Baksı Müzesi’nde herfene ile dillenen sanat!

Bayburt 1. Öğrenci Sanat Şenliği Baksı Müzesi’nde düzenlenen final programı ile sona erdi.

Baksı Müzesi’nde herfene ile dillenen sanat!

Bayburt Postası - Bayburt 1. Öğrenci Sanat Şenliği Baksı Müzesi’nde düzenlenen final programı ile sona erdi. Dünyanın en iyi 10 uzak müzesi arasında gösterilen Baksı Müzesi, bu yıl birincisini düzenlediği Bayburt Öğrenci Sanat Şenliği ile güzel sanatlara yeteneği olan çocukları keşfetmeye yönelik ilk adımını attı.

Kurulduğu günden bu yana özel etkinliklerle Bayburt’tan geniş kitlelere hitap eden Baksı Kültür Sanat Vakfı, bu defa geleceğin sanatçılarını keşfetmek adına gerçekleştirdiği bir özel projeyi daha hayata geçirdi.

Bayburt 1. Öğrenci Sanat Şenliği büyük bir coşku ile gerçekleşti. Ana teması, Dede Korkut masalları, Bayburt efsaneleri ve sokak oyunlarını anlatan resim yarışması üzerine kurulu olan Bayburt Öğrenci Sanat Şenliği’nin finalinde yöre için geleneksel bir değer olan herfene etkinliği düzenlendi.  Yaklaşık bine yakın öğrencinin başvurduğu yetenekli gençleri keşfetmeye yönelik projede en başarılı 150 resim ve atölye çalışmalarının görücüye çıktığı karma sergi ile başlayan herfene, çocuk oyunları, folklor, tiyatro ve hediyeli kete dağıtımı ile devam etti.

Programda, 150 öğrencinin eserlerinin sergilenirken, 5 gün boyunca atölye çalışmalarına katılan 30 öğrenciden seçilen 15 öğrenci Baksı Kültür ve Sanat Vakfı’nca 1 yıllık eğitim bursu ile ödüllendirildi. Bülent Erdaş yönetimindeki Bayburt Belediyesi Tiyatro ekibinin Karagöz ve Hacivat gösterisiyle renklenen  şenlikte çocuklar doyasıya eğlenirken, halk oyunları ekibi de renk kattı. Şenlikte, sergiye ve atölye çalışmalarına katılan öğrencilere ayrı ayrı başarı belgelerinin verilmesinin yanı sıra organizasyona destek sunan kurumlara da birer teşekkür belgesi sunuldu.

Baksı Müzesi’nde gerçekleşen ve saat 13.00’te başlayan herfeneye Bayburt Valisi Hasan İpek ile eşi Gülten İpek, Belediye Başkanı Hacı Ali Polat, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, Milli Eğitim Şube Müdürü Altan Kalkın, Baksı Müzesi Kurucusu Prof. Hüsamettin Koçan, Baksı Kültür Sanat Vakfı Başkanı Oya Koçan, STK temsilcileri, basın mensupları, öğretmenler, öğrenciler ve davetliler katıldı. Ünlü kültür ve sanat yazarlarının da ilgi gösterdiği şenliği ulusal basından da birçok temsilci takip etti.

Sunuculuğunu Murat Türklu’nun yaptığı final programında açılış konuşmasını Baksı Müzesi’nin kurucusu Prof. Hüsamettin Koçan yaptı. Konuşmasında, Baksı Müzesi’nin amacına değinen Prof. Koçan, irrasyonel projelerle rasyonel bir zemin oluşturmaya çalıştıklarını ve Bayburt Öğrenci Sanat Şenliği’nin de bu projelerden biri olduğunu söyledi. Şenlik öncesi yapılan çalışmalar hakkında da konuşan Prof. Koçan, atölyeye katılan çocukların müzeye gelişlerindeki enerjisini, geleceğe sabırsızlıkla baktıklarını ve bu nedenle bu çocukların enerjisi ile projenin yarınının da olacağını belirtti.

