Ağbal: "Yarınlar bugünden güzel olacak"

Maliye Bakanı Naci Ağbal, AK Parti il danışma meclisinde yaptığı konuşmada ülke ekonomisini değerlendirdi.

Ağbal: "Yarınlar bugünden güzel olacak"
Bayburt Postası - Maliye Bakanı Naci Ağbal, hükümetin açıkladığı eylem planının hayata geçirilmesi ile Türkiye'nin hem ekonomik hem de siyasi olarak daha güçlü bir ülke haline geleceğini ifade ederek, "Yarınlar inşallah bugünden daha güzel olacak. Her bakımdan huzur, barış, kardeşlik olacak. Bu ülke büyüyecek, kalkınacak. Gençlerimiz, çocuklarımız bizden daha güzel yarınları hak ediyor. Bunları bizler yapacağız, AK Parti teşkilatları olarak sizler yapacaksınız, hep berber yapacağız. Bu millete gerçekten borcumuz var. Milletin en son ki seçimde göstermiş olduğu kadirşinaslığı ve sağduyu Allah'ın bir lütfudur. İnşallah bu dönemde yaptığımız hizmetlerle bunan karşılığını vereceğiz. 2019 seçimleri geldiğinde, inşallah çok daha güzel bir Türkiye, çok daha kalkınmış bir Türkiye'yi birlikte ileriye taşıyacağız" dedi.

Parti binasında gerçekleştirilen AK Parti Bayburt İl Başkanlığı Ocak Ayı Danışma Meclisi Toplantısı, Şırnak'ın Cizre ilçesindeki terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonda şehit olan Bayburtlu özel harekat polisi Ömür Erbay ve tüm şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve ardından İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Bakan Ağbal, burada yaptığı konuşmada, mertebelerin en büyüğü olan şehitlik mertebesine ulaşan Erbay'a Allah'tan rahmet, ailesine ve millete başsağlığı diledi.

Milletin her bakımdan güçlü olduğunu, kimsenin milletin sırtını yere getiremeyeceğini belirten Ağbal, şöyle devam etti:

"Dolayısıyla bu mücadele, bu temizlik operasyonları son ev, son nokta temizlenene kadar, bütün terör odakları, şer güçleri şehirlerden temizlenene kadar devam edecek. Burada da hiçbir şekilde farklı durum ortaya çıkması mümkün değil. Bu mücadele güvenlik mücadelesi, nereye kadar gitmesi gerekiyorsa oraya kadar gidecektir. O bölgede canlarını bu millet için feda etmeye hazır emniyet mensuplarımıza, askerlerimize yürekten şükranlarımı arz ediyorum, Allah onların hepsinden razı olsun. Onlar orada, bu mücadeleyi hiçbir karşılık beklemeden, hiç bir şey ummadan yapıyorlar. Sadece ve sadece milletin bekası için canlarını ortaya koydular."

Ağbal, 1 Kasım seçimlerinin, AK Parti'nin bir defa daha büyük zaferle çıktığı seçim olduğuna vurgu yaparak, "Milletimiz bir defa daha AK Parti'ye büyük bir teveccüh göstermiştir. Bu millet, AK Parti kadrolarına, Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Başbakanımıza ve bu partinin emektarlarına, hepimize güven tazelemiştir ve bize bir emanet vermiştir. İnşallah biz bu emaneti önümüzdeki süreçte layıkıyla en üstte tutar ve bu millete çok daha güzel hizmetler yaparız" ifadesini kullandı.

