Bayburt Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, Ardahan'da tutuklu bulunan M.H.Ö, Trabzon'da tutuklu bulunan E.A. ve Giresun'da tutuklu bulunan M.Ç. savunmalarını Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile yaptı.
Mahkeme başkanının tutuklu sanık M.H.Ö'ye hakkında "silahlı terör örgütü kurma veya yönetme", "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlaması ile dava açıldığını, susma hakkının olduğunu ancak isterse savunma yapabileceğini belirtmesi üzerine, M.H.Ö. etkin pişmanlık yasasından yararlanmak istediğini ve bu kapsamda ifade vermek istediğini ifade etti.
Bunun üzerine mahkeme heyeti, sanığın SEGBİS aracılığıyla dinlenmesinin sağlıklı olmayacağı gerekçesiyle bizzat huzurda dinlenilmesine karar verdi.
Tuklu sanık E.A. da bu örgütün gerçek yüzünü 15 Temmuz gecesi öğrendiğini ileri sürerek, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, aleyhinde tanıklık yapan kişilere hakkını helal etmediğini söyledi.
Yargılaması tutuklu olarak yapılan ancak kamu görevi halen devam eden M.T. ise hakkındaki silahlı terör örgütü üyeliğini kabul etmeyerek, kendisinin öğretmen olduğunu ve bu kamu görevinin devam ettiğini anlattı.
FETÖ ile ilişkili bankada hiçbir hesabının bulunmadığını, para yatırmadığını, bu örgütün gazetelerine aboneliğinin bulunmadığını ancak bu örgütle ilgisinin geçmiş yıllarda açılan bir dernekle olduğunu dile getiren M.T. "Eğitim amacıyla Erdemli Kalemler Derneği adıyla bir dernek kurulmuştu. Ben de bu derneğin kuruluşunda yer aldım ancak 2011 yılı sonrası bu dernekten ayrıldım." dedi.
Tutuklu sanık M.Ç. de FETÖ ile hiçbir ilgisinin olmadığını yalnız örgütle ilişkili bir SODES projesinde 4 ay çalıştığını, infaz koruma memuru olunca da bu projeden ayrıldığını ileri sürdü.
Mahkeme heyetinin, bazı tanık ifadelerinde örgütün şifreli haberleşme programı olan "ByLock"u kullandığı yönündeki beyanların hatırlatılması üzerine ise sanık M.Ç. bu programı hiçbir zaman telefonuna yüklemediğini ve kullanmadığını iddia etti.
Bunun üzerine iddianameyi hazırlayan savcı, tutuklu sanık M.Ç'ye kendi adına ait olmayan ve bir arkadaşının üzerine kayıtlı olan hattı bir hafta süreyle kullanıp kullanmadığını sordu. Savcı, yine arkadaşından aldığı bu hat ile babası üzerine kayıtlı olan beş farklı numaralar ve bir kuzeniyle görüşmeler yaptığını ve ByLock programınında bu tarihte telefonuna indirdiğini tutuklu sanık M.Ç'ye hatırlattı.
Hattı ByLock'u kullanmak için almamış
Savcının bu hatırlatmaları üzerine sanık M.Ç, "Evet ben arkadaşımdan hiç açılmamış bir cep telefonu hattı aldım. Bu hattı bir hafta süreyle kullandım ama ben bu hattı ByLock'u kullanmak için almadım" diyerek kendini savundu.
Tutuksuz sanık M.A. ise örgüte ait bazı sohbetlere katıldığını, bu konulara ilişkin bildiği şeyleri savcılık ifadelerinde anlattığını söyledi.
Mahkeme heyeti, sanık ve sanık avukatlarının tahliye taleplerini reddederek, duruşmayı erteledi.AA
Mahkeme başkanının tutuklu sanık M.H.Ö'ye hakkında "silahlı terör örgütü kurma veya yönetme", "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlaması ile dava açıldığını, susma hakkının olduğunu ancak isterse savunma yapabileceğini belirtmesi üzerine, M.H.Ö. etkin pişmanlık yasasından yararlanmak istediğini ve bu kapsamda ifade vermek istediğini ifade etti.
Bunun üzerine mahkeme heyeti, sanığın SEGBİS aracılığıyla dinlenmesinin sağlıklı olmayacağı gerekçesiyle bizzat huzurda dinlenilmesine karar verdi.
Tuklu sanık E.A. da bu örgütün gerçek yüzünü 15 Temmuz gecesi öğrendiğini ileri sürerek, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, aleyhinde tanıklık yapan kişilere hakkını helal etmediğini söyledi.
Yargılaması tutuklu olarak yapılan ancak kamu görevi halen devam eden M.T. ise hakkındaki silahlı terör örgütü üyeliğini kabul etmeyerek, kendisinin öğretmen olduğunu ve bu kamu görevinin devam ettiğini anlattı.
FETÖ ile ilişkili bankada hiçbir hesabının bulunmadığını, para yatırmadığını, bu örgütün gazetelerine aboneliğinin bulunmadığını ancak bu örgütle ilgisinin geçmiş yıllarda açılan bir dernekle olduğunu dile getiren M.T. "Eğitim amacıyla Erdemli Kalemler Derneği adıyla bir dernek kurulmuştu. Ben de bu derneğin kuruluşunda yer aldım ancak 2011 yılı sonrası bu dernekten ayrıldım." dedi.
Tutuklu sanık M.Ç. de FETÖ ile hiçbir ilgisinin olmadığını yalnız örgütle ilişkili bir SODES projesinde 4 ay çalıştığını, infaz koruma memuru olunca da bu projeden ayrıldığını ileri sürdü.
Mahkeme heyetinin, bazı tanık ifadelerinde örgütün şifreli haberleşme programı olan "ByLock"u kullandığı yönündeki beyanların hatırlatılması üzerine ise sanık M.Ç. bu programı hiçbir zaman telefonuna yüklemediğini ve kullanmadığını iddia etti.
Bunun üzerine iddianameyi hazırlayan savcı, tutuklu sanık M.Ç'ye kendi adına ait olmayan ve bir arkadaşının üzerine kayıtlı olan hattı bir hafta süreyle kullanıp kullanmadığını sordu. Savcı, yine arkadaşından aldığı bu hat ile babası üzerine kayıtlı olan beş farklı numaralar ve bir kuzeniyle görüşmeler yaptığını ve ByLock programınında bu tarihte telefonuna indirdiğini tutuklu sanık M.Ç'ye hatırlattı.
Hattı ByLock'u kullanmak için almamış
Savcının bu hatırlatmaları üzerine sanık M.Ç, "Evet ben arkadaşımdan hiç açılmamış bir cep telefonu hattı aldım. Bu hattı bir hafta süreyle kullandım ama ben bu hattı ByLock'u kullanmak için almadım" diyerek kendini savundu.
Tutuksuz sanık M.A. ise örgüte ait bazı sohbetlere katıldığını, bu konulara ilişkin bildiği şeyleri savcılık ifadelerinde anlattığını söyledi.
Mahkeme heyeti, sanık ve sanık avukatlarının tahliye taleplerini reddederek, duruşmayı erteledi.AA