Prof. Koçan, şöyle konuştu:

“Çocuklarımıza imkân verilirse, bu bölge uluslararası kültüre katkıda bulunabilir”

Baksı Müzesi Kurucusu Prof. Hüsamettin Koçan“Bugün sabah kalktığımda oyun parkında çocukları gördüm. Doğrusunu isterseniz onları orda  görünce moralim çok yükseldi. Çünkü onlar geleceğe sabırsızlıkla bakıyorlar. Onlar bir şeyin etrafında toparlanıyorsa o şeyin bir geleceği var anlamına geliyor. Onlar çünkü çok objektif ve duyarlılar. Bizim bu Baksı projemiz zaten bir macera, cazibesi de macera olmaktan kaynaklanıyor. Merkezi bir yerde değil uzak bir yerdeyiz. Herkes buradan batıya doğru giderken biz burada yeniden bir merkez oluşturmaya çalışıyoruz. Biraz modernizmle biraz sosyal erozyonla problemimiz var. Biraz unutulan geleneklerle ilgili sorunumuz var. Biraz gurbete giden insanların öyküleriyle ilgili sorunlarımız var. Biraz entelektüel sorunlarımız, yaşama gitme sorunlarımız var. Bütün bunları yan yana koyunca biz kendi irrasyonel projemizle rasyonel bir zemin yapmaya çalışıyoruz ama bizim projemiz cazibesi irrasyoneliteden kaynaklanıyor. Özgünlüğü de oradan kaynaklanıyor. Yani herkesin aksine tersine bir akım oluşturuyoruz. Batıya giderken biz biraz daha doğuya gitmeye çalışıyoruz ama arkamıza insanlık değerlerini alarak gidişi yapmaya çalışıyoruz. O açıdan bizim projemiz uzun bir süre daha irrasyonelitesini korumak zorunda, koruduğu sürede cazibesi olacak diye düşünüyorum. Bu projelerimizden bir tanesi de doğrusunu isterseniz bu çocuk şenliğidir. Cazibesi şu, eğer biz bu bölgede özel olarak görsel sanatlara ve tasarıma yetenekli olan çocuklarımıza eğitim imkânı verebilirsek bu bölge ulusal ve uluslar arası kültüre katkıda bulunabilir. Ve bu projenin uygulama aşamasında bir şeyi gördüm. Bu çocukların bana telkin ettikleri duygu olağanüstü zenginleştiriciydi. Azimli, zeki ve yaratıcı. Söyleneni anında kavrayıp onu eyleme dönüştürebilecek kadar seri ve pratik düşünebiliyorlar. Bu açıdan bizim bu projenin geleceğinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bence Bayburt elinde olağanüstü bir potansiyeli olduğunu düşünüyorum bu zenginliği iyi yönlendirebilirsek bu bölgeye dünyaya çok büyük hizmet etmiş oluruz"

Geleceği olan bir akımın ilk adımı

“Projemizi ilk olarak sayın valimize açıkladık kendileri bizi desteklediler. Projemizin organizasyonunu bizim sevgili hemşehrimiz sayın Kürşat Okutmuş üstlendi. Bütün ilişkileri kendileri organize ettiler. Bize yaklaşık bin resim geldi. Jürimiz bu bin resmi 150’ye düşürdü. 150 resim içerisinden de 30 resim seçtik ve bu 30 öğrenciyi 1 hafta boyunca atölyelerde çalışmaya tabi tuttuk. Bugün burada 30 öğrencimizden 15 yetenekli öğrencimize 1 yıl boyunca burs verilecek. Eğer bizim öğrencilerimiz bu yeteneklerini geliştirici adımlar atarlarsa biz üniversite sonuna kadar da burs vereceğiz. Üstelik önümüzdeki yıl da biz 15 öğrencimize burs vereceğiz. Bunun içinde önümüzdeki yıllar içerisinde bir yetenek geliştirme akademisi kuracağız. Vakfın ilk toplantısında bu konuyu ele alacağız. Onun için bu projemiz geleceği olan bir şeyin ilk adımıdır”

“Öğrencilerimizin başarısının öğretmenlerle bir ilişkisi var. Sayın valimiz de bunu desteklerlerse çok mutlu oluruz”

