doğru" sıfatını peygamberliğinden sonra vermediler. Allah Resulü (sas) bugün bankaların ya da yed-i eminlerin (emin el; birden çok kişi arasında durumu çekişmeli olan bir malın, çekişme sonuçlanıncaya kadar emanet olarak bırakıldığı kimse) yaptığı görevi yapıyordu.

Yalanın olduğu yerde…

Yalanın olduğu yerde…Yalanın olduğu yerde kin, nefret, hırsızlık, suistimal, adam kayırmacılık, öfke, şiddet ve haksızlık da vardır. Yalana 'kötülüklerin anası' denmesi de bundandır. Bir işe, bir söze yalan bulaşmaya görsün, hayır ve iyilik silinmeye yüz tutar. Yalan, kötü ahlakın bir nişanesidir. Yalan, insanı haddini aşmaya sürükler. Haddi aşmak ise Kur'an'ın ifadesiyle bizi helake götürür. Efendimiz'e (sas) "güvenilir, doğru" sıfatını peygamberliğinden sonra vermediler. Allah Resulü (sas) bugün bankaların ya da yed-i eminlerin (emin el; birden çok kişi arasında durumu çekişmeli olan bir malın, çekişme sonuçlanıncaya kadar emanet olarak bırakıldığı kimse) yaptığı görevi yapıyordu.

İnsanlar ona mallarını emanet ediyor ve bundan da endişe etmiyordu. Kutlu Nebi'nin ilk vahiy geldikten sonraki dönemde ne kadar zorluklar yaşadığı, işkencelere maruz kaldığı, ekonomik boykotların uygulandığı, öldürülmeye çalışıldığı biliniyor. Mekke'den Medine'ye hicret etme zamanı geldiğinde yatağını Hz. Ali'ye bırakan Efendimiz, Hz. Ali'ye o gün çok önemli bir iş daha tembih etmişti. Kendisine inanmayan, İslam'a kulak vermeyen, eziyet eden müşrikler, bir yere mal emanet edeceklerinde yine O'na geliyorlardı. İşte onların mallarını teslim için uğraşıyordu.
Doğruluğun olduğu yerde yalan barınamaz. Yalan, fitne ve fücur getirir, doğruluk ise huzur telkin eder. Resulullah (sas) doğruluğu hayatının her saniyesinde yaşarken, ümmetine de doğruluğu miras bırakmıştı. Bizi yaratan Yüce Kudret de "Her zaman doğrularla beraber olun!" (Tevbe, 9/119) buyurarak kimlerle ve hangi yolda olmamız gerektiğini belirtir.

Kur'an'da doğruluk

1- "De ki: Rabb'im! Gireceğim yere doğrulukla girmeye, çıkacağım yerden doğrulukla çıkmaya beni muvaffak eyle!.." (İsra, 17/80)
2- "Bana sonrakiler içinde bir lisân-ı sıdk (ve bir yâd-ı cemil) lûtfeyle!" (Şuara, 26/84)
3- "İman edenleri Rab'leri nezdinde kadem-i sıdk (ve hüsn-ü istikbâl)le müjdele!" (Yunus 10/2)
4- "Şüphesiz müttakîler, cennet bahçelerinde ve ırmaklar başında, O gücü her şeye yeten Sultanlar Sultanı'nın nezdinde sıdk oturağı (ve otağında)dırlar.." (Kamer, 54/54-55)


Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.