Metin Gündoğdu: “Bayburt, Tarihi İpek Yolunun geçtiği güzide illerimizdendir”

Bayburt Belediye Başkan Adayı tanıtım toplantısı için Bayburt’a gelen Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Metin Gündoğdu, Türkiye ve yaklaşan yerel seçimler öncesinde genel gidişat hakkında bilgiler verdi. Gündoğdu, şöyle konuştu: “Bayburt ili Osmanlı İmparatorluğu’ndan bugüne çok önemli olan illerimizden biridir. Osmanlı döneminde bile Bayburt’un çok önemli bir yeri vardır. Bayburt İpek Yolu güzergahında bulunan bir ilimizdir. Bu ilin ne yazık ki geçmiş yıllardan bugüne kadar yöneten belediye başkanları Bayburt ilini gerçek bir vizyona ve Karadeniz'den Anadolu’ya açılan kapıda güzergah üzerinde, cazibe merkezi yapamamış olduklarını, her defasında her gelişimizde burada gördük.

Metin Gündoğdu: “Bayburt, Tarihi İpek Yolunun geçtiği güzide illerimizdendir”

Metin Gündoğdu, Bayburt'ta konuştuBayburt Belediye Başkan Adayı tanıtım toplantısı için Bayburt’a gelen Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Metin Gündoğdu, Türkiye ve yaklaşan yerel seçimler öncesinde genel gidişat hakkında bilgiler verdi.

Gündoğdu, şöyle konuştu: “Bayburt ili Osmanlı İmparatorluğu’ndan bugüne çok önemli olan illerimizden biridir. Osmanlı döneminde bile Bayburt’un çok önemli bir yeri vardır. Bayburt İpek Yolu güzergahında bulunan bir ilimizdir. Bu ilin ne yazık ki geçmiş yıllardan bugüne kadar yöneten belediye başkanları Bayburt ilini gerçek bir vizyona ve Karadeniz'den Anadolu’ya açılan kapıda güzergah üzerinde, cazibe merkezi yapamamış olduklarını, her defasında her gelişimizde burada gördük.

29 Mart 2009 tarihinde yapılacak yerel seçimlerde milletin önünde hiç bir engel yoktur. Barajda yoktur. Belediyeleri de tek başına iktidara teslim edelim gibi bir mantık da yok. Bunu Bayburtlular gördü. Tek başına iktidar döneminde, belediyeyi tek başına iktidara verdi. Ve belediyeden aldığı hizmet, işte ortadadır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, her seçim dönemi bazı manipülasyonlarla seçime gitmiştir. Bunlar Cumhurbaşkanını seçtirirsin seçtiremezsin, ekonomik kriz vardır yoktur, krizi bu çözer bu çözemez, daha öncesinden Bölücü başı Abdullah Öcalan'ı yakaladık astık asacağız muhabbeti, yani hep bu ortamlarda seçime gidilmiştir. Ve en son olarak da Sayın Başbakan'ın Davos'ta konuşması esnasında göstermiş olduğu tavır neticesinde, Anadolu da ciddi bir rüzgar esti. Bu rüzgarda yıllardan beri Cumhuriyet döneminde dik duruş sergileyemeyen liderlerin ülkeyi yönetmesi ve burada bir dik duruş ortaya koyulduğu için Anadolu halkı tamamen BBP’de dahil olmak üzere, Sayın Başbakan'ın arkasında durdu.

Biz bu duruşumuzu şunun için sergiledik. Sayın Başbakan’ın tavrının İsrail'in yapmış olduğu katliamlara yönelik olduğu için ve orada yapılan katliamların neticesi olarak bu duruşun sergilendiğine inandığımızdan dolayı bizlerde arkasında durduk. Ne yazık ki üzülerek ifade ediyorum, Sayın Başbakan duruşundan iki gün sonra çark etmeye başladı. Sayın Başbakan, ‘biz yahudi kardeşlerimizin teminatıyız, onlarla bir problemimiz yok, ben programı yöneten kişiye tepki gösterdim, İsrail ile hiç bir problemimiz yok’ diye açıklamalarda bulundu. İşte biz bu dakikadan sonra Sayın Başbakan’ın bu çıkışının içe dönük, yerel seçimler öncesi heyecan yaratıp, bunu kendi lehime nasıl dönüştürebilirim hesabı yapmıştır. Gelinen nokta bunu göstermektedir.
 
Siyasi partiler yasası değişmediği takdirde bu milletin önündeki engellerin hiç biri ortadan kalkmayacaktır. Millet hizmet alamayacaktır. Çünkü hiçbir zaman millet kendi adayını seçememektedir. Milletin önünde 5 aday adayın arasından milletvekili ya da başbakana yakın biri devreye giriyor, bu neticede belediye başkanlığına diyor ki yukarısı ben şunu seçtim siz de bunu noter makamı olarak tasdik edin. Milletin seçebilmesi için tez elden siyasi partiler yasası değiştirilmelidir.

Demokrasi diyoruz, ama ‘demokrasinin önündeki ciddi engelleri ortadan kaldıracağız’ diyip iktidara gelenler, ne yazık ki demokratik olmayan temayüllerin tamamını kullanıyor ama demokrasinin yanından bile geçmiyor. Yani sizler Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde ekonomik kriz var diyeceksiniz, sıkıntı var diyeceksiniz, devletin kasasından 150 Trilyon TL iktidar partisi olarak para alacaksınız, ana muhalefet partisi 70 Trilyon TL para alacak, MHP 40 Trilyon alacak ve bu alınan paralarla diğer siyasi partiler yarış edecek. Bunun mümkünatı yoktur. Böyle bir adalet olamaz. Böyle bir seçim sistemi, seçim yasası olamaz. Bu tür engeller tamamen milletin önünden kalkmalıdır. Bizler çocuklarımızın süt parasından kesip siyaset yapacağız, millete hizmet etme yarışına gireceğiz, ama diğeri devletin kasasından aldığı para ile siyaset yapacak. Ve 4 gün önce gazetelerden okuduğumuz gibi, suyu olmayan köye çamaşır makinesi göndereceksiniz.

Bu ne ahlaka sığar, ne doğruluğa, dürüstlüğe sığar, ne de ak olmaya sığar. Bunların aklıkla paklıkla hiç bir alakası yoktur. Adaletle alakası yoktur. Adalet gerekiyorsa, Anayasayı değiştirmeye gidilecek ve bunun içinde siyasi partiler yasası olacak. Diğer bütün yasaları gözden geçireceksiniz. Bu neticede Türkiye’nin yeniden yapılanması olacaktır. Bu yapılanmayı Allah’ın izniyle yerel seçimlerde, Türkiye’de Milli ve Yerel iktidarlar oluşturacaktır. Bunun için 29 Mart yerel seçimleri çok önemlidir. Bu seçimlerde Milli ve Yerel bir iktidar olacak. Bunun ilk sinyalleri de yerel seçimler olacaktır.”

 

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.