“Projede  bazı okulların çok önemli sonuçlar aldığını düşündük. Onlardan bir tanesi Korkut Ata Anadolu Lisesi bir diğeri de Hayırseverler İmam Hatip Okulu. Bunun sebebinin aslında o okulu yöneten yöneticilerle ve öğretmenleri ile bir ilişkisi var. o açıdan ben özellikle bu iki okulumuzun hem yönetici hem de öğretmenlerine teşekkür etmek istiyorum. Hayırseverler İmam Hatip okulunun öğretmeni 8 ay önce gelmiş ama büyük bir coşkuyla bu projeye hazırlanmışlar. Bunu yaygınlaştırabiliriz ve bizim buradaki yetenek alanını daha da genişletebiliriz. Sayın valimiz bunu desteklerlerse çok mutlu oluruz”

Başkan Polat’a özel teşekkür

“Bizi bu projemizde destekleyen sayın belediye başkanımız doğrusunu isterseniz biz ne istersek onları sağlıyor. Kendilerinin katkıları çok değerlidir, çok teşekkür ediyorum. Ticaret odamız destek verdi. Diğer ilçe belediyeleri de işbirliğine yakın davrandı ama burada yok. Davetiye geleneğimiz yok ona bağlıyorum bunu. Belediyelerimizin iyi niyetini biliyorum. Gelecekte hem Aydıntepe hem de Demirözü belediyeleriyle daha yakın ilişki kuracağız. Sayın rektörümüz bizim buraya gelen ilk rektörümüz. Umut ediyorum ki gelecekte hem Baksı Müzesi ile hem de bu proje ile ortak adımlar atacağız. Daha tutarlı ve kurumsal adımlar atacağız”

Ünlü modacı Özlem Süer ve işadamı Kamil Aktaş’tan burs desteği

“Benim bir köylüm var, Kamil Aktaş buradalar. Projede 5 öğrencinin bursunu karşılıyor. Diğer 5 tanesinin Özlem Süer bursunu veriyor. 5 tanesi de bizim vakıfa kaldı. Bundan sonra gelecek senenin burslarını planlayacağız. Bayburt Gazeteciler Cemiyeti ile her zaman ilişkilerimiz oldu. Biz doğru dürüst bir organize olamadık. Yerel organizasyonumuz hiçbir zaman iyi olmadı. Kürşat beyle birlikte bunu aşabiliriz diye düşünüyorum. Ama onlar hep bizim yanımızda oldular. Bugün de yanımızdalar. BEKDER her zaman bizimle dayanışma içerisinde oldu. Her zaman kendilerinden rahatlıkla taleplerde bulunduk. Bizim Kadınlar derneğimiz yine yanımızdalar. Bugün ketelerimizi yaptılar. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Teşekkür listem uzayabilir ama asıl teşekkür etmek istediğim ise çocuklarımızdır. Bu ülkenin geleceği de onlardır. Baksı Müzesi’nin sahipleri de onlardır. Onların sevinçlerinden çok büyük mutluluk duyuyorum ve umutlanıyorum. Onun için onlara çok teşekkür ediyorum.”

Başkan Polat: "Baksı Müzesi üretime geçti"

Bayburt Belediye Başkanı Hacı Ali PolatŞenlikte konuşma yapan Bayburt Belediye Başkanı Hacı Ali Polat da, Baksı Müzesi’nin önemine değindi. Baksı Müzesi’nin artık kendini tanıtma sürecini aştığını ve üretime geçtiğini söyleyen Başkan Polat, “Baksı Müzesi’ni tarif etme dönemi geçti artık ve kendisini kabul ettirdi. Niye başladığı belli. Merkezileşen bir dünyada merkeze itiraz ettik ve burayı kurduk. Artık şu olmaya başladı. Baksı Müzesi üretime geçti. Bu Bayburt adına çok önemli. Bayburt’un tanıtımı adına gerçekten çok önemli. Bu konuda her zaman yaptığımız gibi başta Hüsamettin Hocam ve kıymetli eşi bizim tango gelinimiz Oya hanım olmak üzere kendilerine teşekkür ediyoruz. Bugün finali yapılan bu şenlik gerçekten çok önemli. Bayburt’ta beşeri sermayeye yatırım yapmak hepimizin önemsemesi gereken bir durum” dedi.

