Bayatlamayan ekmek kuşaktan kuşağa aktarılıyor

Ordulu kadınların özel tarif ve yöntemle közle pişirdiği ekmek, asırlardır sofralardaki yerini alıyor.

Bayatlamayan ekmek kuşaktan kuşağa aktarılıyor
Ordulu kadınların özel tarif ve yöntemle közle pişirdiği ekmek, asırlardır sofralardaki yerini alıyor.
Kumru ilçesinde yaklaşık 300 senelik gelenek olan ekmek, yörenin vazgeçilmez lezzetleri arasında bulunuyor. Bileki taşı içerisinde ve közle pişirilen ekmek, raf ömrünün uzun olması nedeniyle de "bayatlamayan ekmek" olarak adlandırılıyor.

Mısır unu, tuz ve su karışımından elde edilen hamur, özel bileki taşına dökülüyor. Lezzetini artırması ve lekelenmemesi için hamur karalahana ile örtülürken, onun üzerine ise sac koyuluyor. Sacın üzerine odun ateşinden oluşturulan köz konulduktan sonra hamur, yaklaşık bir saat pişiriliyor,

Büyüklerinden öğrendiği geleneği sürdüren 54 yaşındaki Hanife Karavelioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "bayatlamayan ekmeğin" yörede bilinen bir ekmek çeşidi olduğunu söyledi.

Annesinin her zaman bileki taşında ekmek pişirdiğini ve severek tükettiklerini belirten Karavelioğlu, yöredeki tüm kadınların bu yöntemle ekmek yaptığını anlattı.

Bu ekmeğin uzun yıllara dayanan bir geçmişi olduğuna işaret eden Karavelioğlu, "Büyüklerimiz yapıyordu. Annem de kaynanam da bu ekmeği pişiriyordu. Onlardan gördük, şimdi de biz bu geleneği sürdürüyoruz." dedi.

"Hemen bayatlamıyor"

Karavelioğlu, bileki taşını özel fabrikalardan aldıklarını ifade ederek, bu taşla yapılan ekmeğin çok güzel olduğuna dikkati çekti.

Bileki ekmeğini her zaman yaptıklarını dile getiren Karavelioğlu, "Misafirlerimiz geldiğinde de onlara özel olarak hazırlıyoruz. Gurbetten de çocuklarımız ve yakınlarımız buraya geldiğinde yapıyoruz." diye konuştu.
Karavelioğlu, "Hemen bayatlamıyor bu ekmek. Bir haftayı geçen bir süresi var. Dolapta da bekletilebiliyor." ifadesini kullandı.

"Bu ekmek doğal ürünlerle yapılıyor"

38 yıldır Fransa'da yaşayan ve tatil amacıyla eşiyle ilçeye gelen Gönül Karavelioğlu, her sene memleketlerine gelmeye çalıştıklarını belirterek, "Geldiğimiz zaman da bu doğanın güzelliğini ve doğal lezzetleri tadıyoruz. Eltimiz sağ olsun, bu lezzetleri bizlere sunuyor. Annelerimiz, babaannelerimiz geldiğimizde bu ekmeği yapardı." dedi.

Karavelioğlu, bileki ekmeğinin, diğer ekmeklerden ayrılan özelliğinin tamamen doğallığı olduğunu vurgulayarak, "Bu ekmek doğal ürünlerle yapılıyor. Buradaki mısır unundan ve doğal suyla hazırlanıyor. Kesinlikle çarşıdan aldığımız ekmekle kıyaslanamaz. Bunlar hiçbir zaman değişmeyen lezzetler. Anneanneden kızına, ondan çocuğuna kalan gelenekler. Böyle de devam edecek." dedi.

Gurbetçi Mustafa Karavelioğlu da geçmişte kesinlikle çarşıdan pazardan ekmek satın alınmadığını ve her evin kendine bileki taşında ekmeğini yaptığını kaydetti.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.