1915'lerin Birinci Dünya felaketi insanlığa derin yaralar açmıştı.

Bayburt ve çevresi de şanlı bir direnişten sonra Rus işgaline uğradı. Şehir ve köylerin çoğundan insanlar kafileler halinde daha çok Çorum, Yozgat, Sivas, Tokat civarlarına gittiler.

Gidenlerin bir kısmı buralara yerleşip kalırken, çoğunluk geri döndü.

Akşar'lı (Balahor) 13 hanelik Tatar Aptiler sülalesinin yaşadıkları binlerce ailenin yaşadıklarının ip uçlarını veriyor.

Erkekler cephelerde şehit olurken, kadın ve çocukların çoğu muhacir gittikleri Arsin'de kolera salgını ile öldüler. Sağ kalabilen 6-7 yaşlarında iki çocuk ise, Çorum ile Sungurlu arasındaki Deniz Köyü'ne sığındılar, bu köyde evlenip çoluk çocuğa karıştılar.

Yıllar sonra Akşar'a gelip dedelerinin arazilerini araştırdıklarında arazilerinin el değiştirdiğini gördüler, hukuki yolları denemelerine rağmen dededen kalma arazilerine yaklaşamadılar, Türk ve Müslüman oldukları halde.

O günler; Çorum-Yozgat civarına yerleşen muhacir hemşehrilerimiz her hafta bir yerde toplanarak, memleket özlemlerini gidermeye çalışıyorlardı. Akşarlı Mahmut Hafızın şu sözleri, unutulmayarak o günleri yaşayanların hislerini bu günlere taşıyor:

"Köye dönüp, emen oynadığımız taşı bir görsemde sonra ölsem."

Taht veya Ortugu köyünden genç bir gelin de Çanakkale'de büyük savaşta olan asker eşine yaktığı şu türküyü sık sık söylermiş:

"Ben bir avuç puludum,
Ne gülmemiş kuludum,
Çıksam dağlar başına;
Belki gelir umudum." 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
F.P 9 yıl önce

Kaleminiz var olsun Ahmet Bey. Sanırım ikinci kitap yola çıkıyor. F.Pekşen

Avatar
bayburt günlüğü 9 yıl önce

eyvallah ahmet bey inşallah seferberlik hikayelerinin 2 incisi geliyor bekliyoruz.

Avatar
metin hakkıbil 9 yıl önce

1915 zahit ef mah,sinden hasan-huseyin henüz 17 yaşında,as şb diyorki,komutanım ben macir gitmek istemiyorum,cepheye gitmek isterim,komutan derki evladım yaşın küçük
olmaz,,,hayır komutanım,benim canım bu vatana kurban olsun,ve cepheye gidiyor,,
şehit oluyor.Allah şefaatlarına nail eylesin,ahmet yazınız güzel tbrkler.

Avatar
afatsum 9 yıl önce

çorumda tesadüfen yaşlı bir terziyle tanışmıştım. amca Bayburtlu olduğumu öğrenince bizde aslen balahorluyuz demişti çok şaşırmıştım. daha sonra çorumda çok Bayburtlu olduğunu öğrendim mahalleleri köyleri var hatta Kelkitlilerinde Bayburtluyuz dediğine şahit oldum amca aynen şunu diyordu ata topraklarımı ziyaret ettim Bayburtluyum bende neresinden diyince Kelkit dedi Kelkit G.hanenin ilçesi dedim yok ya orayla alakası yok bayburtun aynısı ve annesinin ehramını örnek verdi bayburtta hala var biz oralıyız diyordu bi tuhaf olmuştum...

Avatar
Bahadır Karadeniz 9 yıl önce

büyük dedem 5 yıl yemende askerlik yaptıktan sonra Osmalı Rus savaşı'nda kop Dağı'nda şehit düşmüş. Babası Kardeşleri akşarı ( balahor) terk etmişler, yolda Suşehri civarında aile büyüğü küçük Ahmet vefat etmiş, diğerleri Çorum'dan Eskişehir'e yerleşmiş 3 yıl sonra istanbul üzerinden ( yeni camide 3 ay konaklamışlar) gemiyle trabzona oradan tekrar Köye dönmüşler.

Avatar
F.BOYACI 9 yıl önce

Tarih bilincinin unutulduğu bu günlerde yazılarınızdan dolayı size teşekkür ederim.
’Tarih bilinci nedir’ sorusunun yanıtı, ’Tarih nedir’ sorusunun yanıtında gizlidir. Bir kişinin tarih bilincine sahip olup olmadığını anlamanın en kısa yolu, ona bir tarih tanımı yaptırmaktır. Eğer kişi, tarihi salt bir geçmiş, olaylar ve olgular yığını olarak görüyorsa tarih bilincinden yoksun demektir. Yani, tarihsel bilgi birikimine sahip olmak, tarih bilincine sahip olmak anlamına gelmez .Ahmet Abi sana şahsına teşekkür ederim.GÜZEL İNSAN.

Avatar
M.Fatih 9 yıl önce

1894 lü yıllarda kıtlık sıkıntısı sebebiyle Sivas ve çevresindeki yerlere gitmiş olan Bayburtluların dramı da çok acıklı bir durum. Sayın Süleyman Atmaca da bu konuyu yazmış. Her ikirnize de teşekkür ediyoruz. Allah bu millete bir daha böyle şeyler yaşatmasın.

Avatar
Ahmet hafizoğlu 6 yıl önce

Anlatilan bu hikaye aksarlı dedem Ali osman hafızoğlunun hikayesidir.babamizdan dinledigimiz dedemizin hayatıni birde sizde okumak duygulandiriyor.Elinize saglik ahmet aker bey.