Başkan Polat, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bizde bireysel başarı gerçekten çok imkan dahilinde. Bunu yakalamak mümkün. Ferdi sporlarda ciddi başarılarımız var. Şimdi kültür ve sanatta bu beşeri sermayenin geliştirilmesi adına bu organizasyon gerçekten çok önemli. Kürşat Okutmuş beye gerçekten çok teşekkür ediyorum. Şu önemli, çocuklarımızı okula gönderdiğimizde hep yapmacık oyuncaklarla oynuyorlar. İşte arabalar, oyun hamurları  ile oyun oynuyorlar. Oysa 50 yaşın üstündeki insanlar bu topraklarda topraktan, ağaçtan ürettikleri işle oyun oynadılar. Ve bu çocuk psikolojisinde bir üretkenliği doğurdu aynı zamanda. Yaratıcılığı doğurdu ama ne zaman modernizmin ürettiği oyuncaklara mahkûm olduk, işte o zaman çocuk üretkenliğini kaybetti. Doğayla baş başa kalan çocuğun üretkenliği arttığı zaman hem daha mutlu olacak, hem de zeka gelişimine daha müthiş bir katkı ortaya koymuş olacağız. Filozofun söylediği gibi bir yıl sonrasını düşünen insanlar tohum eksinler, 10 yıl sonrasını düşünenler fidan diksinler, 100 yıl sonrasını düşünen insanlar insan yetiştirsinler. Yani eğitime önem versinler. Bu açıdan bu organizasyon çok önemli. Katkı sunan herkese ben teşekkür ediyorum. Uzaktan yakından gelen herkese ben hoş geldin diyorum.  Organizasyonlardan amaç bu coğrafyada insanı mutlu etmekse bu topraklar, bu coğrafya, bu hava, bu iklim insanı mutlu eder. Modernizme, çağdaşlığa rağmen bu yolun bittiği nokta insanı mutlu eden noktadır. Ben bunun Bayburt’un geleceğine önemli katkılar yapacağına inanıyorum”

Vali İpek: “Bayburt’un sanattaki yerini Türkiye’ye anlatmak istiyoruz”

Bayburt Valisi Hasan İpekBayburt’un yaşam şartlarının Türkiye’nin birçok yerine göre çok daha iyi olduğunu ve buna uluslararası entelektüel katkıyı da Baksı Müzesi’nin sağladığını söyleyen Bayburt Valisi Hasan İpek ise, şöyle konuştu:

“Bugün Bayburt’un sanattaki yerini Türkiye’ye anlatmak istiyoruz. Hem kendimize kabul ettirmek, hem de Türkiye’ye bunu göstermek istiyoruz. Karadeniz’in bu yüksek yaylasında böyle bir müzenin olması bunun bir göstergesiydi. İçindeki eserler bunun bir göstergesiydi. Ve bugün bizim çocuklarımız bunları en iyi yapar diyerek biz bunları hem kendimize hem de Türkiye’ye göstermek istiyoruz. İşte bu şenliğin amacı ve anlamı budur. Daha önce bir televizyon kanalı tarafından yaşanabilir iller anketi yapılmıştı. Kültür ve sanatta Bayburt sekizinci çıkınca herkes bir düşündü. Çünkü sanat alanında çok  olumsuz bir espri var biliyorsunuz. ‘Bayburt Bayburt olalı böyle bir eziyet görmedi’ diye. Ama bu tarafsız ankette Türkiye’de sekizinci çıktı Bayburt. Nüfus olarak en küçük olmasına rağmen bu dereceye çıktı. Ben şunu da belirtmek istiyorum. Bu yıl yapılan üniversite sınavlarında Türkiye yirmincisi olduk. Geçen yıl kırklardaydık. Yani büyük bir kademe atladık. İstanbul’un yirmi üçüncü olduğu sınavda Bayburt olarak biz yirminci olduk. Bu eğitim ve öğretimde kalite artışının göstergesidir. Bayburtlular artık bahane edemeyecekler. ‘Çocukların tahsili için İstanbul’a göçüyoruz’ diyemeyecekler. Çünkü Bayburt’un eğitimi İstanbul’dan daha iyi. Ve Bayburt’taki yaşam şartları gerçekten Türkiye’nin birçok yerinden daha iyi. Buna uluslararası ve entelektüel katkıyı da Baksı Müzesi sağlıyor. Hüsamettin Koçan hocam ve muhterem eşleri gerçekten büyük bir fedakârlık örneği ile ama onlar bunları bir idealizm bir mutluluk vesilesi olarak yapıyorlar. Büyük bir fedakârlıkla Bayburt’un sanat anlamında hem Türkiye, hem de dünyaya tanıtımı anlamında çok şeyler yapıyorlar. Her şeyi kendiniz yapamazsınız ama ciddi organizasyonlar yapabilirsiniz. İşte kendileri gerçekten ciddi organizasyonlar yaparak Türkiye’deki bu konuya ilgi duyan herkesin ilgisini buraya çekerek Bayburt’a çok büyük bir katma değer sağlıyorlar. Ben kendilerini Baksı Müzesi’nin kuruluşu ve Bayburt’un sanat anlamında ön plana çıkarılması için yaptıkları bu projeler için Bayburt Valisi olarak teşekkür ediyor, kendilerini kutluyorum”

