DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, “Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan beri Anadolu’da her türlü engel ve zorluğa karşı özveriyle çalışarak yöresinin kalkınmasına, sorunlarının çözümüne ve ülkesinin aydınlanmasına katkı veren yerel basın, radyo ve televizyonların kuruluşlarıyla birlikte daha etkin bir konum kazanmıştır. Bu nedenle yerel medya sektörümüz çok önemli ve güçlü bir sacayağı konumundadır” dedi.
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, yerel medyanın, Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan beri ülkesinin aydınlanmasına, yöresinin kalkınmasına katkı verdiğini belirtirken, “Yerel medya sektörümüz çok önemli ve güçlü bir sacayağı konumundadır” dedi.
Sezer, Yerel ve Bölgesel Televizyonlar Birliği (YBTB) temsilcilerine, bir yemek verdi. DSP yöneticileri ve milletvekillerinin de bulunduğu yemekte ilk sözü, YBTB Başkanı Şeyda Açıkkol aldı. Açıkkol, yerel medyanın, DSP’nin kendilerine yönelik yaklaşımından büyük memnuniyet duyduğunu belirtirken, “DSP yıllardan beri yerel medyaya şimdiye kadar benzeri görülmemiş bir yaklaşım sergiliyor. Biz kendilerine teşekkür ediyoruz. Bundan sonraki süreçte kendilerinin de yolu zor, bizim de” dedi.
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer ise, Açıkkol’un sözlerine karşılık vererek konuşmasına başladı ve “Gerçekten sizin de bizim de işimiz zor. Ama biz Türk Milleti olarak zorlukları, bu ülkeyi seven insanlar olarak namusuyla çalışan insanlar olarak hep aştık, yine bu zorlukları hep birlikte aşacağız. Bu bir mücadele süreci ve mücadeleden yılmak yok” dedi.
Yerel basının önemine değinen Sezer, “Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan beri Anadolu’da her türlü engel ve zorluğa karşı özveriyle çalışarak yöresinin kalkınmasına, sorunlarının çözümüne ve aydınlanmasına katkı veren yerel basın radyo ve televizyonların kuruluşlarıyla birlikte daha etkin bir konum kazanmıştır. Bu nedenle yerel medya sektörümüz çok önemli ve güçlü bir sacayağı konumundadır” diye konuştu.
Sezer, Türkiye’de yerel medyanın hukuksal, ekonomik ve eğitimle ilgili sorunları olduğunu, bunların bir günde aşılamayacağını belirtirken, “Türkiye’de yerel radyo ve televizyonlar, genel katılımın, demokrasinin, çoksesliliğin özgürlüğün ifade bulduğu alanlardır” görüşünü dile getirdi. DSP’nin yerel basınla iyi ve sıkı bir işbirliği sürdüren bir parti olmak istediğini, bunun için mücadele verdiğini anlatan Sezer, “Yerel ve Bölgesel Televizyonlar Birliği, medya sektöründe gücünü ve etkinliğini kanıtlamış bir sivil toplum örgütü. Bu son derece önemli. Sivil toplum yoksa, örgütlülük yoksa demokrasi de yok!” diye konuştu.
Sezer, ekonomik sıkıntılar yüzünden yerel televizyonlardan bazılarının, özerk olamadığını dile getirdi ve “Yerel televizyonların devletten alacağı yardım ve teşvikler, bu yayın kuruluşlarının özerk bir yapıda olmasını engellemeyecek bir yapıda olmalı” dedi.
Türkiye’nin zor bir süreçten geçtiğini dile getiren Sezer, “Dünyada ekonomik kriz var ama Türkiye ekonomik krizi söylenenin aksine, 6 yıldır zaten yaşıyor. Anadolu’nun çeşitli yörelerinden geliyorsunuz, Anadolu’da 6 yıldır mutlu olan çiftçi var mı? Yok. Çiftçi 6 yıl önce sattığı fiyata ürününü satamıyor. Kentlere göç arttı. Kentler köyleşti. Oysa bizim köyleri kentleştirmemiz gerekiyor” görüşünü dile getirdi.
