Mursi'ye verilen ceza Bayburt'ta protesto edildi

Anadolu Gençlik Derneği (AGD) üyeleri, eski Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin 20 yıl hapis cezasına çarptırılmasını protesto etti.

Mursi'ye verilen ceza Bayburt'ta protesto edildi
Bayburt Postası - Anadolu Gençlik Derneği (AGD) üyeleri, eski Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin 20 yıl hapis cezasına çarptırılmasını protesto etti. Cuma namazı çıkışında Yakutiye Camii önünde toplanan grup adına konuşan AGD Şube Başkanı Faris Tütüneken, "Kardeş ülke Mısır’da ilk bağımsız ve serbest seçimle cumhurbaşkanı seçilen Muhammed Mursi ve arkadaşlarına karşı işletilen haksız süreç devam etmektedir. verilen cezanın bir askeri cunta tarafından verildiği aşikârdır" dedi. 

Tütüneken konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

"Cezanın askeri cunta tarafından verildiği aşikârdır"

"Bugün, Mısır’da gerçekleşen darbenin ardından ortaya çıkan hukuksuzlukları adaletsizlikleri hak ihlallerini protesto etmek için burada toplanmış bulunmaktayız. Kardeş ülke Mısır’da ilk bağımsız ve serbest seçimle cumhurbaşkanı seçilen Muhammed Mursi ve arkadaşlarına karşı işletilen haksız süreç devam etmektedir. verilen cezanın bir askeri cunta tarafından verildiği aşikârdır. Ayrıca Mısır'da Müslüman Kardeşler Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii'nin de aralarında bulunduğu 14 teşkilat yöneticisine verilen idam cezaları onandı. 'Rabia Operasyonları Birimi' davasında 48 kişi ise müebbet hapisle cezalandırıldı. Bu kararları veren sözde mahkemelerin askeri cunta tarafından gerçekleştirilen darbenin emrinde olduğu aşikârdır. Aynı askeri cunta 2 yıl önce 14 Ağustos 2013 Adeviyye Meydanı’nda üç bin’i aşkın sivili şehit etmekten kaçınmamıştır. Şimdi bu cuntanın emrindeki yargının Muhammed Mursi ve Müslüman Kardeşler hakkında verdiği saçma sapan idam kararları bizi şaşırtmamıştır. Bu kişilerin tek suçu o gün seçilmiş hükümete karşı yapılan darbeyi protesto etmek için Adeviyye Meydanı’nda olmalarıdır." 

"Cezaların adaletle bir ilgisi yoktur"

"Bu idam kararları ve cezaların hiçbir şekilde insan hakları, özgürlükler ve adaletle bir ilgisi yoktur. İnsanların temel hak ve hürriyetlerinin ayaklar altına alındığı bir karardır. Yaşanan bu hukuk dışı süreçte Batı’nın sessiz kalması elbette ırkçı emperyalizmin izlediği stratejinin bir gereğidir.  Zaten aynı güçler darbe sürecine de destek vermişlerdir. Mısır’da olup bitenleri sadece bir hukuk skandalı olarak değerlendirmek elbette yanlıştır. Yaşanılan süreç, yeryüzünün enerji kaynaklarını yağmalayarak, kendinden olmayan insanları ücretli köleler haline getirerek, kendilerine itaat etmeyenleri de imha ederek mevcut dünya düzenini işleten ırkçı emperyalizmin örtülü işgalinin yansımasıdır.  529 kişi ile ilgili verilen idam kararı bu coğrafyanın insanlarının bağımsızlığını hedef alan bir karardır."

"Kin ve nefret tohumları ekilmektedir"

"Alınan bu kararın Mısır’ı bir iç savaşa sürükleme ihtimali de bizi endişelendirmektedir. İşgalci İsrail’e komşu olan ülkelerde yaşanan bu sıkıntılı süreçlerin tek kazananın İsrail olduğu aşikârdır.  ABD ve İsrail ile stratejik müttefik olan ülkelerin yaşanılan süreçle ilgili bir tepki koyamaması ya da ortaya konulan tepkilerin cılız kınamalardan ibaret kalması da bu oyunun bir parçasıdır. Mısır’da, Suriye’de, Irak’ta, Lübnan’da, Yemen’de, Bangladeş’te, Afganistan’da, Pakistan’da aynı coğrafyanın insanları arasına kin ve nefret tohumları ekilmektedir. Bazen mezhep farklılıkları, bazen etnik farklılıklar kaşınarak bazen de işbirlikçi iktidarların hukuk dışı uygulamaları ile bu coğrafyada kaos ortamları oluşturulmaktadır."

"Bu ideali terk etmenin vebalini kimse ödeyemez"

"Bütün bu süreç hem İslam ülkelerinin her birinde toplumu bir arada tutan bağları koparmaya hem de İslam ülkelerinin ortak bir anlayış etrafında bir araya gelmelerini sabote etmeye yöneliktir. Mısır’da yaşanılan sürecin daha da kötüye gitmemesi için bu sözde mahkeme kararlarının mutlaka durdurulması gerekir. Anadolu Gençlik Derneği olarak biz yeryüzünde ezilen, sömürülen, yoksul ve yoksun bırakılan ve insanlarının oluk oluk kanı akıtılan tüm toplumların bütün bu zulümlere karşı ortak bir irade beyanıyla bir araya gelmesi gerektiğine inanıyoruz. Hakkı üstün tutan bir anlayışla yeni bir dünya kurulmadığı müddetçe bu zulümler engellenemeyecektir. Üç günlük iktidar ve çıkar hesapları ile bu ideali terk etmenin vebalini kimse ödeyemez. Hepimizin üzerine düşen zalimlerin karşısında ve mazlumların yanında yer alışımızda sahici olmaktır.

Yeni Cami İmam Hatibi Enis Aslan'ın Mısır'da şehit olanların ruhuna okuduğu duanın ardından grup dağıldı.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Reziller 9 yıl önce

Sizin destek verdiginiz siyasi irade hic bir karsiligi olmayan cesaret verici aciklamalariyla yanlis yonlendirmeseydi Mursi bugun gorevinin basinda idi. Secim yapmasi gereken uygun zamanda erken secime gitseydi bugun demir parmakliklar arkasinda olmayacakti. Suriyede akan kandan da Misirdaki zulumden de sorumlusunuz. Sovenizmle Dunyanin duzeninini degistirebileceginizi sandiniz. Bu cileyle olur ilmek ilmek dokunan bir kaneviceyi kenara atip "desinlerle" is yurutmeyekalktiniz. Vebaliniz buyuk...

Avatar
ali 9 yıl önce

yorumlarınıza aynen katılıyor ve hak veriyorum. bunların bir kere türk bayrağı taşıdığına şahit olmadım. ellerine mısır, filistin bayraklarını alıp ortalıkta görünmeye çalışıyorlar, benim gözüm dede hiç bir değeri yok. islam dünyası kan ağlıyor. bunlarda istismar etmeye çalışıyor.