"Birliğimizin, beraberliğimizin en fazla güçlü olması gereken bir dönemden geçiyoruz"

Dünyanın içinde bulunduğu koşullar itibarıyla anormal siyasi ve ekonomik koşulların içinden geçtiğine dikkati çeken Ağbal, şöyle devam etti:

"Bir taraftan Ortadoğu'da devam eden, Irak'ta, Suriye'de devam eden ve uluslararası bütün aktörlerin içinde yer aldığı büyük bir mücadele var. Şimdi, yani 100 yıl sonra 1915'leri hatırlıyoruz. 100 yıl sonra aynı coğrafyada büyük oyunlar oynanıyor. DEAŞ gibi bir terör örgütü, orada bir bölgeyi, ele geçirip o bölgede çok farklı bir takım oluşumların içerisine giriyor. ülkemizde PKK, DHKP-C örgütü bir şekilde farklı yapıların arkasına sığınarak ülkemizin güvenliğini tehdit ediyor. Jeopolitik bakımdan baktığımızda gerçekten birçok döneme göre, çok daha sıkıntılı bir sürecin içerisinden geçiyoruz. Birliğimizin, beraberliğimizin en fazla güçlü olması gereken bir dönemden geçiyoruz."

Ağbal, dünyanın ekonomik olarak da büyük bir sıkıntının içinde bulunduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"2009 yılında global bir ekonomik kriz bütün ülkeleri sardı. Ülkelerin büyüme oranları ciddi anlamda aşağıya geldi, yarı yarıya düştü. Ticaret azaldı, ülkeler birbirlerine artık eskisi kadar mal satmıyorlar. Ülkeler artık, kendi iç ticaretlerini korumak için farklı yöntemlerle koruma tedbirleri alıyorlar. Dolayısıyla dünya gerçekten, belkide 1929 buhranından sonra en büyük ekonomik krizi yaşıyor. 2009 yılında başlayan kriz, maalesef şu an itibarıyla etkilerini devam ettiriyor ve önümüzdeki dönemde de bu krizin etkileri devam edeceğe benziyor. Önce gelişmiş ülkeler dediğimiz batılı memleketlerde daha fazla etkisini gösterse de hızlı bir şekilde artık o gelişmekte olan ülkeler yani bizim de içinde olduğumuz ülkeleri de farklı biçimlerde sarıyor."

Bakan Ağbal, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

"Bir taraftan bakıyoruz petrol fiyatları ciddi anlamda aşağıya geliyor fakat bu, başka sıkıntılara neden oluyor. Normalde düşük petrol fiyatları bizim gibi ülkeler için iyi ama bir taraftan da petrolü satan ülkeler var, onlar için de başka sıkıntıları meydana getiriyor. Hem siyasi olarak hem uluslararası politika olarak hem de uluslararası ekonomi olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Allah'a şükürler olsun, bakın bu kadar sıkıntıya rağmen ülkemiz hem kendi bölgesinde hem de global anlamda hem siyaseten hem de ekonomik olarak birçok ülkeye göre daha iyi durumda. 1 Kasım seçimlerinde milletimizin ortaya koyduğu kararlılık, AK Parti'ye verdiği güven, ülkeyi hem siyasi olarak hem ekonomik olarak hem bölgesinde hem global olarak çok farklı, iyi bir noktaya getirdi."

"Ekonomik olarak da Allah'a şükürler olsun iyiyiz"

Türkiye'de 2019'a kadar yeni bir seçim olmayacağını anımsatan Ağbal, "4 yıllık bir seçimsizlik süreci var. 2009'da ise 3 seçim birden olacak. Bu, Türkiye için çok önemli bir kazanım. Geçen hafta Londra'daydık, herkes şuna bakıyor Türkiye'de artık siyasi ve ekonomik istikrar var. Tek başına iş başında AK Parti iktidarı var. Geçmiş 14 yıllık tecrübesine bakıldığında ülkenin sorunlarını aşabilecek tecrübeye de kadrolara da plana, programa ve reform gündemine de sahip. Dolayısıyla siyaseten sağladığımız bu ortam Türkiye'yi ekonomik olarak da ciddi anlamda önümüzdeki dönemde destekleyecek" dedi.

