Sigara kullanımında ürküten tablo

İnsan sağlığının bozulmasında en büyük etkenlerden biri olan sigara, özellikle okul çağındaki gençleri tehdit ediyor. Ortaokul ve üniversite çağındaki gençlerin sigara kullanım verileri ürkütücü tabloyu bir kez daha ortaya koydu. Göğüs...

Sigara kullanımında ürküten tablo
İnsan sağlığının bozulmasında en büyük etkenlerden biri olan sigara, özellikle okul çağındaki gençleri tehdit ediyor. Ortaokul ve üniversite çağındaki gençlerin sigara kullanım verileri ürkütücü tabloyu bir kez daha ortaya koydu. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Zehra Dilek Kanmaz, koruyucu tedbirlerin bu anlamda olumlu sonuçları olduğunu hatırlatarak, "Biliyorum ki bazı artistlere filmlerde özellikle sigara içmeleri için teşvik veriliyormuş. Bunların çok özendirici yanları var." dedi.

İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Zehra Dilek Kanmaz, Türkiye ve dünyada sigara kullanımına ilişkin çarpıcı bilgiler verdi. Sigaranın önlenebilir hastalıklar arasında ilk sırada yer aldığını belirten Kanmaz, Türkiye’de her yıl yüz bin kişinin sigaraya bağlı nedenlerden öldüğunu hatırlattı. Sigaranın özellikle 40 yaşından sonra her yıl insan ömründen 3 ay çaldığı bilgisini paylaşan Kanmaz, Türkiye'deki sigara kullanımına ilişkin ürküten tablonun detaylarını açıkladı. Buna göre yetişme çağındaki gençlerin sigara kullanımında artış yaşandığını anlatan Kanmaz, "Türkiye’de en fazla 25-35 yaş grubu sigara tüketiyor. Kadınlarda yüzde 22, erkeklerde ise yüzde 58 oranında sigara kullanımı var. Türkiye’de hiç sigara içmemiş kişi oranı ise yüzde 52.8’ini oluşturuyor. Ortaokul ve üniversite çağındaki gençlerde ise durum daha da vahim. Ortaokul çağında kızlarda yüzde 15, erkeklerde ise yüzde 41 oranında sigara kullanımı var. Ortaöğrenimden üniversite çağına gelince kızlarda yüzde 30’a erkeklerde ise yüzde 57’ye çıkıyor." ifadelerini kullandı.

Kanmaz'ın verdiği bilgilerde kırsal kesimdeki sigara tüketimine ilişkin dikkat çeken bölümler var. Özellikle kadınların kırsal-şehir oranında büyük farklılık bulunduğunu hatırlatan Kanmaz, "Kırsal kesimde kadınlarda şehirli hemcinslerine oranla yarı yarıya daha az sigara içen. Buna karşın erkeklerde ise kırsal kesimde daha fazla sigara içme oranı bulunuyor." dedi.

Yapılan onca kampanya ve uyarıya rağmen araştırma sonuçlarına göre yüzde 42'lik kesimin sigarayı bırakmak istemediğinin altını çizen Kanmaz, sigara paketleri üzerindeki uyarıcı materyallerin farkında olduğunu söyleyen kişi oranının yüzde 94'ü bulduğunu, sigarayı en fazla bırakmak isteyen grubun ise 15-22 yaş aralığı olduğunu ifade etti.

Kanmaz'ın verdiği bilgilere göre sigaraya bağlı ölümlerde özellikle akciğer kanserinde kadınlarda 12, erkeklerde 22 kat daha fazla sigara içmeyenlere göre kanser riski bulunuyor. KOAH hastalarında sigara 10 kat riski artıyor. Sigarayı hangi yaşta olursa olsun bırakmanın büyük yararı bulunduğunu belirten Kanmaz, "Hangi aşamada olursa olsun sigarayı bırakmanın faydası var, 70 yaşında bile olsanız bu faydayı görürsünüz.Sigarayı bıraktıktan bir yıl sonra kalp hastalıklarına bağlı ölümler yarı yarıya azalıyor. Kanser riski de yine 10 yıl sonra düşüyor. Bunlar tabi ki sigara içilen yıl ve paket sayısı itibariyle değişebiliyor." değerlendirmesinde bulundu.

Bakanlığın bu konuda yaptığı çalışmaları başarılı bulduğunu belirten Kanmaz, " İlginç bir istatistik var 2008 yılında çıkan kapalı alanlarda sigara içmeme yasasıyla ilgili 2. 2 milyon insan sigarayı bırakmış. İnsanlar bile bile içiyor ama bunun yanında bırakmak isteyenlere de yardımcı olunuyor. İçinde yaklaşık 4 bin tane yanıcı madde var, kanser yapıcı maddeler var. Bunu sigara içen kişi anında algılamıyor. Ama sigara dopamin denen bir madde salgılatıyor ve bu sayede konsantrasyon artıyor, keyif verici bir etkisi var, sonra da iştah bastırıcı da işlev yapabiliyor." dedi.

Kanmaz, kendi meslektaşlarına da bu konuda büyük rol düştüğünü dikkat çeken bir örnekle anlattı. Eskiye oranla doktorlar arasında da sigara kullanımının azaldığını belirten Kanmaz, şunları söyledi: "Mesleğe ilk başladığımda çay içtiğimiz bir alan vardı. Orada bütün doktorlar sigara içerlerdi rahat rahat ama şimdi kimse içmiyor. Her gelen hastaya da sigara içip içmediği sorulup bırakması tavsiye edilmeli. Bunun bile yüzde 1ile 3 oranında sigarayı bırakmaya katkısı olduğu söyleniyor. Koahın ilk evrelerinde olan ve günde iki paket sigara içen bir hastam vardı. Sigarayı bırakması gerektiğini anlattım ve sonra ikinci gelişinde sigarayı bırakmış olarak geldi. Hastaya iyi zaman ayırmak gerekiyor tabi, çok kısa sürelerde randevular veriliyor. Günümüzde hastalara yeteri kadar vakit ayırmak çok zor. Maalesef sağlık sistemi doldur boşalt şeklinde çalışıyor. Günlük hayattaki stres, sorunlar depresyon gibi konular sigara kullanımını artıyor olabilir ama bu durumda da çevrede sigara içenlerin varlığı önemli. Yoksa sigara bir çıkış yolu değil. Ama eskiden bazı psikiyatrik hastalarda sigara içmeleri özellikle teşvik edilirmiş. Bu da bilinç ve bilgilendirmeyle ilgili. Ama ben biliyorum ki bazı artistlere filmlerde özellikle sigara içmeleri için teşvik veriliyormuş bunların çok özendirici yanları var. Şimdi sigara sahnelerinde çiçek koyuyorlar. Bunun da belli bir saatten sonra olması gerektiğini düşünüyorum. Yoksa abuk subuk bir şey oluyor. Ama toplumun benimsediği rol model insanlar sigara konusunda mutlaka bir teşvik konumunda olabiliyor."

Haber: Cihan

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.