Febus Medya Genel Yayın Yönetmeni Kürşat OkutmuşProje Koordinatörü Kürşat Okutmuş da, yaptığı açıklamada, Bayburt’taki yetenekli ve sanata ilgisi olan çocukları keşfetmek adına böyle bir proje başlattıklarını ve önümüzdeki yıllarda da devam ettirmek istediklerini söyledi. Projenin hem gelecek nesil adına hem de öğrencilerin geleceği adına önemli olduğunu belirten Okutmuş, şöyle konuştu:

“Öncelikle bu projeye destek veren bütün paydaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bu 6 aylık bir süreçti. Bu yıl ilkini başlatalım küçük olsun, sıcak olsun, samimi olsun ama bu proje başlasın dedik. 6 ay önce başladık hazırlıklara. O süreci zaten Bayburt’taki bütün paydaşlarımızla birlikte yerel medyayla birlikte sizler aracılığıyla bütün eğitim camiasına duyurmuştuk. Bu projedeki asıl amacımız Bayburt’taki yetenekli çocukları, sanata ilgisi olan çocukları keşfetmek. Baksı Kültür ve Sanat Vakfı da bu proje aracılığıyla bu çocuklara ulaşmak ve bu çocuklara burs vererek sanat dünyasına kazandırma arzusunu taşıyor. Bu yıl 1. Öğrenci Sanat Şenliği ile bunu başlattık. Önümüzdeki yıl ve sonraki yıllarda da hem sanat atölyelerine kazandıracağımız öğrenci hem de  burs vereceğimiz öğrencilerin sayısı artacak. Bunun sözünü de vakfımızın kurucusu Hüsamettin Koçan’dan aldık.  Paydaşlarımız da bizimle birlikte hareket ederse, bu proje Bayburt’taki gelecek nesil adına, sanat adına çok keyifli güzel işlere imza atacağını düşünüyorum”

Yetenekli 30 öğrenci, doğanın sunduğu malzemeler ile harikalar yarattı

Proje kapsamında seçilen ve beş gün boyunca Baksı Müzesi’nde sanat ve tasarım atölyelerinde eğitimlere katılan 30 öğrencinin, ağaç dalları, taş, tahta gibi doğadaki malzemeler ile çalışıp estetik bir değer oluşturdukları atölye çalışmaları müzede sergilenmek üzere yerini aldı.

Öte yandan sürpriz hediyelerin yanı sıra atölye çalışmalarına katılan genç ressam adaylarından en başarılı olan 15 öğrenci, ayrıca Baksı Kültür Sanat Vakfı tarafından eğitim bursu ile ödüllendirildi. Baksı Kültür Sanat Vakfı’ndan burs kazanan isimlere en büyük destek ünlü modacı Özlem Süer ve işadamı Kamil Aktaş’tan geldi.

Atölye çalışmaları sonunda Mehmet Çelebi, Melisa Orhan, Serkan Çiğdem, Efe Yılmaztürk, Fatma Birgül, Esra Özdemir, Adem Can, Ahmet Koçyiğit, Beyzanur Kaya, Emre Genç, Sena Kocaoğlu, Burak Bayrak, Ali Talip Ünsal, Oğuz Eren Güneş ve Turgay Okumuş burs kazanan isimler oldu.

Editör: Bayburt 1. Öğrenci Sanat Şenliği ile ilgili Baksı Müzesi'nde hafta boyunca süren çalışmalar ve tüm izlenimler Baksı Kültür Sanat Vakfı Resmi Faceboox Sayfası'nda olacak...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.