Ağbal, "Ekonomik olarak da Allah'a şükürler olsun iyiyiz" ifadesini kullanarak, katılımcılara şöyle seslendi:

"2015 yılında iki seçim geçirdik. Normalde seçimler, herkesin parasını cebinde tuttuğu dönemler olur ama ona rağmen yaklaşık olarak 2015 yılında biz, son çeyreğe ilişkin büyüme rakamı da gelince göreceğiz yüzde 4'lük büyüme sağladık. Gelişmekte olan ülkeler yüzde 1,8 civarında büyürken Türkiye hem Avrupa'da hem Ortadoğu'da hem de gelişmekte olan ülkelerin geneline bakıldığı zaman son derece iyi bir büyüme performansı elde etti.

Yine kamu maliyesi dengelerinde gerçekten iyiyiz. Dün Meclis'te, Plan Bütçe Komisyonu'nda 2016 bütçesini sunduk. Gururla şunu söyledik; bizim bütçe açıklarımız o kadar az ki yani başka ülkelerde bütçe açıkları yüzde 4, yüzde 5'ler civarındayken Türkiye'de bütçe açıkları son 5, 6 yıldır yüzde 1,2, yüzde 1,3 aralığında gidiyor. Devletin borcu her sene, önceki seneye göre daha da azalıyor. Bu bizi dışarıda, içeride çok ciddi anlamda ekonomik olarak destekliyor. Bir devletin borcu ne kadar azsa, bütçesi ne kadar az açık veriyorsa o ülkeye herkes o kadar güvenir. Yabancı yatırımcı da gelir bu ülkede yatırım yapar, içerideki yatırımcı da önünü göreceği için yatırım yapmaya devam eder."

Bakanlığın, olağanüstü bütçe performansı ortaya koyduğunu anlatan Ağbal, "Türkiye olarak bizim gururlandığımız bir performans" yorumunu yaptı.

Ağbal, Türkiye'de bankacılık sisteminin çok güçlü olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Bankaların hem aktif kalitesine baktığınız zaman hem de uluslararası karşılaştırma olarak baktığınız zaman gerçekten son derece güçlü bir aktif yapısı var. Bütün bunları birlikte değerlendirdiğimiz zaman; siyasi ve ekonomik istikrar var, AK Parti olarak çok yoğun bir reform gündemimiz var. Hem seçim beyannamemizde hem de hükümet programımızda özellikle önümüzdeki dönemde yapısal reformları ülke gündeminin en öncelikli konusu haline getirdik. Ne dedik? Adalet, demokratikleşme, eğitim, kamu maliyesi, kamu yönetimi ve sanayinin yapısal dönüşümü alanlarında çok ciddi yapısal reformlara imza atacağız. İş gücü piyasasının etkinleştirilmesi anlamında çok önemli projelere imza atacağız."

"Ekonomimiz ne kadar güçlü olursa o kadar daha fazla millete hizmet yaparız"

Yasa çalışmalarının bir bir tamamlanarak Meclis'e sevk edildiğini vurgulayan Ağbal, şunları söyledi:

"En son Ar-Ge ile ilgili bir kanun tasarısını Meclis'e sevk ettik. İnşallah bu yapısal reformları biz gerçekleştirdikçe bu ülke de ekonomi çok daha güçlü hale gelecek. Ekonominin, siyasetin güçlü olması ne demek? Millete daha fazla hizmet demek. Dün bütçeyi sunarken söyledik, bugün biz toplam eğitim kurumlarına bütçeden yaklaşık olarak 109 milyar lira kaynak ayırıyoruz. Bütçedeki 100 liranın 25 lirasını eğitime harcarken 18 lirasını da tek başına sağlığa harcıyoruz. Peki bu eskiden böyle miydi? 2002 yılında bütçenin 100 lirası vardı, onun 43 lirasını faize verirdik. Düşünebiliyor musunuz, bütçe hizmet bütçesi değil, faiz bütçesiydi. Dolayısıyla milletten toplanan o kaynakları millete değil, az bir grup borç verenlere verirdik. Şimdi biz bunları 10'lara kadar indirdik yani artık bugün bütçeden 100 lira harcıyorsak bunun sadece 10 lirasını faize veriyoruz. Bu bile yüksektir, bunu daha da aşağıya çekmemiz lazım. Eğitime, sağlığa, altyapıya, yatırımlara, sosyal yardımlara bütçeden daha fazla kaynak ayırmamız lazım."

Ağbal, ekonomi ne kadar güçlü olursa o kadar daha fazla millete hizmet yapacaklarını belirterek, "Daha fazla yol, köprü, baraj yapacağız, büyük boğaz geçişi projeleri yapacağız, bunların her birisini teker teker hayata geçireceğiz. Bunun ön koşulu ekonominiz sağlam olacak. Ekonominiz sağlamsa yürüyüşünüz de değişir. İşinizi ona göre yaparsınız. Maliye Bakanlığı olarak bir mesele geldiği zaman önümüze artık eskisi gibi değil, daha güçlüyüz. Kaynak bulabilme potansiyelimiz var, eskiden öyle değildi" diye konuştu.

Bakan Naci Ağbal, 2006 yılında IMF ile program yürüttükleri dönemleri hatırladığını anlatarak, şunları paylaştı:

"Ülkenin bankaları batmış, kamu o kadar borçlanmış ki neredeyse kaynakların önemlice kısmını borç ödemelerinde kullanıyorsunuz, öyle bir bütçeyi devralmışız. Oturmuşuz önce bütçenin kaynaklarını yanlış yere giden yerlerini tıkamışız, onların önüne geçmişiz. Bir taraftan da tasarruf yapıyoruz ki bütçeyi daha da sağlamlaştıralım. 2006 yılında hatırlıyorum, o zaman Bütçe Genel Müdürüydüm IMF ile oturup 50, 100, 200 milyonu konuşurduk. Bu kadar keseceğiz, nereden keseceğiz. Şimdi Allah'a şükürler olsun artık 50, 100 milyon liralar bizim sadece ve sadece köylerin altyapısı için kanalizasyon için verdiğimiz paranın belki 10'da 1'i değil. Bugünlere gelebildiysek, eğer ekonomimiz bu kadar güçlüyse aslında bunun temel nedeni milletin AK Parti'ye gösterdiği teveccüh ve güven. AK Parti'nin de gerçekten milletten aldığı kaynağı, milletten aldığı vebali ona uygun bir şekilde yerine getirmiş olması."

"Çok tasarruf yapan bir millet değiliz"

Gelecek dönemin, çok yoğun yasama faaliyetine şahit olunacak bir dönem olacağına dikkati çeken Ağbal, "Arka arkaya bu yapısal reformları parlamentoya getireceğiz. Bunların her birisi hayata geçtikçe de Türkiye daha fazla güçlü olacak, daha fazla yabancı yatırım gelecek. Ülke olarak daha fazla yatırıma ihtiyacımız var" ifadesini kullandı.

Ağbal, konuşmasına şöyle devam etti:

"Tasarruflarımız o kadar çok değil. Çok tasarruf yapan bir millet değiliz. İnsanlar artık sağlığa erişebiliyor. Eskiden hastaneye, ilaca erişebiliyor muyduk? Erişemiyorduk. Sosyal devlet bütün müesseseleri itibarıyla yerleşince vatandaşımız da diyor ki 'daha az tasarruf edeyim, daha fazla harcayım.' Bu doğru değil, tasarruf etmemiz lazım çünkü bu ülke büyüyecekse ancak kendi iç tasarruflarımızla büyüyebiliriz. Eğer yeteri kadar tasarrufumuz yoksa o zaman ne yapmanız lazım, dışarıdan kaynak bulmanız lazım, dışarıdan yatırım çekmeniz lazım. Bunun da yolu güçlü bir ekonomi, güçlü bir siyaset olacak. Bizim bir şekilde bu yapısal reformları birer birer hayata geçirmemiz gerekir. İnşallah önümüzdeki dönemde bunların her birisini teker teker hayata geçireceğiz."

Hükümetin açıkladığı eylem planının hayata geçirilmesi ile Türkiye'nin hem ekonomik hem de siyasi olarak daha güçlü bir ülke haline geleceğini ifade eden Ağbal, "Yarınlar inşallah bugünden daha güzel olacak. Her bakımdan huzur, barış, kardeşlik olacak. Bu ülke büyüyecek, kalkınacak. Gençlerimiz, çocuklarımız bizden daha güzel yarınları hak ediyor. Bunları bizler yapacağız, AK Parti teşkilatları olarak sizler yapacaksınız, hep berber yapacağız. Bu millete gerçekten borcumuz var. Milletin en son ki seçimde göstermiş olduğu kadirşinaslığı ve sağduyu Allah'ın bir lütfudur. İnşallah bu dönemde yaptığımız hizmetlerle bunan karşılığını vereceğiz. 2019 seçimleri geldiğinde, inşallah çok daha güzel bir Türkiye, çok daha kalkınmış bir Türkiye'yi birlikte ileriye taşıyacağız" dedi.

AK Parti Bayburt Milletvekili Şahap Kavcıoğlu, Belediye Başkanı Mete Memiş, İl Başkanı Hakan Kobal ve parti yöneticilerinin katıldığı toplantı, daha sonra basına kapalı devam etti.AA

Anahtar Kelimeler:
Maliye Bakanı Naci Ağbal
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
seko69 8 yıl önce

ver gazı!! hangi ekonomiden bahsediyor sayın bakan? bu nasıl düzgün ekonomi ki zam üstüne zam. hala doğalgaza yapılan %16'lık kazığı konuşan, gündeme getiren yok.. basın mensupları bu soruyu neden sormazlar? Bayburt gibi küçük illere neden teşvik ve indirimler yapılmaz? neden hep güneydoğu? Şırnak ve Hakkari'yi kalkındır, geliştir, Vatan millet, devlet sever Bayburt'a KAZIK... ayrıca böyle bir rezil şehir olmaz.. sayın bakan Saat Kuleden şingah istikametinden hastaneye bir gitsin.. gitsinde rezilliği görsün.. eskiden Bayburt'umun bir şanı vardı. şimdi yabancı memur ve öğrenciye rezil oluyoruz. turizm ve kültür tanıtımı bitmiştir. şehircilik yoktur. idarecilik yoktur. herkes çıkarı için bir yerler kapma derdinde ama Bayburt'u düşünen yok.yetkililer bu rezillikleri gördükleri halde rantları elden gider, AKP kötülenir diye ses çıkarmıyorlar. biz ise hala Başkanlık sistemi ve anayasa ile kandırılıyoruz. Benim şehrim kalkınmadıktan gelişmedikten sonra anayasa değişse ne başkanlık gelse ne

Avatar
hasan 8 yıl önce

biz çokk öyle masallar anlatanlar gördük, 14 yılda ben sizin 3 vekilinizim diyenlerde konuşmayın yapım artık ne istedinizse 14 yılda bu halk size fazlasıyla verdi ama siz 6 ay iş kur işçisi çalıştırarak insanlara birşeyler verdiğinizi sanıyorsunuz

Avatar
Dursun KACIR 8 yıl önce

%16'lık zam kabul edilir gibi değil. Sayın bakan bayburtun nüfusunun az olması bayburtlunun suçu değil, aksine siyasilerin sorumluluğudur. Herkesin istanbulda toplanmasını istemiyorsanız bu insanların mağduriyetini giderin.

Avatar
Farkında mısın 8 yıl önce

Bakanım farkındaysanız arkanızda önünüzde koruma ordusu var. Sokaklarda vs her yerde. Bu halktan korkmadığınız zaman gelin bayburta